Kürt Ordusu

20-05-2016
Kamaran Muhammed Aziz
Etiketler Peşmerge IŞİD Ordu Kopenhag
A+ A-
Kopenhag Yorumu, genel olarak fizikçi Niels Bohr'un oluşturduğu kuantum mekaniği ile ilgili görüşler ve ilkeler dizisidir. Makro ve mikro durumların ayrı fiziksel ilkelerle inceleneceğini belirtir.

 

 

Fizikte bilincin (gözlemin) rolünü öne çıkarmasıyla bir devrim niteliğindedir.

 

Bu çerçevede de bu yorum, “Gerçek nedir, kime göre gerçektir ve kaynağı nedir?” sorularını sorduruyor.

 

Esas konu, güvenlik algısının gerçekten var olmayan, yaratılan bir algı olduğu iddiasıdır.

 

Güvenlik algısının genel-geçer bir tanımı olmamakla birlikte, içinde bulunulan duruma göre, tehdidin nasıl algılandığına göre de değişiyor.


Bağlamsal güvenlik algısı, sadece bir amaca yönelik oluşturulmaktadır.

 

Örneğin; iki karşıt ülkenin eğitim sistemlerine baktığımızda, tarih kitaplarında aynı olgular üzerinden birbirini suçladıklarını görürüz.


Kopenhag Yorumu’nda çevre, toplum, siyaset, ekonomi ve askeri sektör olmak üzere 5 temel sektör bulunuyor.


Uluslararası ilişkilerde ele alınan güvenlik stratejileri, geleneksel anlayıştan farklı olarak çeşitlilik gösterirken, güvenlik kavramına getirdiği yeni ve eleştirel bakış ile birlikte; ulusal ve uluslararası güvenlik arasında yer alan “bölge düzlemi”ni ve “bölgesel güvenliği” tanımlıyor.

Soru şu: Peşmergeye tehdit ne tür sonuçlar doğuruyor? Peşmergeye yönelik saldırılar ulusal güvenliği ve Kürtler’in varlığını nasıl tehdit ediyor?


IŞİD Kürdistan Bölgesi’ne saldırıp, başkente ilerleyerek, Kürtler’e karşı büyük bir tehdit oluşturdu.


Bu süreçte IŞİD cephanelerini ele geçirdiği Irak Ordusu’nu yenilgiye uğrattı.

 

Uluslararası koalisyon güçleri ise o günden beri örgüte karşı hava saldırılarına aralıksız devam ediyor.


Peşmerge Güçleri ise IŞİD’in saldırısına karşın savaş sürecine zayıf bir şekilde başladı.

 

Kürtler’e yönelik saldırıda peşmergenin içinde bulunduğu siyasi ortamın anlaşılması gerekiyor.


Peşmergeyi bu aşamaya getiren geçmiş yıllardaki siyasi sorunları görmezden gelemeyiz.

 

O şartlarda Peşmerge Güçleri’nin Kürdistan Bölgesi’ni korumasını beklemek yanılgıydı. Unutmayalım ki peşmerge “Gladyatör” değil.


Peşmerge Güçleri’nin ne tür badireleri atlatarak Kürtler’in ve dünyanın gururu haline geldiğini anlamamız gerekiyor.

 

Peşmerge, Kürtler’in bir nevi kimliğini oluşturuyor. Peşmergeye yapılan her saldırı, Kürt kimliğine saldırı olarak kabul ediliyor.

 

Geçmişte bilgisi olsun ya da olmasın peşmergeye karşı hakarete varan davranışlarda bulunuldu. Kürt düşmanlarına fırsat vererek, IŞİD’in propagandasını yapmaktan geri kalmadılar. Bu duruma hepimiz yakından şahit olduk.


Dolayısıyla artık karar vericilerimiz, savaşlarda zafer için düzenli, sistemli bir ordulaşmaya karar vermelidir.

 

Bu da peşmergelere hakkettikleri değeri vermekle başlar.

 

(Yazılar, yazarların görüşlerini yansıtmaktadır. Rûdaw Medya Grubu'nun kurumsal bakış açısıyla örtüşebilir ya da örtüşmeyebilir.)

 

Yorumlar

Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın

Yorum yazın

Gerekli
Gerekli