İstanbul (Rûdaw) – Türkiye’deki hayat pahalılığı, halkın zaruri ihtiyaçlarını dahi karşılamasının önüne geçiyor.
Türk-İş, 4 kişilik bir ailenin açlık sınırının şubat ayında 9 bin 425 TL olarak belirledi. Türkiye’de aylık asgari ücret ise 8 bin 506 TL. Yani asgari ücret, açlık sınırının da altında.
Türk-İş, 4 kişilik bir ailenin yoksulluk sınırını ise 30 bin 700 TL olarak belirlemişti.
Emekli olmasına rağmen geçimi sağlamak için çalışmak durumunda kalan Kemal Karataş ve emekli eşi Libas Karataş ev gereksinimlerini almak için görece ucuz olan Esenler Kadın Emeği Pazarı’na gitti fakat emekli çift, burada da ihtiyaçlarının sadece yarısını alabildi.
Rûdaw’a konuşan Kemal Karataş, “Ekonomik durum son 2 yılda çok bozuldu. 2 yıl önce 100 liraya aldığımız şeyler bugün 300-400 lira olmuş” dedi.
İhtiyaçlarını alamadıklarını belirten Libas Karataş da “Şu anda 1 kilo hurma alıp soframıza koyamıyoruz. 2 kilo eti 385 liraya, 1 kilo zeytini 150 liraya, 1 kilo peyniri de 150 liraya aldık” şeklinde konuştu.
Emekli Hacı Hıdır da gıda ürünlerinin pahalılığına dikkat çekerek “Şu anda soğanın kilosu 20 lira. Et, 250-300 lira. Vicdan bir tarafa bırakılmış” ifadelerini kullandı.
Hayat pahalılığından sadece müşteriler değil, esnaf da oldukça muzdarip. Esnaf, masrafların artması sebebiyle fiyatları mecburi olarak artırdıklarına dikkat çekiyor.
Alım gücünün düştüğünü vurgulayan kasap Mehmed, “Geçen sene 2-3 kilo et alan müşteri, bu sene sadece 1 kilo alabiliyor. Alım gücü çok düştü” ifadelerini kullandı.
Karacadağ’dan gelen kengerin kilosunun 45 lira olduğunu söyleyen Ali Özay, “Pahalı olduğu için kengerin satışı geçen seneye oranda yüzde 80 azaldı” şeklinde konuştu.
Esnaf Hafız Muhammed ise eski ve yeni fiyatları karşılaştırarak “Beyaz peynirin kilosu 100 liradan 200 liraya çıktı, zeytinin kilosu 50 liradan 150 liraya çıktı. Önceden 1 kilo peynir alan müşteri, şu anda 100 gram alıyor” dedi.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın