Kürt göçmen: Sınırlar açılmazsa bazılarımız ölür!

Erbil (Rûdaw) - Polonya ile Belarus sınırında toplanan Kürt göçmenlerden biri, “Soğuk hava, gıda yetersizliği ve zor koşullar nedeniyle çok kötü bir gece geçirdik. Sınırlar açılmazsa bazılarımız burada ölür” dedi.  

Avrupa’da değişik ülkelerde yaşamak için yola çıkan göçmenlerin Belarus üzerinden Avrupa Birliği (AB) sınırına geçmek istemesi Belarus ile Polonya sınırında tansiyonu yükseltti.

Son bir haftadır sosyal medya üzerinden çağrı yapan çoğunluğu Kürt göçmenler, Polonya’ya geçmek için harekete geçmişti.

Aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu yaklaşık 3 bin göçmen, ellerinde valiz ve çantalarıyla sabah saatlerinde Bruzgi sınır noktasına doğru ilerlemeye başladı.

Göçmenlerin bir kısmı hiçbir müdahaleye maruz kalmadan Belarus sınır noktasını geçerken bir kısmı da sınır boylarındaki ormanlık alana doğru ilerledi.

Polonya Savunma Bakanlığı, göçmenlerin Kuznetskiy sınır noktasından biraz uzakta bulunan Belarus sınırları içerisinde olduğunu duyurdu.

Geniş güvenlik önlemi alan Polonya tarafından, sınırdaki telleri aşmak isteyen göçmenlere yönelik göz yaşartıcı gaz kullanıldığı ve bölgede helikopter uçurulduğu görüntülere yansıdı.

Polonyalı yetkililer, göçmenlerin ülkeye geçişine izin vermediklerini, giriş yapabilenleri de Belarus’a geri göndereceklerini duyurdu.

“Kötü şartlarda yaşıyoruz”

Rûdaw’a konuşan Kürt göçmen Muhammed Sixo, bir haftadır Kürdistan Bölgesi’nden buraya geldiğini, Avrupa ülkelerine geçmek istediğini söyledi.

Sixo, “Regez Kemal isimli bir arkadaşımla bir arkadaşımla sosyal medya üzerinden göçmenlere Polonya sınırına doğru hareket etme çağrısı yapmayı düşündük. Bu şekilde bir kaç gün içerisinde 3 binden fazla göçmeni bir araya getirebildik. Şu an sınırdayız ancak polis ve güvenlik güçleri sınırı geçmemize izin vermiyor” dedi.

“Dün akşam çok zor şartlarda sabahladık. Hava çok soğuktu” diyen Sixo, “Yanımızda yiyecek bir şey de kalmadı. Eğer böyle gider ve sınırlar açılmazsa bazılarımız burada ölür” diye konuştu.

Muhammed Sixo, Avrupa’ya gitmekte kararlı olduğunu ve buradan geri dönmek istemediğini de vurguladı.

Aralarında çok sayıda çocuk var

Göçmenler içerisinde kadın ve çozukların da bulunduğunu belirten Sixo, “Bu durumlardan en çok da onlar etkileniyor. Bazı çocuklar daha bir kaç aylık, yine 2,3,4 yaşında çocuklar var. Çoğu Kürt ailelerin çocuğu. Bazıları sabaha kadar ağladı” dedi.

Rûdaw’a görüntü ve mesaj gönderen göçmenler, geçişlerine izin verilmesini istediklerini belirtiyor.

Belarus ve Polonya birbirlerini suçluyor

Belarus Devlet Sınır Komitesi Sözcüsü Anton Bıçkovskiy, göçmenlerin, Polonya’nın kendilerini zorla geri göndermesine karşılık kalabalık bir şekilde organize olduğunu vurgulayarak, “Polonya tarafının mültecilere karşı fiziksel güç ve özel ekipman kullanımını haklı çıkarmaya yönelik provokatif eylemlerini göz ardı etmiyoruz" dedi.

Polonya Dışişleri Bakan Yardımcısı Piotr Warwrzyk da Polonya-Belarus sınırındaki durumun ağırlaşabileceğine dikkat çekerek, Belarus makamlarının sınırdaki durumu tırmandırmaya çalıştığını savundu.

Sınırdaki gerginlik devam ediyor

Öte yandan Belarus-Polonya sınırında yaşananlara ilişkin Belarus Devlet Sınır Komitesi’nden yapılan açıklamada, gerginliğin devam ettiği belirtildi.

Aralarında önemli sayıda kadın ve çocukların da bulunduğu 2 binden fazla göçmenin Polonya sınırı boyunca bariyerlerin önünde bulunduğu belirtilen açıklamada, bu kişilerin kendi ifadeleriyle Belarus’ta yaşamak istemedikleri, rotalarının nihai hedefinin koruması altına girmek istedikleri AB ülkeleri olduğu kaydedildi.

Açıklamada, göçmenlerin, hayatları tehlikede olduğu gerekçesiyle ülkelerini terk ettiklerini Polonya tarafına bildirmeye çalıştığı ifade edilerek, “Mültecilerin saldırgan eylemleri olmamasına rağmen Polonya güvenlik güçleri, durumu anlamaya çalışmak yerine psikolojik baskı kullanmak için hava araçları kullandı, ayrıca koruma arayan kişilere de göz yaşartıcı gaz kullanıldı” denildi.

Açıklamada ayrıca, mültecilerin daha kararlı eylemlere geçtiği ve Polonya sınır bariyerlerini yıkmaya başladıkları kaydedildi.