101 Kürtçe Öykü Kitabı Üzerine
Kürt öykücülüğü tarih kadar eskidir. Kürt öykücülüğünün bugününü anlamak ve yarınını öngörmek için dününü iyi bilmek gerekir. Dünün ise iki ayağı vardır: Sözlü gelenek (dengbêjlik) ve masallar. Dengbêjlik ve masallar anlaşılmadan Kürt öykücülüğü anlaşılmaz. Dengbêj söyler ama her söylediğinin bir öyküsü, bir konusu, bir teması, bir geçmişi vardır. Sesi ve sözüyle, duruşu ve söylemiyle, mana ve muhtevasıyla Şakiro, Eyşe Şan, Mihemed Şêxo, M. Arif Cizrawî, Reso, Karapetê Xaço, Kawîs Axa, Meryem Xan gibi büyük dengbêjlerin belli ve ayırt edici bir kompozisyon sahibi olduğunu görürüz. Ses ve söz birleşip yeni bir mana kazanır ve çağları aşar. Dengbêj her şeyiyle çağları aşan ve sonsuzluğa temas eden bir öncüdür.
Masallar insanlığın ilk primitif imgesi olagelmiştir. İnsan masallarla ayağa kalkmış, dünyaya bakmış ve kendini anlama ve yorumlama konusunda ilk adımlarını atmıştır. Destanlar insanlığın gençliğine, romanlar yetişkinliğine tekabül ederken, masallar ise çocukluk dönemidir. Çocukluk olmadan gençlik (destan) ve yetişkinlik (roman) meydana gelmez. Masalların ruhunu anlamadan insanlık tarihini bilmek mümkün değildir. Bu açıdan Joseph Campell’in Kahramanın Sonsuz Yolculuğu’na baktığımızda da görürüz ki Kürt masalları ile dünyanın diğer halklarının masallarının da aynı temalar, aynı konular ve aynı amaçlar etrafında şekillendiğini görürüz.
Kürt öykücülerinin sözlü gelenekten (dengbêjlik) ve masallardan çokça yararlanmıştır. Hatta diyebiliriz ki dengbêjlikten ve masallardan yararlanmayan Kürt öykücüsü yoktur. Çağın ruhunu yakalamak isteyen öykücüler dengbêjlik ve masal ruhuyla yazılmış öykülerine modern elbiseler giydirmesini, yeni deyişler yedirmesini bilmişlerdir. Amaç: Kürt öykücülüğüne modern bir çehre kazandırmak. Bunda da başarılı olan öykücülerimiz vardır.
İlk modern Kürt öyküsü kabul edilen Fuat Temo’nun “Öykü”sünün (çîrok) üzerinden bir asırdan fazla bir süre geçti. (Roja Kurd; 1912). Biz 101 Kürtçe Öykü kitabında son çeyrek asırda yayımlanmış öykü kitaplarını esas aldık. Ayrım yapmadan ve taraf tutmadan her kesimden ve her görüşten öykücüye yer vermeye çalıştık. Daha geçen yüzyılda yayınlanmış öykücülere haksızlık etmemek gerekir; onlar olmasaydı 21. yüzyılda Kürt öykücülüğüne damga vuran öyküler ortaya çıkmazdı. Kürt öykücülüğüne bir bütün olarak bakmak gerekir. Biz buradan geniş bir perspektifle Kürt öykücülüğüne ayna tutmaya çalıştık. İstedik ki elimizdeki verilerle Kürt öykücülüğünün dünü ve bugünü bir bütün olarak bilinsin, aradaki kopukluklar giderilsin. İnanıyoruz ki bu eser Kürt öykücülüğünde bir mihenk taşı olacaktır. Amaç: Sesimizi ve sözümüzü dünyaya duyurmak.
