ABD Dışişleri: Suriye'de risk altındaki toplulukların hakları korunmalıdır

Washington (Rûdaw) - ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, ABD'nin Suriye'deki tüm tarafları barış içinde bir arada yaşamayı teşvik edecek şekilde çalışmaya çağırdığını söyledi. Sözcü ayrıca Suriye'de risk altındaki toplulukların haklarının korunması gerektiğini vurguladı.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Vedant Patel günlük basın brifinginde gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Rûdaw TV’nin Washington Temsilcisi Diyar Kurda’nın Rojava ve özellikle Efrin’deki Türkiye destekli grupların hak ihlallerine ilişkin BM’nin yayınladığı rapora ilişkin sorduğu soruya ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Vedant Patel şu yanıtı verdi:

"Tüm tarafları barış içerisinde yaşamaya çağırıyoruz"

“Tüm Suriyelilerin haklarına saygı gösterilmesi gerektiğine inanıyoruz. Uluslararası hukuka, geçerli yasal korumalara ve risk altındaki toplulukların korunmasına sürekli saygı gösterilmesini talep ediyoruz.”

Vatel Patel, "Ayrıca tüm tarafları barış içinde bir arada yaşamayı teşvik ediyor ve insan haklarına saygıyı artıracak şekilde birlikte çalışmaya çağırıyoruz" dedi.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü aynı zamanda Suriye genelindeki insan hakları ihlallerine ve suiistimallerine ışık tutmaya devam edeceklerini, aynı zamanda sorumluların hesap verebilirliğini de sağlama çabası içerisinde olduklarını vurguladı.

"Türkiye'deki ortaklarımız önemli bir NATO müttefikidir"

Patel ayrıca Türkiye ile bu konularda istişare içerisinde olduklarını belirterek, "Türkiye'deki ortaklarımız önemli bir NATO müttefikidir. Onlarla sürekli olarak çeşitli konuları görüşüyoruz" dedi.

Geçtiğimiz salı günü Hukuk Merkezi ve Ateşkes Merkezi, BM Suriye Soruşturma Komisyonu'na Suriye konulu bir rapor gönderdi.

Raporda, zeytin ağaçlarının kesilmesi ve tarlaların yakılması, kaçak yerleşimlerin inşası, demografik değişiklikler, kültürel mirasın çarpıtılması, insanların ev ve mülklerine tecavüz de dahil olmak üzere Efrin halkına yönelik silahlı grupların bir dizi ihlallerine dikkat çekiliyor.

TSK ve Türkiye destekli Suriye Milli Ordusu (SMO) bünyesindeki gruplar 2018’de ‘Zeytin Dalı’ adı altında başlattığı harekat öncesi Efrin bölgesinin nüfusunun yaklaşık yüzde 97'si Kürtlerden oluşuyordu. Operasyon ardından Efrin’de Kürt nüfusunun büyük kısmı göç etti.

İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) bu yılın Şubat ayında yayınladığı bir raporda, "Kuzeydoğu Suriye'de yaşayan yüzbinlerce kişinin evlerine ve mülklerine Suriye Milli Ordu savaşçıları tarafından el konulduğu" uyarısında bulundu.

İnsan Hakları İzleme Örgütü, 2018'deki askeri operasyon nedeniyle Efrin bölgesinden kaçan ve daha sonraki yıllarda da insanların kentten ayrılmasının ardından, "Türkiye, Doğu Guta'dan tahliye edilen Arap aileleri hızla Kürt ailelerin evlerine taşıdı" uyarısında bulundu. Örgüt ayrıca Türkiye'nin bölgenin demografisini değiştirmekle ve Kürtlerin Efrin'deki konumunu zayıflatmakla eleştirdi.