Bitmeyen savaş

 

Bush’un 11 Eylül saldırısından sonra açtığı savaş günümüzde de sürüyor.

 

Barack Obama 11 Eylül saldırılarından sonra dünyada birlikte yaşam için “yeni bir sayfa” açılması adına, Arap dünyasına ilk ziyaretini 4 Haziran 2009’da Mısır’da El-Ezher Üniversitesi’ne yaptı. Obama, “Ne ABD’nin, ne de Batı Medeniyeti’nin, İslam ülkeleriyle savaşmak istemediği” mesajını vermeye çalıştı.

 

Başkan Obama, 3  kutsal kitaptan birer alıntı yaparak, başta İslam ülkeleri olmak üzere tüm dünyaya barış ve kardeşlik çağrısında bulunması gerekiyordu.

 

Obama, ABD’nin ilk siyahi başkanı olmakla, Martin Luther King’in rüyasını sadece ABD sokaklarında değil, tüm dünyada gerçeğe dönüştürürken, barış mesajı vermesi oldukça büyük önem taşıyordu.

 

Obama ve Batı’nın “Yeni Bir Dünya”açıklamasıyla, İslam dünyasını gözardı etmek istemediği mesajını da vermesinin ardından “Arap Baharı” başgösterdi.

 

Arap Baharı’yla radikal İslam zayıflatılacak, özgürlüklerin yolu açılacak, terör tarihin karanlık sayfalarına gömülecekti.

 

7 Ocak 2015’te de Fransız mizah dergisi Charlie Hebdo'nun Paris'teki merkezine yapılan terör saldırısı sonrası Obama ve Fransa Başkanı François Holland yaptıkları açıklamalarla, İslam ve Arap dünyasına şu mesajları verdiler:

 

“Batı İslam karşıtı değil. Radikal İslam’ın ve terörün ilk kurbanları Müslümanlardır. İslam ve demokrasi birbirlerine zıt değerlendirilemez.”  

 

İslam ülkelerinin de, savaşı Batı’nın omuzlarına yüklemeyerek, radikal İslam’a ve terörizmle mücadelede açık bir duruşa sahip oldukları mesajını vermeleri gerekiyordu.

 

İslam dünyasının bu sessizliği tahlil edilmelidir.

 

Kısacası nasıl ki Batı dünyası sürekli İslam’ın “terör”kelimesiyle eşdeğer olmadığını vurgulayarak yineliyor ise, İslam dünyası da üzerine düşen sorumluluğu yerine getirerek, gerçek İslam’ı tüm dünyaya anlatmalıydı, anlatmalı..

 

İslam dünyası ancak; özgür, korkusuz, kaygısız, hür bir iradeyle barış ve kardeşlik mesajı vererek dünyanın ortak yaşama kültürünü yaşayabilir.

 

Dünya, İslam’ın kendisiyle yüzleşerek, tüm radikal düşünce ve gruplardan arındırılmasını, bu uğurda açık bir mücadele verilmesini bekliyor. Çünkü bu savaş sadece Batı’nın değil, İslam’ın kendi savaşıdır.

 

İslami terör örgütlerini sonlandırabileceğini bilen Batı, yeni radikal örgütlerin türeyeceğinin de farkında ve tarihin bir şekilde tekerrür etmemesi için artık İslam dünyasının harekete geçmesi gerektiğinin bilincine ulaştı.

 

Şüphesiz,İslam’ın kendi özünde yapacağı savaş birçok değişimi de beraberinde getirecektir.

 

Böylelikle savaş da sona erecektir.

 

 

(Yazılar, yazarların görüşlerini yansıtmaktadır. Rûdaw Medya Grubu'nun kurumsal bakış açısıyla örtüşebilir ya da örtüşmeyebilir.)