Öykülerin içinde dünyaya gözlerini açmış biri olarak diyebilirim ki dengbêjlikten ve masallardan beslenen ve gücünü alan Kürt öykücülüğü ileri zamanlarda çok daha iyi yerlerde olacaktır, dünya öykücülüğüne damgasını vuracaktır. Kendi küllerinden doğan bir Kürt öykücülüğü vardır. Çünkü biz öykülerinin küllerinden doğmasını bilen bir milletiz. Öykü özgürleştirir. Öykü put kırıcıdır. Öykü ferahlatır. Bu yüzden de diyoruz ki öykü vatandır, öykü özlemdir, öykü yarındır, öykü her türlü derde dermandır. Öyküler olmadan ne dünümüz anlaşılabilir ne bugüne yaslanılabilir ne de yarına bakılabilir. Öykü İhsan Nuri’nin Yaşar Hanıma söylemediği son sözleridir, Ağrı Dağı’nın eteklerinde. Bu yüzden hep bir şeyler eksik kalacaktır hayatımızda ve öykü bu eksiklere dokunmaktır ilmek ilmek.
101 Kürtçe Öykü Kitabı Kürtçe yazılmış bir eserdir. Bu eserde 101 Kürt öykücüsünün 101 eseri evvela yorumlandı, sonra da eleştirilip değerlendirildi. Her eser öykücüsüne tutulan bir ayna olmuştur. Biz eseri okurken hem öykücüyü tanıyoruz hem de Kürt dilinin imkanlarının sonuna kadar zorlanıldığını şahitlik yapıyoruz. Bu yüzden puanlamada 100 üzerinden 50’li esas aldık.
Eseri yazarken birtakım zorluklar yaşadık. Kitap hacim olarak da büyük; çünkü 592 sayfadan meydana gelmektedir. Fakat güzel ve manalı bir zorluk. Neyi, niçin yaptığımızın farkında olduk hep. Muhakkak ki dil ve imlada hatalarımız var. Elimizden geldiği kadar doğru düzgün bir Kürtçe ile eserimizi kaleme almaya çalıştık. Editörlük için birçok kişiye ulaşmaya çalıştık, zorluklar karşısında pes etmedik. Fakat yine ifade etmek gerekir ki Kürt öykücülüğün önündeki en büyük sorun yayınevlerinde doğru dürüst editörlük yapacak kişilerin eksikliği ve ortak bir dil anlayışının yokluğudur.
Kürt diline ve Kürt öykücülüğüne ömrünü vermiş, yaşını başını almış öykücülerimiz var. Onlara not vermek haddimize değil. Biz nesnel ve tarafsız olmak adına öykücülerimizin artılarını (iyi taraflarını), eksilerini (zayıf taraflarını) tabloda göstermeye çalıştık. Eleştiriler ve tablodaki puanlamalar birbirine desteklemektedir, tamamlamaktadır. Yani önce öykülerin eksi ve eksiklerine, artı ve iyi taraflarına değindik, sonra da bunları tabloda gösterdik. Öykülerin tablolardaki genel görünümüne geçebiliriz.
60 ve üzeri puan alan öykü kitapları:
Mithra Çiyayî’nin Sözümdü’sü (Soza Min Bû).
70 ve üzeri puan alan öykü kitapları:
Tekin Çifçi’nin Öpücük Tarlası (Zeviya Ramûsanê), Bahoz Baran’ın Darp’ı (Derb), Rêzan Nas’ın Neden’i (Çima), Fahrî Ayhan’ın Elma Kokusu (Bêhna Sêvê), Cesîm Soylu’nun Ateşten Bir Anı’sı (Bîranînên Ji Agir), Rojbîn Ozkan’ın Kanaviçe’si (Qenewîç), Kemal Yîgît’in Uçurum’u (Kendal), Veysel Çamlibel’in Vay Binici Vay Köylü’sü (Weylo Siyaro Weylo Gundo), Enwer Karahan’ın Akşamın Duası (Duaya Êvarê), A. Selam Baran’ın Ceylanların Çeşmesi (Kaniya Xezalan), Ramazan Çeper’in Anahita’nın Gülüşü (Kenê Anahîta), Berfo Barî’nin Erojen’i (Erojen), Îhsan Bîrgul’ün Sofi ve Monika’sı (Sofî û Monîka), Siyajîn Aramî’nin Dört Yürekli Koç’u (Beranê Çargurçik), Emin Eser’in Babamın Gözleri (Çavên Bavê Min), Suleyman Demirkol’un İki Yetim’i (Du Sêwî), Diya Ciwan’ın Siyah Gülüş’ü (Kenê Reş), Adil Başaran’ın Lolipop’u (Lolib), Xelîl Duhokî’nin Güneş Doğacaktır’ı (Dê Roj Hilê), Husniye Aydin’nın Dedemin Öyküleri (Çîrokên Bapîrê Min), Kadîr Stêra’nın Şeytanın Atı (Hespê Şeytên), Sîma Semend’in Hazal’ı (Xezal), Seher Resayî’nin Kimse Benim Kadar Seni Sevmedi’si (Kesî Bi Qasî Min Ji Te Hez Nekir), M. Alî K.’nin Mahkum’u (Mehkûm), Weysel Tirpan’ın Karsuyu’su (Lîlav), Harbî Soylu’nun Sarışın Göçebe’si (Koçera Kej).
80 ve üzeri puan alan öykü kitapları:
Menaf Osman’ın Şehirlilerin Selam’ı (Silava Bajariyan), Murat Bayram’ın Bu Akşam Uyur Belki’si (Belkî Îşev Binive), Qahir Bateyî’nin Siyah Perde’si (Perdeyê Reş), Dağıstan Karakoç’un Zelil Topraktan Bir Çığlık’ı (Qêrînek Ji Axa Zelûl), Huseyîn Dildar’ın Çamaşır Yıkayıcı’sı (Kirasşo), Huseyîn Guclu’nun Yaşamın Beşiği Acıdır (Êş Landika Jînê ye), Hasan Kaya’nın Gırnevas (Girnewas), Bilal Nergizli’nin Solstıs Hırsızlarının Akşamı (Şeva Dizên Solstîsê), Perwîz Cîhanî’nin Labirent’i (Alole), Feratê Dengizî’nin Yedi Sesle Feryat Ederim’i (Bi Heft Dengan Gazî Dikim), Zubeyt Bozkurt’un Semanın Aşkı (Eşqa Semayê), Kawa Nemir’in Bir Barbarın Gözlemleri (Çavdêriyên Barbarekî), Îbrahîm Osman’ın Akşamın Gölgesi (Sîya Şevê), Mahsûm Nisêbînî’nin Oklu Elma’sı (Sêva Bi Tîr), Bedran Hîkmet’in Celile’si (Celîle), Leyla Atabay’ın Filozofluğun Mağarası (Şikefta Fîlozofîyê), Mişel Temo’nun Kırmızı Baston’u (Gopalê Sor), Alî Duran Topuz’un Dar ve Derin’i (Rû û Kûr), Kamîran Haco’nun Kelevaji’si (Kelevajî), Kenan Erdenci’nin Mahallenin Çerçisi (Çerçiyê Taxê), Elmo Begarî’nin Hırsızların Müjdesi (Mizgîna Dizan), Mîran Janbar’ın Ölümün Kaptanı (Kaptanê Mirinê), Lokman Polat’ın Renkli Öyküler’i (Çîrokên Rengîn), Gulbejn’in Pencere Önü Monologlar’ı (Monologên Li Ber Şibakeyê), Leyla Saraç’in Zerya’sı (Zerya),
90 ve üzeri puan alan öykü kitapları:
Çiya Mazî’nin Bavul’u (Bahol), Şêxo Fîlîk’in Babasızlık’ı (Bêbavî), Mehmet Dicle’nin Asus’u (Asûs), Ismail Dindar’ın Aç Keklikler’i (Kewên Birçî), Sîdar Jîr’in Kısır Ruhların Külü (Ariya Giyanên Stewr), Felat Dilgeş’in Dılşa’sı (Dilşa), Mem Med’in Ölülerin Gülüşü Kurtların Günahı (Kenê Miriyan Gunehê Guran), Bawer Ronahî’nin Balkon’u (Şaneşîn), Reşad Kemal’in Kötürüm’ü (Kût), Yaqop Tilermenî’nin Acı Ustası (Êşbazî), Sedat Yurtdaş’ın Ödül’ü (Xelat), Rûbar Elî’nin Ağartı’sı (Spêle), Mehmet Şarman’ın Kayıp Kıllar’ı (Pirça Winda), Mehmet Çakmak’ın Öksüz Aşkın Labirenti (Labîrenta Evîna Sêwî), Evdal Baqî’nin Hortum’u (Bablîsok), Rehmî Kurdziman’ın Guleyşa’sı (Guleyşa), Yaşar Aslan’ın Renkçi’si (Rengbêj), Nûjîn Qido’nun Üç Dişil Gün’ü (Sê Rojên Mê), Wehab Mistefazade’nin Namus’u (Namûs), Sadedîn Çira’nın Sadece Yılanlar Toprağı