Gelecek seçimler; tereddütlü seçmen ve beklenmeyen sonuçlar
Şüphesiz Kürdistan Bölgesi'nde siyasi partiler arasında özellikle Parlamento seçimleri üzerine yaşanan tartışmalar çok boyutludur. 1990'lardan sonra Sovyetler Birliği'nin dağılmasının ardından gelecekte yeni dünya düzeninin şekillendiği bir ortamda Kürtler arasında ilk seçim deneyiminden sonra yaşanan iç savaş bazı bölgesel güçlerin işine gelmişti.
Şimdi ise, Irak ve Ortadoğu'daki güç denklemlerine baktığınızda, Irak’ta yeni bir Şii iç çekişmeye neden olabilecek il meclisi seçimlerine doğru gidilirken, seçimlerin yapılması ve Kürtler arasındaki iç çekişmelerin kızışması bir çok iç ve dış tarafın işine yarayacak bir durum gibi ortaya çıkmaktadır.
Seçimlerin gelecek yıla sarkmasının bir nedeni de bu olabilir. Ancak bu, bazı tarafların henüz seçim yapılmasını istemediği gerçeğini değiştirmiyor. Rûdaw Araştırma Merkezi'nde bu yılın Haziran-Temmuz aylarında, bir anket çalışmasıyla seçim konusunu halka sorduk!
Kürdistan Bölgesi genelinde, 402 farklı yerde 2 bin 412 kişiyle doğrudan-rastgele seçim meseleleri üzerine görüştüğümüz bir anket gerçekleştirdik. Ankete katılanların cevapları, seçimin neden bu kadar tartışmalı olduğu konusunda bize önemli ipuçlar veriyor.
Beklenmeyen sonuçlar!
Ankete göre, gelecek seçimlerin beklenmedik sonuçlarının olmasını sağlayan birkaç neden var. 2018’deki Kürdistan Parlamentosu seçimlerinde Kürdistan Bölgesi'ndeki seçmen sayısı 3 milyon 85 bin 61 kişi olarak sayıldı. Irak Yüksek Seçim Komisyonu da 2021 için seçmen sayısını 3 milyon 227 bin 551 olarak belirledi ve şimdi ise 3 milyon 641 bin seçmenden bahsediyor. Elbette Başkan Neçirvan Barzani'nin kararıyla 25 Şubat 2024'te yapılması planlanan parlamento seçimlerinde bu sayı artacaktır ama şu anki rakamları bile baz alırsak Kürdistan Bölgesi'nde 400 binden fazla yeni seçmen var ki 2024'te bu sayının 500-600 binlere kadar çıkması ihtimal dahilindedir.
Yaşları 18-22 arasında olan ve ilk kez oy verme hakkında sahip olan seçmenlerin yüzde 61'i seçime katılacaklarını söyledi. Ama aynı zamanda, elde edilen sonuçlar, yaş grubu arttıkça seçime katılma isteğinin azaldığını gösteriyor ve 60 üzeri yaş grubunda bu yüzde 17'ye kadar düşüyor. Bu yıl Haziran ayında Rûdaw Araştırma Merkezi tarafından gençler için yapılan anket çalışmasında, 15-29 yaş arası gençler arasında seçime katılıma isteği oranı yüzde 72'ydi, tabi oy hakkına sahipse, çünkü bazıları henüz oy kullanacak yaşta değil.
Sonuçlara göre, İlk kez oy kullanacak olanların çoğunun oyu Kürdistan Demokrat Partisi’ne (KDP), Yeni Nesil’e (Newey Nwê) ve ardından KYB'ye gidiyor. Kürdistan Bölgesi'ndeki genç nüfusun büyük oranda Erbil ve Duhok illerinde olduğu ve büyük şehir merkezlerinde katılım arzusunun çevre bölge ve köylere nazaran daha düşük olduğu düşünüldüğünde, bu şaşırtıcı değil. Ayrıca, seçimlere en çok katılım isteği olan yerler sırasıyla Soran, Zaho, Erbil ve Duhok iken, en düşük yerler ise Raperin, Halepçe, Germiyan ve Süleymaniye olmuş.
Elbette gelecek seçimlerin galibi, oy kullanmayacağım diyenler. Kürdistan Bölgesi'ndeki seçmen sayısı 3 milyon 641 bin kişi ise bu kesimin sayısı 1.4 milyondan fazla oluyor ki bu da seçmenlerin yüzde 39.7'sine tekabül ediyor. Ancak seçimlerde beklenmeyen sonuç yaratabilecek iki grup daha var: kararsız seçmen ve boş oy veren seçmen. Bunlar birlikte, oyların yüzde 32,9'unu oluşturuyorlar. Anket sonuçlarına göre, kararsız seçmen oranı yüzde 29,2 ve bu 641 bin 92 seçmen manasına geliyor. Yüzde 3,7 boş oy kullanan seçmen var ve bu da 81 bin 234 oy oluyor. Bu kategoride bulunan seçmenlerin en yüksek oranı oluşturduğu iller yüzde 55,1 ile Süleymaniye’de, yüzde 53,1 ile Halepçe’de, yüzde 49,1 ile Raperin’de ve yüzde 26,4 ile Erbil'de bulunuyor. Dolayısıyla eğer Duhok, Zaho ve Soran gibi yerlerde oyların galibi zaten belliyse, Süleymani, Germiyan, Raperin ve Halepçe'de seçimin sonuçlarını karasız seçmen belirleyecektir.
Kararsız seçmenin büyük bir kısmının iki büyük parti dışındaki partilerin küskün seçmenlerinin oyları olduğu tahmin edildiğinde, bu oyların KYB ve KDP'ye gitmesi de beklenmiyor ancak asıl soru bu oyların nereye gideceği. Sonunda bu oylar diğer partiler arasında bölünebilir veya yeni bir partiye geçebilir, böylece 2009’dakine benzer bir durum tekrarlanabilir. Elbette 2009'dan farklı olarak, insanların öncelikleri değişmiş gibi görünüyor ve bu da seçmenleri daha tereddütlü hale getiriyor. Seçmenlerin kazanmasını istedikleri partilerden taleplerinin başında yüzde 56,7 oranında temel hizmetlere önem verilmesi, yüzde 41,8 oranında üniversite mezunlarının istihdam edilmesi, yüzde 39,8 oranında geçmiş maaş borçlarının ödenmesi ve yüzde 34,2 oranında ise yolsuzluğun ortadan kaldırılması gibi konular geliyor.
Buna karşılık, ifade özgürlüğü yüzde 2,6 ve siyasi istikrar yüzde 5,2 ile seçmenlerin talepleri arasında. Bu da seçmenin demokrasi ve özgürlüklerle ilgili konulardan çok ekonomi ve hizmet konularına öncelik verdiğini gösteriyor. Bu da gelecek seçimlerde neden sadece KDP ve KYB’nin oylarını artırabileceğini kısmen açıklayabilir, ancak diğer partiler için sonbahar kapıda ise ve başka yeni bir partinin çıkma olasılığı güçlü bir şekilde ortaya çıkyor. Seçime katılmayanların ve oyunun açıklamayanların oranının en yüksek olduğu yerler, muhalefet partilerin daha önce güçlü olduğu bölgeler olduğunu not etmek lazım. Süleymaniye'de seçmenlerin yüzde 59,3’ü, Germiyan'da yüzde 59’u, Halepçe'de yüzde 56,7’si ve Raperin'de yüzde 42,1’i seçimlere katılmayacağını söylüyor. Bu oran Erbil'de yüzde 35,7, Soran'da yüzde 33, Duhok'ta yzüde 25,7 ve Zaho'da ise yüzde 6,8 civarında oldu.
Sonuç
Rûdaw Araştırma Merkezi’nin hazırladığı ve önümüzdeki günlerde açıklanacak olan anketin sonuçlarına göre, seçime katılacağını belirten seçmenlerin yüzde 57,7'si seçime bir aydan fazla bir süre kala hangi partiye oy vereceğine karar verecek. Bu da Kürdistan Bölgesi’ndeki siyasi kutuplaşmanın seçmen davranışları üzerindeki etkisini yansıtabilir ancak yine de katılmak istemeyen önemli sayıda seçmen bulunuyor.
Ankete göre, gelecek seçimlere katılmak istemeyenler, karasız seçmen ve boş oy kullanacak olanlar, seçmenlerin en büyük oranını oluşturuyor. Seçime katılmak istemeyenlerin oranı yüzde 39,7. Karasız seçmen oranı ise yüzde 29,2 ve boş oy kullanacaklarını söyleyenlerin oranı ise yüzde 3,7. Tüm bu seçmenlerin tahmini sayısı 2 milyon 167 bin 252 kişi ediyor. Bu da gelecek seçimlerde beklenmeyen sonuçların çıkma ihtimalinin uzak olmadığının işareti.
Ziryan Rojhılati – Rûdaw Araştırmalar Merkezi Direktörü
(Yazılar, yazarların görüşlerini yansıtmaktadır. Rûdaw Medya Grubu'nun kurumsal bakış açısıyla örtüşebilir ya da örtüşmeyebilir.)