Kürdistan’ın ilerici alimi: Molla Ebubekir Efendi Xoşnaw
Rûdaw Medya Grubu olarak hepimiz, bugün yurt dışından, Güney Afrika'dan Kürt büyük bir alimin anıları ve anmasını yeniden Kürdistan’a geri getirdiğimiz için çok mutluyuz. Bugün Kürdistan’daki din alimleri, dilbilimcileri, Xoşnaw aşiretinin genç ve yaşlı tüm üyeleri ve tüm Kürdistan halkı, Molla Ebubekir Xoşnaw’ın bu geniş düşüncesiyle gurur duyuyor. Hepimiz onu bulma çabalarından ötürü Sudad Resul hocaya borçluyuz. Kendisi Kürtperver bir araştırmacı ve gezgindir. Elbette Kürdistani duyguları okyanus kadar geniş olan meslektaşımız Sayın Şirvan Rahim'in yeteneğine ve duyarlılığına da minnettarız. Her birinize, özellikle de Cape Town'dan gelen iki Kürdistanlı olan Muhammed Zobri ve Ebubekr Efendi'ye hoş geldiniz diyorum.
Kürdistanlı alimlerinin İslam'a çok hizmetler yaptığını hepimiz biliyoruz. Kürdistan'da çok önemli okullar ve tekkeler kurmuşlardır. Kürdistan'daki bu medrese ve tekkeler, Kürdistan'da ve İslam ülkelerinde okuma-yazma ve bilime büyük fayda sağlamıştır. Bununla birlikte Molla Ebubekir Xoşnaw’ın biyografisi bize daha önce duymadığımız iki yeni şey daha anlatıyor: Birincisi, Kürt alimlerin yaptığı çalışmalarının İslam ülkelerinin sınırlarını aşıp Güney Afrika'ya ulaştığı gerçeğidir. İkincisi, Harir ve Sisawa ovalarının sadece verimli tarım ovaları değil, aynı zamanda ilim ve okuryazarlığın yayılması için de verimli ovalar olduğudur.
Molla Ebubekir Xoşnaw, Hollandalılar tarafından Güney Afrika’ya köle olarak götürülen Müslümanlara rehberlik etmesi ve irşad için Cape Town’a bir din alimi göndermesi yönünde mektup yazan dönemin Britanya Kraliçesi Alexandrina Victoria’nın talebini yerine getirmek için Osmanlı Sultanı Abdülaziz tarafından tercih edilen isimdi.
O zamanlar İstanbul'un önde gelen müftülerinden biri olan Molla Ebubekir, Cape Town’daki Müslümanlar için tamamen aydın ve açık fikirli bir eğitim planı hazırladı. Cape Town'a vardığında hemen kadınların okuyabileceği ilk dini okulu açtı ve her iki eşini de kadınlara ders vermeleri için medresede öğretmen yaptı. Kitaplarıyla Müslümanlara, Cape Townlulara ve Güney Afrika'daki diğer Müslümanlara dini rehberlik etti ve güzel bir hayat verdi. O zamanlar sadece erkek öğrencileri eğitmekle kalmıyor, aynı zamanda kızlarını da özgür yaşamaları için eğitiyordu. Bununla birlikte Güney Afrika toplumuna hızla adapte oldu, bir arada yaşama ve hoşgörü kültürünü destekleyen, aşırılıkçılığa ve dini ayrımcılığa izin vermeyen bir alim oldu.
Kürt alim, bilgisi ve etkisi nedeniyle o zamanlar bir Hollanda lehçesi olan ve daha sonra Güney Afrika'nın ana dillerinden biri haline gelen Afrikaans'ın (Afrikaanca veya Boer dili) yazımının güçlendirilmesi ve yayılması konusunda temel ve başat bir rol oynamıştır. İlk kitabı olan Beyânü’d-dîn’i Afrika dilinde yazmış, Afrika’daki ilk medreseyi de yine kendisi kurmuştur.
Bu nedenle öncelikle Batılı bilim adamları özellikle de Hollandalılar, Molla Ebubekir Xoşnaw’ın büyük bir alim olduğunu ve dil konusunda büyük çalışmalar yaptığını dünyaya anlattılar. Bu da Kürt mollalarının ilmine, Kürtlerin ve Kürt mollalarının bilim anlayışına, okuryazarlığı yayma ve birlikte barış içinde yaşama düşüncesine sahip gerçek ve özgün düşüncelerine bir başka tanıklıktır.
Bugün burada Erbil'de Molla Ebubekir Xoşnaw’ın yaktığı çıranın aydınlığı etrafında toplandığımız için çok mutluyuz. Rûdaw ilk kurulduğunda eski Sovyet cumhuriyetlerindeki Kürtleri konu alan 16 belgesel için bir slogan belirledik: “Nerede olursa olsun Kürtleri bulacağız.” Bu da sözümüzün bir parçası.
Hepiniz bir kez daha hoş geldiniz.
NOT: Bu yazı, Rûdaw Medya Grubu Genel Müdürü Ako Muhammed’in “Cape Town Semalarında Kürdistan’ın Yıldızı” adıyla Molla Ebubekir Efendi’yi anlatan belgeselin tanıtımı için Erbil’de düzenlenen törende yaptığı konuşmadan derlendi.