Yemez’i (Ne Bi Tenê Mar Axê Dixwin), Behlûl Zelal’ın Bütün Mevsimler Sonbahardır’ı (Hemû Demsal Payîz in), Rojên Barnas’ın O Zaman’ı (Hingê), Nîhatê Hecî Şakir’in Seneler Esnemek Gibi Geçer’i (Sal Mîna Bawîşkan Derbas Dibin), Evdirehman Elçek’in Ölülerin Yemeği (Şîva Miriyan), Hamit Baydu’nun Babamın Tütün’ü (Tûtina Bavê Min), Tahir Taninha’nın Lêron Kayası Lata Lêron), Omer Raman’ın Hayallerin Atlas’ı (Atlasa Nîgaşan), Mem Zînistanî’nin Deve Kuşu’su (Heşterxan), Ferhadê Mihemed’in Muhasebeci’si (Hesabgêr), Brahîm Ronîzêr’in Kör Yol’u (Korerê), Şîyan Serbixwe’nun Rüya ve Hayal’i (Xewn û Nîgaş), Hesen Qizilcî’nin Dilencinin Gülüşü (Kenê Parsek), Lorîn S. Dogan’ın Kapalı Sandık’ı (Sindoqa Girtî), Înan Eroglu’nun İnanolo’nun Maceraları ve Öteki Öyküler’i (Serpêhatiyên Înanolo û Çîrokên Din), Burhan Tek’in Akrep’i (Dûpişk), Suzan Samancı’nın Kalbi Kırık Kadınların Öyküleri (Çîrokên Jinên Dilşikestî), Ulku Bîngol’ün Katip ve Köpek’i (Katib û Kûçik), Çorê Arda’nın Sinek Adam’ı (Mêşo), Fawaz Husên’in Amidabad’ı (Amîdabad), Kîbar Krîstîn Ozbey’in Kırmızı Duvak’ı (Sorxêlî), Receb Dildar’ın Cehennem’i (Dojeh), Hesen Ildiz’ın Ötekilerin Gölgesi (Siya Yê Din), Cîhan Roj’un Öykünün Kapısı (Deriyê Çîrokê), H. Kovan Baqî’nin Beyaz Toros’u (Kimliksiz Öyküler), Torosa Spî (Çîrokên Bê Nasname), Şêrzad Hesen’in M’i (M), Îbrahîm Seydo Aydogan’ın Allah’ın Sevdiği (Hezkiriya Xwedê), Bawer Rûken’in Saklı Cehennem’i (Dojeha Veşartî), Omer Dewran’ın Turnanın Gamı (Xema Qulingî), Loqman Ayebe’nin Hevsel’deki Kaplan’ı (Pilingekî Li Hewselê).
Buna göre 100 üzerinden 100 puan alan şu 10 öykü kitabı birinciliği paylaşmıştır:
Hamit Baydu’nun Babamın Tütün’ü (Tûtina Bavê Min), Mem Zînistanî’nin Deve Kuşu’su (Heşterxan), Brahîm Ronîzêr’in Kör Yol’u (Korerê), Hesen Qizilcî’nin Dilencinin Gülüşü (Kenê Parsek), Lorîn S. Dogan’ın Kapalı Sandık’ı (Sindoqa Girtî), Înan Eroglu’nun İnanolo’nun Maceraları ve Öteki Öyküler’i (Serpêhatiyên Înanolo û Çîrokên Din), Suzan Samancı’nın Kalbi Kırık Kadınların Öyküleri (Çîrokên Jinên Dilşikestî), Ulku Bîngol’ün Katip ve Köpek’i (Katib û Kûçik), Îbrahîm Seydo Aydogan’ın Allah’ın Sevdiği (Hezkiriya Xwedê), Loqman Ayebe’nin Hevsel’deki Kaplan’ı (Pilingekî Li Hewselê.
Faik ÖCAL