KDP 18 Şubat’a hazır, peki ya KYB?

IŞİD’le savaşın ortalığı kavurduğu 2 Kasım 2014’te, Körfez’deki USS George H. W. Bush savaş gemisindeydim.

 

ABD uçakları IŞİD’i vurmak için bu gemiden havalanıyordu.Gemiye ulaştığımda donanmadaki ABD’li amiral Adam Miller bana, “IŞİD’e karşı savaşa katılma kararı almadan önce Washington hükümetinden bir rapor aldık. Raporda bize Kürdistan Bölgesi’nin demokratik bir yapıya sahip olduğu, dört yılda bir düzenli seçimlerin yapıldığı ve iktidarın böylece el değiştirdiği yazılıyordu” dedi. Amiral Miller, “Bu nedenle Kürdistan’ı savunmaya geldik” dedi.

 

Kürdistan Parlamentosunun değeri

 

Demokrasinin tüm yolları parlamentodan geçiyor. İktidarın meşrutiyeti, yasa değişiklikleri ve ulusal kararların tümünün altında parlamentonun imzası bulunuyor.

 

Tüm Kürdistani partilerin, özellikle de Kürdistan’da söz sahibi olan KDP ve YNK’nin parlamentoyu aktifleştirme gibi bir görevi bulunuyor. Müttefiklerimiz de Kürdistan’ı değerlendirirken ilk önce demokrasi açısından, daha sonra petrol ve jeopolitik konum açısından ele alıyor. 

 

Zaten ABD hükümeti bu temelde askerlerini Kürtleri koruma konusunda ikna etme yolunu tercih ettti. Çünkü gerçekten de Kürdistan’da demokrasi var!

 

2 Şubat 2019’da bir araya gelen KDP ve KYB heyetleri, parlamentoda gerçekleşen yemin töreninden 3 ay sonra, 18 Şubat 2019 günü parlamentonun toplanması konusunda karar aldı. Halk bu seçimlerde büyük bir ümitle sandık başına giderek oy kullandı ancak bu ümit yavaş yavaş tükenmek üzere.

 

Şu an bir “iyi niyet” havası oluşmuş durumda ve 18 Şubat’ta parlamentonun toplanması bu olumlu havayı destekler durumda. Oturumda parlamento başkanlık divanı belirlenecek.

 

KDP ile KYB heyetleri bir araya gelmeden önce KDP ve Goran heyetleri aynı konu başlığıyla medyanın gözlerinden ırak toplanmışlardı.

 

İki kanat arasındaki yarış

 

Parlamento başkanlığı için KYB’nin sayın Begerd Talabani’yi mi, sayın Rewas Fayeq’i mi aday göstereceği konusu henüz netleşmiş değil. Her iki isim de kendi partilerinin Başkanlık Divanı’nda yer alıyor ve bir önceki dönem de parlamentoda bulunuyorlardı. Her ikisi ve parti içerisinde onları destekleyen kanatlar da iliklerine kadar önümüzdeki dört yılda parlamento başkanlığının kendilerinde bulunmasını istiyor. 

 

Talabani ailesine karşı duran diğer kanat ne kadar ısrar etse de Başbakan Yardımcılığı’na Kubad Talabani’nin getirileceği kesinleşmiş durumda.

 

KYB’nin parlamento başkanlığı için tek bir isim üzerinde anlaşması ve kendisi ile KDP’yi de uğraştırmaması çok önemli. Zira KYB’nin adayı kim olursa olsun KDP de onu Parlamento Başkanı olarak tanıyacak. 

 

Şimdi burada asıl soru şu; acaba 18 Şubat’tan önce KYB’nin başkan adayı belli olacak mı? Bu keşmekeşliğin uzaması ve parlamentodaki otutumun ertelenmesine sebep olması gibi bir ihtimal de var. Ben yine de KYB’nin oturumu erteleme gibi bir yaklaşım içerisinde gireceğine inanmıyorum. Çünkü DKP ile ortak bu kararı aldılar ve eğer böyle birşey sözkonusu olursa sonuçlarına da kendisi katlanmak durumunda kalacaktır.

 

KDP ile Goran’lı dört yıl

 

KDP, Değişim Hareketi (Goran) ile çarçabuk anlaşmaya vardı. KDP Goran’la dört yıl boyunca KYB’ye karşı olmaması ve Kürdistan’ın çıkarları” temelinde olması şartıyla çalışmaya hazır. Ancak bir gerçekte şu ki, KDP ile Goran en az Kürdistan halkı kadar 3 aydır sabırla KYB’nin kendi içerisindeki durumu netleştirmesini bekliyor.

 

7 Şubat günü sayın Kosret Resul, basına sızdırılmayacak bir şekilde sayın Başkan Barzani ile görüştüğünü çevresindekilere iletti. Anlatıldığına göre bu görüşme “olumlu” geçmiş. 

 

18 Şubat günü parlamento başkanlık divanı seçimlerinin yanı sıra, başkent Erbil’de Kerkük İl Meclisi toplantısı da gerçekleştirilecek. Bu toplantının asıl amacı KYB Sözcüsünün de açıkladığı gibi, Bağdat’a, “Kerkük’ü askeri kanunlarla yönetilen bir kent olmaktan sivil kanunlarla yönetilen bir kent haline getirelim” mesajı vermek olacak.

 

Çözüm kutusu Bağdat’ta

 

KYB, 16 Ekim 2017 olaylarının üzerinden geçen 1 yıl 4 aylık süre boyunca KYB, KDP’siz tek başına Bağdat ile Kerkük sorununu çözmeye çalıştı ancak başaramadı. Bağdat’ta bu konuyu daha çok KDP ile ele alıyor. Bağdat dosyası Başbakan Neçirvan Barzani’nin Bağdat ziyareti esnasında başlıca gündem maddelerinden biriydi. Kördüğüm olmuş sorunları cozen kişi olarak bilinen Başbakan Barzani, 7 Şubat günü Irak Başbakanı Adil Abdulmehdi ile görüştü. İki lider çözüm üzerine anlaştı, bu anlaşma görüşmelerden sonra yapılan açıklamalara da yansıdı.  

 

Erbil’de gerçekleşecek olan ilk Kerkük İl Meclisi toplantısının ardından ikinci toplantının da Pırde yada Kerkük’ün başka bir ilçesinde yapılması bekleniyor. Bu toplantıya Türkmen ve Araplar da katılacak. KDP Kerkük Valiliği’nin Kürtlerin payı olduğu bilinci ile bu konuyu KYB ile aralarında bir sorun unsuruna dönüştürmek istemiyor. Ancak KYB’nin de o anlayışı göstererek bu makam için KDP’nin kabul edebileceği bir ismi belirlemesi gerekiyor.

 

18 Şubat’ta gerçekleşmesi beklenen Parlamento topnatısı için KYB’nin şartları arasında Kerkük Valiliği makamı ile Irak Adalet Bakanlığı makamı bulunuyor. Yani KYB bu oturumdan önce KDP’yi bu iki makamı alma konusunda ikna etmeye çalışıyor. Bu da KYB’nin önümüzdeki 4 yıl için geçerli olmasını istediği anlaşmanın “özü” ve “temelini” oluşturuyor.

 

 Barzani karar verecek

 

KYB Kürdistan Bölgesi’nde kurulması beklenen kabinede 6 bakanlık istiyor. Goran dört bakanlık talep ediyor. Bu iki partinin istediği olsa her ikisi KDP’den daha fazla bakanlık sahibi olacak. KYB’nin parlamentoda 21 sandalyesi, Goran’ın da 12 sandalyesi bulunuyor. Buna karşın KDP’nin 45 sandalyesi mevcut. Her iki partinin toplam sandalye sayısı KDP’ninkinden 12 sandalye eksik. KYB’nin dediği gibi bölgeleredeki etkinliğie göre bile olsa, KYB’nin etkinlik sınırı Erbil ve Duhok kadar olamaz.

 

Şu açık ve net ki, 27 yıldır hiçbir parti hükümet içerisinde kendi payına düşen bir makamı KDP’ye vermeyi kabul etmiş değil. Fakat KYB her zaman Erbil’de ve Bağdat’ta da KDP’ye düşen payı kendisi için istemiş. KDP bu konuda her zaman mert davranmış ve kabul etmiş. KDP çok bağışlayıcı olduğundan değil, Kürdistan toplumunun huzuru, istikrarı ve ekonomik çıkarları için kabul etmiş. KDP yönetimi içerisinde bu defa kendilerine düşen makamların özellikle de KYB’ye verilmemesi konusunda bir diretme var ancak yine de son sözü söyleyecek olan Başkan Mesud Barzani’dir.  

 

Çünkü eğer Amiral Adam Miller’in savaş gemisinde dediği gibi demokrasi ise, KDP ve ittifak kuracağı diğer partiler KYB olmadan da hükümet kurabilir, parlamentoyu inşa edebilir. Ancak KYB’siz hükümet kurmak koley değil. Öyle olsa bu bölgede hiç kimse istirahat edemez. Bu tablo KYB için yakışık olmuyor, hatta kötülüyor ama KYB’li yetkililerinde bilmesi gerekir ki KDP onlar olmadan hükümet kurmaz. Dolyaısıyla onlar da artık “zamanla oynamayı” bırakmalıdırlar.

 

Ben parlamento içerisine yansıyanları size göstermeye çalışıyorum. Parlamentodaki gruplar olarak birlikte oturup hükümet kurma çalışmalarından bahsediyoruz ve bu kadar çok gecikme yaşandığı için üzüntümüzü gizlemiyoruz. Şüphesiz KYB ve Goranlı vekil arkadaşlarımız da aynı görüşü paylaşıyor. Hepimiz dördüncü dönem parlamentosunda yaşanan sorunların tekrar olmaması için kararlı olduğumuzu söylüyoruz. Sorunlar ne kadar büyük olursa olsun parlamentoda küçültmek istiyoruz.

 


(Yazılar, yazarların görüşlerini yansıtmaktadır. Rûdaw Medya Grubu'nun kurumsal bakış açısıyla örtüşebilir ya da örtüşmeyebilir.)