İran, Rusya'nın açıklamasını 'yetersiz' buldu
Haber Merkezi – Basra Körfezi’ndeki Ebu Musa, Büyük Tunb ve Küçük Tunb adalarının kendilerine ait olduğunu savunan İran, Körfez İşbirliği Konseyi ile Rusya’nın yayınladığı ortak bildiriye tepki gösterdi.
İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, Basra Körfezi’nde Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile egemenlik konusunda anlaşmazlık yaşadıkları adalar hakkında Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) ile ortak bildiri yayınlayan Rusya’nın Tahran’ın tepkisi üzerine yaptığı açıklamaları değerlendirerek ‘yetersiz’ bulduklarını söyledi. Bakan Abdullahiyan, başkent Tahran’ı ziyaret eden Umman Dışişleri Bakanı Bedr bin Hamed el-Busaidi ile gerçekleştirdiği görüşmesi sonrası yaptığı açıklamalarda bu konuya da değindi.
Rusya’nın KİK ile düzenlediği toplantı sonrasında yayımlanan sonuç bildirisinde Basra Körfezi’ndeki Ebu Musa, Büyük Tunb ve Küçük Tunb adalarına ilişkin İran’ın tepkisini çeken ifadeleri değerlendiren Bakan Abdullahiyan, “Bu bildiriye İran’ın toprak bütünlüğü dahil edildi. Ancak İran; egemenlik, bağımsızlık ve toprak bütünlüğü konusunda hiçbir tarafa hiçbir şekilde müsamaha göstermez” ifadelerini kullandı.
Söz konusu adaların ‘İran topraklarının bir parçası’ olduğunu söyleyen Abdullahiyan, “Rusya’nın Büyükelçisini bakanlığımıza çağırdıktan sonra diplomatik kanallardan Rus yetkililerden açıklamalar aldık ancak bu açıklamaları yeterli görmüyoruz ve Rusya’nın veya herhangi bir tarafın İran’ın toprak bütünlüğü konusunda açıklama ya da müdahalelerine karşı asla bu prosedürü tekrar etmeyeceğiz” diye konuştu.
Lavrov-Abdullahiyan görüşmesi
İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan ile Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Tahran ile Moskova arasında Basra Körfezi'ndeki adalar konusunda yaşanan diplomatik gerilimin ardından telefonda görüştü.
İran resmi ajansı IRNA'ya göre Abdullahiyan ile Lavrov, ikili ve bölgesel ilişkiler ile ülkelerin toprak bütünlüğüne saygı gösterilmesinin gereği konusunda görüş alışverişinde bulundu.
Abdullahiyan, Basra Körfezi'nde İran ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) arasında egemenlik anlaşmazlığının yaşandığı üç ada hakkında Rusya'nın Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) ile yayımladığı ortak bildirideki ifadelerden duyduğu şaşkınlığı Rus mevkidaşına iletti.
Söz konusu adaların "tarihi ve ebedi" olarak İran'a ait olduğunu söyleyen Abdullahiyan, İran'ın bağımsızlığı, egemenliği ve toprak bütünlüğünün hiçbir şekilde müzakere edilemeyeceğini vurguladı.
Abdullahiyan, İran ile Rusya arasındaki ilişkilerin sağlam temellere dayandığını ve iki ülke arasındaki derin ilişkilere zarar verecek eylemlerden kaçınılması gerektiğini dile getirdi.
Lavrov ise Rusya'nın, ülkelerin egemenliği ve toprak bütünlüğü ile ilgili ilkeler dahil olmak üzere Birleşmiş Milletler (BM) Şartı'nın tüm ilkelerine bağlı olduğunu ifade ederek, ülkesinin İran'ın egemenliği ve toprak bütünlüğü konusunda herhangi bir şüpheye izin vermediğini ve tamamen saygı duyduğunu belirtti.
İran ile Rusya arasındaki ilişkilerin güçlendirilmesi gerektiğini vurgulayan iki Bakan, ayrıca Kafkasya'daki durum ile Türkiye ve Suriye arasındaki görüşmelere ilişkin istişarelerde bulundu.
Rusya Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada ise Lavrov ve Abdullahiyan görüşmesinde Rusya ile İran arasındaki güncel konuların ele alındığı kaydedildi.
Moskova’da 10 Temmuz’da düzenlenen Rusya-Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) Stratejik Diyalog Toplantısı bağlamında karşılıklı çıkarları ilgilendiren bir dizi bölgesel ve uluslararası konu hakkında görüşmeler yapıldığı aktarılan açıklamada, "Taraflar, devletlerin egemenliğine ve toprak bütünlüğüne saygı dahil Birleşmiş Milletler Şartı’nda yer alan uluslararası hukukun temel ilkelerine bağlılıklarını teyit ettiler." ifadeleri kullanıldı.
İran ile BAE arasındaki adalar anlaşmazlığı
Hürmüz Boğazı'na yakınlığı ve bölgedeki petrol potansiyeli sebebiyle stratejik konumda yer alan Ebu Musa, Büyük Tunb ve Küçük Tunb adalarıyla ilgili İran ve BAE hakimiyet iddiasında bulunuyor.
Adalar 1971'e kadar İngiliz işgali altındaydı. Kasım 1971'de İngiltere'nin adaların kontrolünü BAE'ye devrederek çekilmesinin hemen ardından İran adalarda hakimiyeti ele geçirdi. BAE, adalara askeri güçlerini konuşlandıran İran'ı "işgalci" olarak niteliyor.
Adaları, topraklarının bir parçası olarak kabul eden ve üzerindeki haklarının tarihsel olarak çok eskilere dayandığı tezini ileri süren İran, geçici olarak 1903'te İngilizlerin eline geçtiğini ve 1971'de iade edildiğini dolayısıyla "o tarihte henüz kurulmamış olan BAE'nin hakimiyet iddiasında bulunamayacağını" savunuyor.
BAE ise adalardaki hak iddiası doğrultusunda Arap ülkeleri ve uluslararası kuruluşlar nezdinde girişimlerde bulunuyor.
İran, Aralık 2022'de Suudi Arabistan'da düzenlenen Çin-KİK Zirvesi sonrasında da üç ada hakkında BAE'nin tezlerini savunan değerlendirmelere benzer bir tepki vermiş ve Çin'in Tahran Büyükelçisi'ni Dışişleri Bakanlığına çağırmıştı.
Rusya'nın Körfez'deki adalar konusunda KİK'le ortak bildiri yayımlaması İran'ı kızdırmıştı
Rusya-KİK toplantısı sonrasında yayımlanan ortak bildiride, "BAE'nin, Büyük Tunb, Küçük Tunb ve Ebu Musa adalarıyla ilgili İran ile yaşadığı anlaşmazlığa uluslararası hukuk kuralları çerçevesinde ve ikili müzakereler yoluyla barışçıl bir çözüme ulaşma girişimi dahil tüm barışçıl çabalara destek" vurgusu yapılmıştı.
Söz konusu "adalar üzerindeki egemenliğinin tartışılamayacağını" açıklayan İran'da büyük tepki çeken bildiri üzerine Rusya'nın Tahran Büyükelçisi Alexey Yurievich Dedov Dışişleri Bakanlığına çağrılmıştı.
İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan da tepkiler üzerine Rusya'dan gelen açıklamaları "yetersiz" bulduklarını ifade etmişti.