Haber Merkezi - Avusturya Dışişleri Bakanı Alexander Schallenberg, Irak'ın istikrarı ve güvenliğinin, ülkesinin istikrarı ve güvenliği açısından "önemli" olduğunu belirterek İran’ın Erbil’e yönelik füzeli saldırısının “Kabul edilemez” olduğunu söyledi.
60. Münih Güvenlik Konferansı’na katılan Avusturya Dışişleri Bakanı Alexander Schallenberg Rûdaw Muhabiri Zinar Şino’ya yaptığı açıklamada Irak'ın istikrarı ve güvenliğinin, ülkesinin istikrarı ve güvenliği açısından "önemli" olduğunu söyledi.
Avusturyalı Bakan “Irak'ta deprem olursa Avusturya'da dalgalarını hissederiz” dedi.
Schallenberg İran'ın Erbil'e yaptığı füze saldırısı masum insanları öldürülmesinin ise kabul edilemez olduğunu dile getirdi.
Avusturyalı bakan, ülkesinin Kürdistan Bölgesi ve Irak'la çok güçlü diplomatik ilişkileri olduğunu belirterek “Viyana birçok Kürt için uzun zamandır Batı'ya açılan bir pencere olmuştur” ifadelerini kullandı.
Avusturya Dışişleri Bakanı Alexander Schallenberg, Kürdistan Bölgesi Başkanı Neçirvan Barzani ile yaptığı görüşmede ikili ilişkiler ve bölgesel meselelerin ele alındığını söyledi.
Rudaw'ın Avusturya Dışişleri Bakanı Alexander Schallenberg ile yaptığı görüşme şu şekilde:
Rûdaw: Bakan Schallenberg, bize sunduğunuz bu fırsat için çok teşekkür ederim. Başkan Neçirvan Barzani ile görüştüğünüz ortak konuları bize anlatabilir misiniz?
Alexander Schallenberg : Bana göre ortak çıkarımız istikrar ve büyümedir. Geçtiğimiz sonbaharda Irak'a geldiğimde Bağdat ve Erbil'i ziyaret ettim. Yanımda büyük bir ekonomik heyetim vardı. 20 şirketin oluşturduğu bir ticaret heyetiydi. Şirketler Irak'a yatırım yapmak istiyor. Avusturya şirketlerinin bir takım avantajları olduğuna inanıyorum; Birincisi, sadıklar. İkincisi, kaliteli işler yapıyorlar. Üçüncüsü, gizli bir siyasi gündemleri yoktur. Hiçbir şey istemiyorlar, sadece iş yapmak istiyorlar. Güvenlik koordinasyonumuz da var. Çok güçlü diplomatik ilişkilerimiz var. Bağdat'ta büyükelçilik açtım. İkili ilişkilerimizin gelişmesinden son derece memnunum. Bu ikili meseleydi. Tartıştığımız bir diğer konu da bölgesel meselelerdi; örneğin İran'ın masum insanları öldüren kabul edilemez füze saldırısı. Irak bizim için önemli, neden? Çünkü Irak'ta deprem olursa Avusturya'da dalgalarını hissederiz. Irak'ın güvenliği ve istikrarı bizim güvenliğimiz ve istikrarımız açısından önemlidir. Bu yüzden ona çok değer veriyoruz ve yatırım yapıyoruz. Umarım yatırımlarımıza devam edebiliriz.
Rûdaw: Erbil'de konsolosluk veya diplomatik ofis açma gibi bir planınız var mı?
Alexander Schallenberg: İlk adımım Bağdat'ta Avusturya büyükelçiliğini açmaktı. Erbil ile Viyana arasında çok yakın ilişkilerimiz olduğuna inanıyorum. Erbil'den Viyana'ya ilk direkt uçuşları başlattık. Viyana uzun süredir birçok Kürt için Batı'ya açılan bir pencere olmuştur. Ayrıca güçlü bir ekonomik varlığımız var. Bir dışişleri bakanına konsolosluk mu, yoksa büyükelçilik mi açmak istediğini sorarsanız, kim olursa olsun size şunu söyler: Evet. Ama mesele bütçe ve insan gücüyle ilgili.
Rûdaw: Sayın Schallenberg, izin verirseniz size Avrupa Birliği ile ilgili bir soru sormak istiyorum. Brüksel'deki AB zirvesindeydik. Ülkenizin danışmanı Niehammer bize Avusturya'nın NATO ya da diğer pek çok konuda tarafsız kalacağını söyledi. Hamas ile İsrail arasındaki savaş, yine Kızıldeniz'deki saldırılar nedeniyle Orta Doğu'daki mevcut durumdan endişe duymuyor musunuz? Peki Ukrayna'daki savaş?
Alexander Schallenberg: Mesele şu ki, tarafsızlıktan ne kastettiğimizi bilmemiz gerekiyor. Avusturya, anayasamıza göre 1955'ten beri tarafsız bir ülkedir. Tarafsızlık hiçbir fikrimizin olmadığı anlamına gelmez. Evet, bu bizim NATO üyesi olmadığımız anlamına geliyor. Mesela Ukrayna'yı veya savaşta olan diğer ülkeleri silahlandırmayacağız. Ama ister Ukrayna konusunda, ister Ortadoğu konusunda olsun bizim tutumumuz çok net. Bizim tutumumuz her zaman uluslararası hukuktan, BM hukukundan yanadır, neden? Çünkü küçük bir ülke olarak hukukun üstünlüğü ile yönetilen bir uluslararası sisteme ihtiyacımız var ki, kanunlar uygulansın ve orman hukukunun kapsamına girmeyelim. Ayrıca hukukun üstünlüğünü istiyoruz ki bu tüm kriz dönemlerinde bizim kırmızı çizgimizdir ve temel ilkemizdir. Bu nedenle tarafsızlık asla hafife alınmamalı veya kayıtsızlıkla karıştırılmamalıdır. Teröre kayıtsız değiliz. Öte yandan bir ülke bir diğerini işgal etmeye karar verdiğinde de kayıtsız kalmıyoruz. Nerede duracağımızı çok iyi biliyoruz.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın