Kürdistan Kralı: Şeyh Mahmud Berzenci

 

 

1920’lerde Şeyh Mahmud Berzenci’nin çevresinde gelişen Kürdistan Ulusal Kurtuluş Mücadelesi’nin Kürtleri ne kadar çok etkilediği biliniyor. Birinci dünya savaşı ve bitiminde sonuçları olumsuz olarak en çok Kürd Milletini etkilemiştir. Hem ülkenin parçalanması hem üzerinde oynanan oyunlar ve çeşitli anlaşmalarla (Sykes-Picot-Mondoros Anlaşması-Sevre ve Lozan Anlaşmaları) Kürdistan Ülkesinin parçalanmasının kalıcılaşması sonucunu ortaya çıkarmıştır. Bu sürecin ortasında kalmış iki komplocu güç ile uğraşarak bir sonuç elde etmeye çalışan Şeyh Mahmud Berzenci, İngilizler ve Türklerin arasında tam bir ölüm kalım savaşı vermiştir. Sovyetlerde ikinci dönem destek talebi ise yok sayılmış tek başına savaşını sürdürmüştür. 1918 ile 1930 arası üç ayrı dönemde Kürdistan’da bir oluşum çabası içinde işgalci güçlere karşı savaş yürütmüştür.

 

1881(bazı kaynaklar 1878 olarak gösteriyor) Süleymaniye’de doğdu. İyi bir eğitim aldı. Çocukluğunda Babası ile Padişah Abdülhamit'in çağrısı ie İstanbul'a gitti ve sarayda bir süre yaşadı. İstanbul dönüşü ailenin dini gücü ile belirli sorumluluk ve saygınlık kazandı .Yarbay Soon’un atanması ile çeşitli provakasyonlar sonucu Şeyh Mahmud'u savaşın ve sorunların içine çekti. 09/06/1919 da Baziyan’da yaralı yakalandıktan sonra idama mahkum edildi. Sonra Hindistan'a sürgün edildi. Fakat halkın isteği ve bölgede başka bir etkin ismin olmadığından İngilizler geri getirmek zorunda kaldılar.

 

Şeyh Mahmud, ülkesine döndüğünde ise uzun savaşlarında içinde kaldı. İngilizler yoğun saldırılar gerçekleştirdi. İlk uçak saldırısı bu bölgde Kürtlere karşı kullanıldı. İlk kimyasal kullanıldı, Hintli ve Sih sömürge güçleri kullanıldı. Bu tarzlar ilk kez Kürt milletine ve vatanına karşı kullanıldı. Şeyh Mahmud Penciwin’e çekilerek şehri korumaya çalıştı. 4 Mart 1923 bombardumanından sonra Doğu Kürdistan’ın Piran bölgesine çekildi. Çeşitli diplomasi ve çatışmalar Irak hükümeti kuruluş yıllarında sürdü. 7 Eylül 1930 Erke ve Süleymaniye ve Şubat 1931 Avbırke çatışmaları ardından sonuç alınamayacağını düşünen Şeyh Mahmud savaşa son verir. 13 Mayıs 1931’de Semawa sonra Nasıriye'ye 1933'te ise Bağdata sürgün edilir. 9 Ekim 1956’da ise yaşama gözlerini yumar.

 

Şeyh Mahmud Berzenci ve Şeyh Muhemed Xerib hakkında idam kararı vermiş ve sürgüne gönderilmiştir. İngiliz temsilci Şeyh Mahmud’a hitaben, ’Şeyh Mahmud’un hayatta kalması onun dosları için büyük umuttur. Düşmanları için de büyük bir tehlikedir’ ifadelerini kullanmıştır.

 

Türkiye İngiltere arasında çıkan Musul sorunu nedeni ile 1922 de Şeyh Mahmud İngilizler tarafından tekrar Kürdistan’a çağrılır.

Mart 1917 ingilizler Bağdatı işgal ettiler. Bütün gelişme ve sorunların temelinde bu işgal sonrası oluşan süreç bulunmaktadır.

 

Birinci Kürdistan Hükümeti 1 Kasım 1918 ile 22 Temmuz 1919 tarihleri arasında hakimiyet sürdürür. İngiliz temsilci Wilson, 1 Kasım 1918’de Şeyh Mahmud Berzenci’yi hükümdar ilan etti. Aşiretler ve bölgesel güçler Berzenci’ye desteklerini açıkladılar. İngilizler zamanla Doğu Kürdistan ve Güney Kürd aşiret ve aydınlarının bir araya gelerek Berzenci önderliğinde büyük bir Kürdistan kurma planlarından rahatsız oluyorlardı. Kürdlere karşı gelişen savaş ve güçsüz bırakma uğraşının temelinde bu korku yatmaktadır.

 

Bütün engelleme ve komplolara rağmen Kürdistan Hükümeti kuruldu. Kurulan hükümette görevlendirmeler şu şekilde yapıldı:

 

Başbakan: Seyh Qadire Hefid

İçişleri ve Sağlık Bakanlığı Vekaleten: Seyh Mehmud Xerib

Maliye Bakanı: Abdülkerim Elyas Alaka ye (File)

Eğitim Bakanı: Mir Liwa Mistefa Paşaye Yamolki

Adalet ve Din Bakanı: Mele Seide Kerkulki

Gümrük Bakanı: Ehmed Bege Fetah Beg (Hemdi Sahebqiran ye şahir)

Savunma Bakanı: Seyid Ehmede Berzinci

Devlet Kurumlarından Sorumlu Bakanlık: Mir Liwa Sediq Qadri Paşa

Hizmet İşleri Bakanı: Mihemmed Axa Abdülrehman Axa

Kürdistan Bayrağı: Yeşil zemin üzerinde kırmızı daire içinde beyaz hilal.

Basılan iki çeşit posta pulu ise: Güney Kürdistan hükümeti ve ortasında iki hançer resmi.

Hükümete bağlı günlük, haftalık ve aylık gazete ve dergiler çıkarıldı:

Bangi Kurdistan

Roji Kurdistan

Bangi Heq: Gazte Kürd mücadelesinde dağda çıkarılan ilk gazete olarak biliniyor.

Umedi İstiqlal

Çeşitli eğitim kurumları oluşturuldu:

Mehmudi, Kadiri, Rufi ve Letifi ilkokulları

Kurulan Kürd Ulusal Ordusu:

Genelkurmay Başkanı: Tofiq Wehbi komutasında 9 ordu kuruldu.

 

Buradan da anlaşılacağı üzere 1919 şartlarında oluşturulan Kürd hükümeti oldukça profesyonel ve işlevli bir devlet oluşturmuştur.

 

Doğu Kürdistan ile birleşik bir Kürdistan hedefleyen direniş Süleymaniye’de başladı. Süleymaniye ye bağlı Derbendi Baziyan’da konumlanan Kürd güçlerine 17 Haziran da İngilizler tank ve toplarla saldırdılar. Başta uçak olmak üzere birçok askeri güç ilk kez Kürdlere karşı denenmiş oldu. Büyük bir direniş sergileyen Kahraman Kürd Kralı Berzenci İngilizler tarafındna esir alınır. 25 Temmuz 1919 askeri mahkemde, İsyan ve İngliz bayrağını indirip yerine Kürdistan bayrağı dikmek ile suçlanır. İngliz kuvvetleri 22 Temmuz 1919 da Süleymaniye merkezine girerek büyük zarar verdiler. Berzenci nin oğlu Şeyh Letif Hefid büyük bir vahşet uygulandığını yazar.

 

Başlangıçta Şeyh Mahmut İlgilizlerle ortak hareket etme uğraşına girdi. 24 mayıs 1918 de ingilizlerin boşalttığı Kerkük’ü Türkler yeniden işgal etti. Süleymaniye’yi de denetime alan Türk güçleri sıkıyönetim ilan etti ve Şeyd Mahmud ile ortak hareket edenleri tutukladı veya çeşitli cezalar verdi. Büyük olasılıkla bu bir İngiliz oyunu idi. Bir biçimde Kerkük ü terketme Türklerin gelişinden sonra Şeyh Mahmud’u görevlendirme ve sonradan görevlerini sınırlandırma, bu durumunda doğal olarak Şeyh Mahmud’un ayaklanması ile son bulmuştur. Direniş İngilizlerin çok yoğun askeri güç kullanarak sonlandırılmış, Şeyh Mahmud yaralı yakalandıktan sonra askeri bir mahkeme kararıyla 1921’de Hindistan’a gönderilmiştir.

 

9 Mayıs 1916’da İngiltere ve Fransa arasında imzalanan Sykes-Picot anlaşması ile bölge yeni bir sürece girdi. 30 Ekim 1918’de yapılan Mondoros Ateşkes anlaşması ise Osmanlı ile yapılmasına rağmen ana olarak Güney Kürdistan sınırlarını ilgilendiriyordu. Bölgedeki karışıklıklara müdahale edemeyen İngilizler Şeyh Mahmud’a yeniden Kürdistan’da çalışma izni verdiler. 30 Eylül 1922, Şeyh Mahmud Süleymaniye’ye geldi. Kısa süre sonra 10 Ekim 1922 de hükümeti kurdu. Halk tarafından oldukça seviliyordu. Kürd Milliyetci duruşu Millet tarafından önemseniyordu. 1 Kasım 1922’de Şeyh Mahmud kendisini Kürdistan Krali ilan etti. Kürd devleti oluşturmak isteyen bir milliyetçi idi bu yaklaşımı hem Türkleri hemde İngilizleri rahatsız etti. Yeniden Şeyh’in görevden alınması için karar çıkarıldı. Hintli askerler ve uçaklar kullanılarak Şeyhi 4 Mart 1923’te görevden uzaklaştırdılar. 24 temmuz 1924’te direniş sonlandırıldı. 1918 başlayan uzun bir dönemi kapsayan bir hükümet olma ugraşı var. Binbaşı Noel: “Şeyh Mahmud’un gücü ve etkisi bilinmektedir. Şeyh’i atama kararımızın mektubu neden son anda iptal edilmiş olmasını anlamıyorum”, demiştir (8 Aralık 1918). Eylül 1922’den Temmuz 1924 yılına kadar Kürdistan Krallığı adı ile hakimiyetini sürdürmüştür.

 

Bu süreçte en anlaşılmayan ve açıklamaya muhtaç olan şey aynı dönem büyük bir güce sahip olan Simko ile diyalog ve ilişki olmasına rağmen neden ortak asker hareket yapılmadığıdır.

 

Türkler bölge üzerinde istekleri İslam ve Halife kullanılarak etkilerini sürdürmeye çalıştılar. İngilizlere karşı bu oyunlarla Kürd güçlerini kullanmak istediler. Hatta İngilizlerle Türkler Berzenci’ye karşı ortak komplolar kurdular. İki tarafada kendisini anlatamayan ama daha çok Türklerin etkisinde kalan Kürd güçleri İngilizleri karşılarına aldılar. Oysa ikisi de Kürdlere güvenmediğini söylüyor birbirlerine karşı kullanma düşüncesi ile hareket ediyorlardı.

 

Şeyh Mahmud uzun sayılabilecek Kürd direnişinin sembolüdür 1918’lerde başlayan direniş yer yer Doğu ve Kuzey Kürdlerin de katılımıyla 13 Mayıs 1931’de son buluyor. 1940’larda Bağdat’ta sürgün yıllarında diplomatik girişimleri karşılıksız kalıyor. 9 Ekim 1956’da Bağdat’ta ölüyor.

 

Oldukça cesur ve karizmatik bir kişiliğe sahip Şeyh Mahmud, bütün ömrünü Kürd Milli oluşumuna vermiş,  neredeyse yirmi yıla yakın aktif olarak direnmiş ve hükümetler oluşturarak, Kürdistan Kralı unvanını almayı hak etmiştir.

 

Kaynaklar:

 

- Wadie Jwaideh, Kürd Milliyetçiliğinin Tarihi, Kökenleri ve Gelişimi, İletişim Yayınları, 1999

- Chris Kutschere, Kürd Ulusal Hareketi Avesta, 2001

- Hasan Hişyar Serdi, Görüş ve Anılarım, Med Yayınları, 1994

- Refik Hilmi, Anılar, Peri Yayınları, 2010

- Cambridge, Records Of The Kurds, 1831-1979

Ahmet Şık ve şurekaları en son Ağrı olayından hareketle, işgalcilerle aynı ağızdan HPG ye karşı açıklamalarda bulundular. Halkımızın emekleri üzerinde hareket eden bu güruhun, halkımızın değerlerin söz etmeye hakları yoktur. Ne yazık ki bu çesareti yine Kürdün yanlış politikalarından alıyorlar.
HDP ve yürütücüleri biran önce yanlıştan dönerek Kürdi duruşa dönmeli ve Kürd Milli Birliği için çalışmalıdır.

 

(Yazılar, yazarların görüşlerini yansıtmaktadır. Rûdaw Medya Grubu'nun kurumsal bakış açısıyla örtüşebilir ya da örtüşmeyebilir.)