Altı kişilik aileden geriye ikisi kaldı: İtalya'daki tekne faciasında eşi ve 3 çocuğunu kaybetti
Erbil (Rûdaw) – İtalya açıklarında batan gemide bulunanların hikayesi yürekleri dağlıyor. Altı kişi olarak çıktıkları umut yolculuğunda sadece kendisi ve bir çocuğu kurtuldu. Eşi ve 3 çocuğu ellerinin arasından kayıp gitti.
Türkiye diğerinin ise Libya’dan yola çıktığı söylenen 2 göçmen gemisi İtalya açıklarında alabora oldu. Ağırlıkta Rojhılat ve Güney Kürdistan Kürtlerinin bulunduğu tekne 134 Haziran’da Türkiye’den yola çıktı. 17 Haziran’da alabora olan gemide 70 ila 80 arası göçmen bulunuyordu. 3 gün boyu denizde hayat mücadelesi veren göçmenlerden şuana kadar 11 kişi kurtuldu.
Kurtulanlar arasında 3 çocuğunu, eşini ve yeğenlerini kaybeden Rojhılatlı Müjde Omer de bulunuyor. Altı kişi olarak çıktıkları yolculukta sadece kendisi ve oğlu kurtuldu, eşi ve 3 çocuğu ise yaşamını yitirdi.
Müjde Omer, denizin ortasında 3 gün boyunca can pazarı yaşadığını belirterek, kızı ve eşinin susuzluğa dayanamayarak, oğlu ve yeğeninin de donarak öldüklerini söyledi.
Rûdaw muhabiri Zınar Şino’nun sorularını yanıtlayan Mujde Omer başından geçenleri anlattı.
Rûdaw: Öncelikle sağlığınızın nasıl olduğunu bilmek isterim
Şimdi iyiyim. Son iki gündür gayet iyiyim. Çok kötüydüm. Ama şimdi iyi durumdayım.
Rûdaw: Dört çocuğunuz ve eşiniz Miran Bey ile birlikte teknede miydiniz?
Evet, baba ve dört çocuk, altı kişiydik. En küçük çocuğum üç buçuk yaşındaydı. Mardin 12 yaşındaydı. Maylend 16 yaşındaydı. Miran ise 14 yaşındaydı, o kurtuldu.
Rûdaw: Müjde hanım tahminen gemide kaç kişi olduğunu biliyor musunuz?
En az 80 kişiydik.
Rûdaw: Hepsi Kürt müydü?
Çoğunlukla İranlıydılar.
Rûdaw: İran Kürtlerini mi kastediyorsunuz?
Evet. Çoğunluk İranlıydı. Kürtler biz ve Ranya ve Çarqurne [Süleymaniye vilayeti] farklı ailelerden olan birkaç kişiydik. Gerisi İranlıydı... Aramızda çok sayıda kadın ve çocuk vardı. Yanımızda hamile bir kadın da vardı.
Rûdaw: Üç çocuğunuz ve çocukların babası kayıp mı? Kurtulmadıklarına mı inanıyorsunuz?
Ben de onlarla birlikteydim. Ellerini bıraktım. Sadece onlar da değil kız kardeşimin oğlu, kızı ve eşi gözlerimin önünde kayboldu
Rûdaw: Tekne su mu aldı yoksa alabora mı oldu?
Hayır, kaptan teknenin arka tarafına gitti. Neden gittiğini bilmiyorum. Pervane kırılmıştı galiba. Pervane kırılınca tekne su almaya başladı Bütün olan bu. Bazı insanlar beş dakika içinde öldü. İnsanlar sulara kapıldı. Dakikalar içinde gerçekleşti. Ben ise 3-4 gün suda kaldım.
Rûdaw: Yiyecek ve içecek olmadan mı?
Evet, yemeden içmeden. Hepsi susuzluktan öldü. Kocam ve kızım. Kızım sürekli su için ağlıyordu. Söylediği tek şey 'su, su' idi.
Rûdaw: Yani bazıları boğularak ölmedi teknede kalanlar susuzluktan mı öldü?
Küçük oğlum ve kız kardeşimin oğlu suda donarak öldüler, boğulmadılar. İki gece kaldıktan sonra donarak öldüler
Rûdaw: Türkiye'den hangi tarihte ayrıldınız?
13 Haziran'da yola çıktık... Tekneye biner binmez dalgalar bize çarptı. Dalgalar yolculuğu daha da uzattı.
Rûdaw: Tekneye gündüz mü yoksa gece mi bindiniz?
Gündüz ama dalgalar gece saat 23.30 sıralarında başladı. Hatta kocam kaptana, rotayı kaybederse yönünü değiştirebileceğini ve internet sinyalinin olduğu bir yere gidebileceğini bile söyledi. 'Hayır, dalgalardan kaçmaya çalışıyoruz' dedi. 24 saat ya da 48 saat sonra internetin olduğu yere ulaşacağımızı söyleyip duruyordu ta ki pervane kırılıncaya kadar. Pervane kırılmasıydı hiçbir sorunla karşılaşmayacaktık
Rûdaw: Müjde hanım size bu soruyu sorduğum için çok özür dilerim Siz, eşiniz ve dört çocuğunuz İtalya'ya ulaşmak için kaçakçılara ne kadar ödediniz?
Ne kadar istediğini söylemedi. Tek söylediği yerimize ulaşalım daha sonra konuşuruz. Paradan bahsetmiyordu.
Rûdaw: Bunu söyleyen kaptan mıydı o? Uyruğu neydi?
Fars’tı iki kişiydiler