İtibar
Bizi sevgisizlik öldürecek; her birimizi bir yerlere savuracak. Farklı ayrılık kayıklarına bineceğiz, ayrı göklere bakacağız, ayrı türküler yakacağız. Aramıza putlar, heykeller, ideolojiler, liderler, adamlar, statüler, sınırlar, faili meçhuller, kararma geceler, asitli suskunluklar, asetonlu yalnızlıklar, zehirli sarmaşıklar girecek.
Birbirimizi tanımaktan çok uzağız; yakınlaşmak için bir sebep kalmadı. Sen orada bir başına öleceksin, ben burada tek başıma hayatıma veda edeceğim. İki yakamız bir araya gelmeyecek; içimizdeki merhamet ağacını kuruttuk. Önyargılı topraklara ektik umut tohumlarını, yarınları yeşertecek fidanları. Biz kendimiz yaptık. Arada hep bir türlü doymak bilmeyen hırslarımız, üstü açılmamış korkularımız, kibir dağının zirvesine kurulmuş egolarımız vardı.
Bizi insansızlık öldürecek. Bir işe giriştiğimizde önce insanlığımızdan taviz verdik, onurumuzu ayaklar altına aldık, değerlerimize yüz çevdik. Önemli olan günü kurtarmaktır, itibar sahibi olmaktır. İtibar ile hatır-gönül arasında kaldığımızda hep itibarı tercih ettik. Dışarıda yükseldikçe içeride küçüldüğümüzü fark etmedik. Toplumun gözünde büyüdükçe kendimize olan özsaygımızı yitirdiğimizi görmek istemedik. Bunun için hep kocaman ve şaşaalı putları tercih ettik. Böyle putlara taptığımızda itibarımız artacaktı. Sonra tövbe edecektik. Ne de olsa tövbe kapısı her zaman açıktı. Tanrı büyüktü ve O bizi affederdi. Affetmek Ona düşerdi, itibar için putlara tapmak bize yakışırdı. İtibar her şeyden önce geliyordu.
Yanımızda hiç heykel eksik etmemeliydik. Yanımızda çeşit çeşit heykeller olmalıydı, hangisinin ne zaman, nerede lazım olacağını kestirmek güçtü; tedbirli olmak lazımdı. Heykelperestler karşısında küçük düşmemek, rezil olmamak ve itibardan tasarruf etmemek için her amaca matuf heykelciklerimizi yanımızda taşımalıydık. Heykelcilik sanatı önemliydi. Her insan içindeki sanatkarı ortaya çıkarmalıydı. İçimizdeki sanatçı dışımızdaki itibarımıza hizmet etmeliydi. Arada sırada içimizdeki sanatçıyı feda edebilirdik, pis işlerimiz için kullanabilirdik. Sonra onu aklayıp paklayıp işinin başına gönderirdik. Ah bu sanat düşmanları! Tanrı bizi onların şerrinden korusun.
İdeolojiler gelip geçicidir ama itibarımız kalıcıdır. İnsan ideolojiler için değil itibarı için çalışmalı. İdeolojiler itibarımız için birer araçtır. İdeolojileri iyi tanımak gerek. Hangi devirde hangi ideoloji itibarımıza hizmet eder? Bunu iyi bilmek gerekir. Kibar ortamlarda liberal ideolojiler, avam kesiminde populist ideolojiler tercih edilmelidir; bunları yeri asla karıştırılmamalıdır. İdeolojiler itibarımızı yükselten basamaklardır. Akıllı kişiler ne zaman, hangi basama basacağını bilir. Bazen bazı kendini bilmezler sana musallat olurlar. Onlarla ne yapacağımı bilemezsin. O kendini bilmezler için itibarından feragat edecek değilsin ya! Hemen onları tanımamazlıktan geleceksin, olay yerinden uzaklaşacaksın, yoluma devam edeceksin.
İtibarını koruma altına almak ve geleceğini garantilemek ve çıkarlarını sigorta etmek için doğru lidere biat etmek çok önemlidir. İki çeşit lider vardır: Çaplı ve çapsız lider. Çaplı lider bir ‘vizyon’ sahibidir, nerede, ne yapacağını bilir; hem kendi kazanır hem de yandaşlarına kazandırır. Çapsız lider öğrenilmiş bir çaresizlik içinde küçük bir gölette yüzmeye mahkumdur. Ona kimse içinde yüzdüğü suyun küçük bir gölet olduğunu anlatamaz. “Ben denizde yüzüyorum. Benden daha iyi mi bileceksiniz!” der de başka bir şey demez, dedirtmez. Çok sıkışınca “Su sudur, neden illa ki gölet ya da deniz diye suyu ayırıyorsunuz ki!” der ve çıkışır yüzünüze, bozup atar hiç acımadan, hiç utanmadan. Son kertede yine de onu uyarma gereği mi duydunuz. Senden şüphe etmeye başlar, seni başkalarına çalışmak suçlar, bir an önce senden kurtulmaya bakar. Çapsız liderin küçük göletinde boğulmamak, var olan itibarını kaybetmemek için vakit kaybetmeden ondan uzaklaşacaksın. Onu uzaktan gözetleyeceksin ki gelip başına bela olmasın. Hep çaplı liderlere oynayacaksın, ona çalışan tezgahlarda yerini alacaksın. Bir çaplı liderin devri bitti mi, usta manevrelarla yeni çaplı lidere dümen kırmasını bileceksin.
Adamını iyi seçeceksin, her devrin adamı olmak için. Kimsenin gözünün yaşına bakmayacaksın. Unutma: İtibarın, harcadığın adamlar kadardır. Bozuk para harcar gibi adam harcayacaksın. İtibarına suikast yapanlara hiç acımayacaksın. Bütün büyük adamlar başkalarını harcayarak yükselmişlerdir. Gerekirse bir pulluk itibarın için binlerce adamı harcayacaksın. Bunu yapmadan itibar sahibi olamazsın. İtibar sahibi olmak, fabrika sahibi olmaya, başkalarını harcamak fabrikada işçi çalıştırmaya benzer. Bunu hiç unutma.
Statünü yükseltmek için hemen bir kitap yazdırtmaya bak. Biraz paraya kıyacaksın, çünkü ‘akademik titr’ sahibi olacaksın, bu da az-buz bir şey değil hani. İtibarının tescillenmesi yazdıracağın akademik kitaplara bağlıdır. Mümkünse yazdıracağın kitapların dili çok ağır ve anlaşılmaz olsun. Kitaplarını “anlamıyoruz!” diye eleştirenlere cevabın hazır olsun: Ben gelecek nesiller için yazıyorum. Bu çağda yazdıklarımı anlayacak kimse yok. Kapasiteniz yetmez beni anlamaya. Ben bilimin yeni yüzüyüm. Bunun için de iyi yardakçı, çok şakşakçı bulman lazım.
İtibarının zedelenmesini istemiyorsan sınırları bileceksin. Sınırları bilemezsen birilerini sinirlendirebilirsin, bu da itibarının tehlikeye girmesi demektir. Yalakalık yapman gereken yerde gözü gönlü tokmuş gibi davranamazsın, kodaman adamların yanında kimseye muhtaç değilmiş gibi duramazsın. Duruş ve izlenin çok önemlidir. Sınırları tayin eden, nasıl bir duruş sergilediğin ve nasıl bir izlenim verdiğindir. Dikkat edeceksin nerede durduğuna, nasıl bir izlenim verdiğine. Sakın yanlış yerde, yanlış kişilerin yanında durma, yanlış kişilere yanlış izlenim verme. Sınırlarını bilirsen duruşun ve izlenimin doğru ve yerinde olur. Sınırlarını bilirsen kime, nasıl yaklaşacağını bilirsin. Sınırlarını bilirsen itibarın sağlam olur.
İtibar tutkun her şeyi bitirdi. Sevgiyi itibarına feda ettiğin gün her şeyin sonu oldu. Aramıza adressiz cinayetler, selamsız sabahsız geceler, çıldırtıcı sükunetler, ölümcül yalnızlıklar ve iğdiş edilmiş ilişkiler vs. girdi.
08/08/2023
Esslingen, Baden-Württemberg
(Yazılar, yazarların görüşlerini yansıtmaktadır. Rûdaw Medya Grubu'nun kurumsal bakış açısıyla örtüşebilir ya da örtüşmeyebilir.)