Erbil (Rûdaw) - New Orleans'taki saldırganın arabasında IŞİD bayrağı bulunması, örgütün tehdidini bir kez daha gündeme taşıdı ve “terör” sorusunu yeniden tartışmaya açtı. Saldırının özellikle Amerikan ordusunda yer alan biri tarafından yapılmış olması ise olayı daha ciddi hale getiriyor.
Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) Louisiana eyaletinin New Orleans şehrinde yeni yılın erken saatlerinde bir aracın dünyaca ünlü Bourbon Caddesi'ndeki yılbaşı kutlamaları yapan kalabalığa dalması sonucu 14 kişi öldü, en az 35 kişi yaralandı.
ABD Federal Soruşturma Bürosu (FBI) tarafından yapılan açıklamada, saldırganın Teksas doğumlu 42 yaşındaki ABD vatandaşı Shamsud-Din Jabbar olduğu ve saldırganın aracında IŞİD bayrağı bulunduğu belirtildi.
FBI, saldırıyı "terör eylemi" olarak soruşturduklarını açıkladı.
Amerikan basını bu olayı hızla değerlendirdi ve IŞİD’in yıkıcı saldırılarının dünya genelinde devam ettiği konusunda uyarılarda bulundu.
Amerikan ve Avrupa yetkilileri sürekli olarak bu silahlı gruplarla mücadeleye vurgu yapıyor ve bunu "iç güvenlik için gerekli" olarak niteliyorlar.
Geçtiğimiz ay CENTCOM komutanı ve Dışişleri Bakanı da IŞİD ile mücadelede desteklerinin süreceğini belirtti.
New Orleans Saldırısı: Shamsud-Din Jabbar yalnız mıydı?
Amerikalı yetkililer, New Orleans saldırganı Shamsud-Din Jabbar’ın 14 kişiyi öldürdüğü bu saldırıda tek başına mı hareket ettiğini yoksa destek mi aldığını araştırıyor.
FBI, şu ana kadar elde edilen kanıtların saldırganın tek başına hareket ettiğini gösterdiğini açıkladı.
Jabbar'ın sosyal medya hesaplarının incelendiği, Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) ile alakalı birden fazla gönderi paylaştığı, "insanları öldürme isteğini" defalarca dile getirdiği açıklandı.
FBI Terörle Mücadele Bölümü Yardımcı Direktörü Christopher Raia, saldırganın Bourbon Caddesi'ni "özel olarak seçtiğini" fakat nedeninin "bilinmediğini" aktardı.
Saldırıyla ilgili olarak kendilerine iletilen yüzlerce materyalin incelendiğini kaydeden Raia, Las Vegas'taki olayla New Orleans'taki olay arasında "kesin bir bağlantı" bulunamadığını ifade etti.
Saldırgan Shamsud Din Jabbar kimdir?
FBI 42 yaşındaki saldırganın, ABD Ordusu'nda da görev yapmış Teksaslı ABD vatandaşı Shamsud din Jabbar olduğunu açıkladı.
ABD basınına göre Jabbar terhis edilmeden önce ABD ordusunda insan kaynakları ve IT alanlarında çalıştı.
2015-2017 yıllarında George State Üniversitesi'nde okudu ve Bilgisayar Enformasyon Sistemleri diploması aldı.
Öz geçmişinden bir dönem emlakçılık yaptığı da anlaşılan Jabbar'ın trafik suçları ve hırsızlıktan sabıka kaydı bulunuyor.
Jabbar'ın kullandığı elektrikli kamyonet Texas'ta bir kiralık araç uygulaması üzerinden temin edinildi.
IŞİD hangi bölgeleri kontrol ediyor?
IŞİD şu an belirli bir bölgeyi kontrol etmese de farklı bölgelerde grup ve bireysel saldırılar düzenlemeye devam ediyor.
Suriye'de Esad rejiminin çökmesinin ardından IŞİD’in yeniden toparlanabileceği endişesi artmış durumda.
ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), Temmuz ayında IŞİD saldırılarının iki katına çıktığını bildirdi.
Demokratik Suriye Güçleri (DSG) de son bir ay içinde Rojava ve Suriye'de IŞİD’in mahkumları serbest bırakma girişimlerinde bulunabileceği konusunda uyardı.
DSG’nin kontrolü altındaki 20 farklı hapishanede 9.000 IŞİD üyesini tutuklu bulunuyor.
Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü (IISS) raporuna göre, IŞİD’in Irak’taki üyelerinin sayısı 500 civarında.
Suriye'deki militanların sayısı ise belirsiz, ancak Fransız yetkililer bu bölgedeki IŞİD üyelerini ciddi bir tehdit olarak değerlendiriyor.
Hapishanelerdeki IŞİD sorunu
IŞİD, 2019’da lideri Ebubekir El Bağdadi’nin öldürülmesinin ardından önemli ölçüde zayıfladı.
Ancak örgüt, bireysel ve küçük grup saldırılarıyla varlığını sürdürmeye çalışıyor.
ABD ve Avrupa’daki uzmanlar, IŞİD’in Suriye’de yeniden güçlenmeye çalıştığını ve Avrupa ile Amerika'da kök salma çabalarının sürdüğünü belirtiyor.
2024 yılında IŞİD saldırıları
IŞİD, 2024 yılında hiçbir toprak kontrolüne sahip olmamasına rağmen kanlı saldırılar gerçekleştirdi.
Ocak ayında Horasan Grubu, Kasım Süleymani’yi anma töreninde bir saldırı düzenleyerek 80’den fazla kişinin ölümüne yol açtı.
Aynı grup, birkaç ay sonra Moskova’da bir konser salonuna saldırı düzenledi ve 137 kişiyi öldürdü.
Temmuz ayında Umman’da yapılan saldırıda ise 6 kişi öldü, 30 kişi yaralandı.
Afrika ve Afganistan’daki IŞİD faaliyetleri
Horasan Grubu, özellikle büyük çaplı saldırılarda etkili olmaya devam ediyor ve Taliban ile savaşmayı sürdürüyor.
Amerika, Afrika’da da IŞİD’in faaliyetlerini yakından takip ediyor.
Özellikle Nijerya, Kongo ve Mozambik, IŞİD’in yeni saldırı planlarının merkezinde yer alıyor.
IŞİD’in yeni lideri kim?
IŞİD’in mevcut lideri Ebu Hafs El Haşimi El Kureyşi. Ebu Hafs el-Haşimi el-Kureyşi örgütün kuruluşundan bu yana beşinci liderleri.
Ağustos 2023’te bu göreve gelen lider hakkında çok az bilgi bulunuyor.
Amerikan askeri yetkililere göre, lider Irak, Suriye ve Yemen’de hareket ediyor ve bazen Somali’ye gidiyor.
Uzmanlara göre, bu lider, cihatçı gruplar içinde önemli bir deneyime sahip.
IŞİD, 2022 kasım ayında, önceki lideri Ebu Hasan el-Haşimi el-Kureyşi'nin öldürüldüğünü açıklamıştı. Selefi Ebu İbrahim el-Kureyşi de ABD'nin İdlib'de düzenlediği bir baskında öldürülmüştü.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın