Bağdat'ta geçerli tek belge siyasi arenada belgeye yer olmadığı ve her şeyin bir anda değişip sürekli yeniden inşa edilebileceğidir. Hiçbir ittifak, hiçbir anlaşma, hiçbir çatışma dahi uzun vadeli, sistemli bir ilişki içinde değil ve kurumsal bir yapıya dönüşmez. Aksine, ister büyük ister küçük, tüm kararları yalnızca günlük hayatın o an için geçerli örgütlenmesi ve idare edilmesi belirler.
Bu, bir Parislinin Irak'a ilişkin önyargıları değil, Irak'taki mevcut durum üzerine yeni bir teorik inşası değil. Hem Bağdat'ta hem de diğer Irak şehirlerinde her gün gördüğüm ve fiziksel olarak da gözlemlediğim bir Irak’ın somut bir gerçeğidir ki haftalık olarak Avrupa'yı ziyaret ettiğimde, onlarla görüşmelerimde bu konuyu kendileri ile de tartışıyorum.
Siyaset sosyolojisinde buna “antraksiyon” içinde siyaset inşa etmek denir. Bu kavram, iki kişi, iki grup veya birkaç kişi arasında herhangi bir durumda karşılıklı kısa süreli bir ilişkidir ve bu durumda aktörler kısa süreli olarak birbirlerinin beklentileri, ilgileri, hareketleri, hayalleri ve arzuları ile ilgilenmeye çalışırlar. "Antraksiyon" istikrarlı, sürekli bir ilişki değildir, çünkü içinde alınan tüm kararlar durum bittiğinde sona erebilir!
Biz, kim olursak olalım (Şiiler, Sünniler, Kürtler, Sadr Hareketi, KYB, KDP, Dava Partisi vs) başka bir tarafla stratejik bir anlaşma yaptıktan sonra artık o tarafın bazı ahlaki ilkeler, güzel değerler ve uzun vadeli stratejik çıkarlar nedeniyle imzasına sadık kalacağına ve artık rahatça evimize dönüp uygulamasını bekleyeceğimize inanıyorsak eğer büyük bir hayalin ve yanılsamanın içerisindeyiz demektir.
Bu görüş mevcut Bağdat'la ve burası ile hiç bir şekilde bağdaşmaz çünkü anlaşmaları ve kararları üzerinde inşa edebilecek, yönlendirebilecek etik ilkeler ve uzun vadeli stratejiler diye bir şey yoktur. Şu andaki Bağdat'ta gündüz yaptığınız her anlaşma akşama kolayca iptal edilebilir, bunun tersi de geçerlidir.
Bağdat'ın özelliklerinden biri de gece saat dokuzdan sonra örülen siyasi ağdır! Üst düzey siyasi aktörler arı kovanındaymış gibi hareket eder. Bir köşkten diğerine, bir ziyaretten diğer ziyarete, bir siyasi figürden diğerinin yanına, bir büyükelçiden başka bir büyükelçiye; milletvekilleri, bakanlar, genel müdürler, diplomatlar, büyük iş insanları, üst düzey siyasi gözlemciler, hepsi bir arada veya ayrı ayrı gidip gelir.
Bu koşullarda herhangi bir siyasi grubun en güçlü aktörleri Bağdat'ta hazır değilse eğer tartışmasız bir şekilde ve hızla hakimiyet altına alınır, gözardı edilenlerin safına itilir. Güçlü aktör, aynı anda tarihsel sembolizmi taşıyan, hızlı hareketi organize eden, duruma göre hareket eden, başka hiçbir aktöre temelde güven duymayan, dostları ve rakipleri ile aynı alda buluşabilen, karşısındakilerde beklenti yaratan ve gece inşa ettiklerini gündüz kaybetmemek için her zaman yerinde hazır olan kişidir.
Bazıları şöyle diyebilir: Bu bir yığındır ve her an çökebilir! Ya da böyle bir durumda nasıl çalışabiliriz? Aslında bu ne olursa olsun, hangi siyasi gruba tabi olursanız olun mevcut duruma göre davranmak ve uyum sağlamak zorunda olduğunuz gerçeğini değiştirmez. Aksi halde siyasi oyunlarda hep kaybeden taraf olarak çıkarsınız.
Saddam Hüseyin sonrası Irak'taki siyasi yüzey, insanlık tarihinde "kralsız", "inançsız" ve "kanunsuz" olarak bilinen toplumsal yüzeylere benziyor. Böyle bir alanda ayakta kalabilmek için, anlık olarak kökten değişebilen güçler ilişkilerini en doğru şekilde yönetebilmek için “hazır ol” sisteminizin her zaman açık olması gerekir.
Fransa Irak Araştırma Merkezi Direktörü Dr. Adil Bakawan
(Yazılar, yazarların görüşlerini yansıtmaktadır. Rûdaw Medya Grubu'nun kurumsal bakış açısıyla örtüşebilir ya da örtüşmeyebilir.)
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın