Erbil (Rûdaw) - İsveç'teki Gothenburg Üniversitesi, Halepçe'deki kimyasal saldırıya maruz kalan 18 kişinin hayatını gözlemlemeye dayanan yeni bir araştırma yaptı.
Araştırmanın sonuçları, hardal gazının hayatta kalanların psikolojisi üzerindeki etkisinin vücutlarındaki etkilerinden çok daha fazla olduğunu ortaya koydu.
Hardal gazı; göze, cilde ve solunum sistemine zarar veriyor fakat otuz yılı aşkın bir süreyi ardında bırakmasına rağmen ruh sağlığı üzerinde bıraktığı olumsuz etkinin izleri hâlen çok canlı.
İsveç'teki Gothenburg Üniversitesi'ndeki araştırmacılar, kimyasal silahların insanlar için bir tehdit olmaya devam ettiği bu dönemde, Halepçe'deki kimyasal saldırının kurbanlarını gözlemlemeye dayanan araştırmalarının sonuçlarını yayımladı.
Ukrayna savaşının patlak vermesinden sonra aralarında kimyasal silahların da olduğu bazı yasaklı silahların kullanılması tehlikesi artmış durumda. Bunu göz önünde bulunduran İsveçli savunma yetkilileri konuyu gündeme getirerek ülkelerinin olası herhangi bir kimyasal saldırıyla başa çıkmak için hazırlıklı olması gerektiğini vurguluyor.
Gothenburg Üniversitesi Tıp Fakültesi Sahlgrenska Akademisi araştırmacıları, 1988’de Halepçe’de yaşanan kimyasal saldırıya maruz kalan ve şu anda İsveç’te yaşayan 18 kişi üzerinde kimyasal silahların etkisini araştırdı.
Araştırma, kimyasal gazların insanların yaşamı ve psikolojisi üzerindeki uzun süreli etkililerini ortaya koymayı amaçladı.
Bu araştırmaya konu olan kimyasal gaz mağduru 18 Kürt’ün yanı sıra, herhangi bir kimyasal silaha maruz kalmamış ve şu anda İsveç’te yaşayan 30 Kürt’ün yaşamı da incelendi.
Health and Quality of Life Outcomes dergisinde yayımlanan araştırmanın sonuçları, kimyasal silahlara maruz kalmayanlarla karşılaştırıldığında hardal gazına maruz kalanların hayatlarının daha olumsuz olduğunu ortaya koydu.
Aynı şekilde, Halepçe trajedisine maruz kalanların, buna maruz kalmayanlara göre daha şiddetli bir depresyondan muzdarip oldukları da araştırma çerçevesinde ortaya konuldu.
Araştırma, kimyasal saldırıya maruz kalanların kronik akciğer sorunları olmasına rağmen psikolojik sağlıklarının bedensel sağlıklarından daha kötü olduğu sonucuna ulaştı. Bu sonuç, cinsiyete göre farklılık göstermedi.
Çalışmanın baş araştırmacısı ve Gothenburg Üniversitesi'nde doktora öğrencisi olan Feridun Muradi, kimyasal silahlara maruz kalanların daha fazla desteğe ihtiyaç duyabileceklerini belirterek “Sonuçlar, hardal gazına maruz kalanların ruhsal bozukluk teşhisine ve yaşamlarını iyileştirmek için daha fazla desteğe ihtiyaç duyabileceklerini gösteriyor. Bu alanda daha fazla tıbbi bilgi edinmek aynı şekilde mağdurların ihtiyaçlarını değerlendirmeye ve ele almaya yardımcı olacak yönergelere ve bakış açılarına sahip olmak önemlidir” ifadelerini kullandı.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın