Mithat Sancar: İçişleri Bakanı bu saldırıların siyasi sorumlusudur
İstanbul (Rûdaw) - HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, bugün HDP Bahçelievler ilçe binasına düzenlenen ve bir kişinin bıçaklandığı saldırıya ilişkin, “Her gün televizyonlarda bizi hedef gösteren iktidar temsilcileri, en başta İçişleri Bakanı bu saldırıların siyasi sorumlusudur” dedi.
HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, akşam saatlerinde ilçe binasını ziyaret etti. İlçe binası önünde toplanan partililere seslenen Sancar, saldırının Roboski Katliamı’nın yıldönümünde ve İzmir’de Deniz Poyraz’ın HDP binasında katledilmesi ilgili yarın başlayacak olan dava duruşmasına bir gün kala düzenlenmesine dikkati çekti.
Mithat Sancar, “Saldırıları hazırlayan zemin nefret politikalarıdır, hedef gösterme politikaları ve korkularıdır. HDP’den korkuyorlar. Her gün yeni bir söylemlerle hedef göstermeye devam ediyorlar. Bu politikaları da boşa çıkaracağız, bundan şüpheniz olmasın. Her gün televizyonlarda bizi hedef gösteren iktidar temsilcileri, en başta İçişleri Bakanı bu saldırıların siyasi sorumlusudur ve bunun da hesabını mutlaka verecektir. İktidar da verecektir” diye konuştu.
Sancar, “Öldürme kastı ile bir saldırı gerçekleşti. Bu saldırıların amacını biliyoruz. HDP’yi yıldırmak içindir, siyasetin dışına itmek için yapılan saldırılardır. Kumpas davalarının, yargı oyunlarının kanlı yöntemlerle sürdürülme planıdır. Kaos planlarından medet umanlar, HDP’nin kararlı yürüyüşünden, demokrasi, adalet ve barış yürüyüşünden rahatsız olanlar bizi durdurmak için ellerinden gelenleri yapıyor. Ama görüyorsunuz, dimdik ayaktayız. Mücadelemiz devam ediyor. Yürüyüşümüz büyüyerek sürüyor” dedi.
Başkan Sancar şöyle devam etti:
“Bir daha böyle bir saldırıyı önlemenin yolu nereden geçiyor bunu biliyoruz. Kararlı mücadeleden ve büyüyen dayanışmadan geçiyor. Daha da güçlü bir dayanışma ile bütün demokrasi güçlerini bir araya getirerek, ırkçı politikalara, nefret söylemine ve bizleri demokrasi güçlerini bizleri hedef gösteren, sindirmek için her türlü çabayı harcayan bu iktidara karşı ortak mücadeleyi büyüterek mutlaka bu iktidarı durduracağız. Bu zihniyeti mutlaka yeneceğiz, bundan kimsenin şüphesi olmasın.
“Bunun temelinde gitme, kaybetme korkusu yatıyor”
Bu iktidar daha geçtiğimiz günlerde Umut Kitapevi davasının cezasızlıkla sonuçlanmasını sağlamıştır. Bu iktidar JİTEM davalarında cezasızlığın sağlanmasını sağlamıştır. Ayrıca yeni katliam planları yapanların yararlanabileceği her türlü siyasi zemini yürütmektedir. Bunun temelinde gitme, kaybetme korkusu yatıyor. Kaybedeceğini gördükçe korkusu artıyor. İktidara kaybettirecek asıl gücün HDP ve HDP ile birlikte hareket ettiği geniş demokrasi ittifakı olduğunu da biliyor. Bu iktidar kaybetme korkusu ile her türlü kaos planına zemin hazırlayacak oyunlara da girişecektir. Bunu da biliyoruz. Deniz Poyraz yoldaşımız katlettiğinde bunu söylemiştik. O zaman ortaya konan dayanışma bu planların durmasını sağlamıştı. Şimdi yeni bir denemeye girişmeye çalışıyorlar.
“HDP’nin büyük barışı mücadelesine engel olmayacaktır”
Hiçbir provokasyon ve kaos planı HDP’nin demokratik siyasetteki ısrarını bozamayacaktır. HDP’nin demokrasi ittifakını en geniş şekilde oluşturma çabalarını engelleyemeyecektir. HDP’nin bu ülkeye her kesimi kapsayan adil büyük barışı mücadelesine engel olmayacaktır. Bunu bir kez daha bu çirkin ve kirli saldırı dolayısıyla bütün halkımıza haykırmak istiyoruz. En ufak bir karamsarlığın ve korkuya, kaygıya, umutsuzluğa asla yer yoktur. Korku asıl iktidarı sarmıştır, korku bizim semtimize uğramaz. Biz cesaretle mücadelemize, umut için çabamızı halkımızın geleceği için bu ülkede barış demokrasi ve adalet için yürüyüşümüzü sürdüreceğiz. Sözümüzdür, yarın da Deniz Poyraz davasının ilk duruşması yapılacaktır. Orada da hep birlikte en geniş dayanışmayı, en geniş katılımı göreceğiz. İşte bu kirli oyunları bu planları durduracak asıl büyük güç bu dayanışmadır. Demokrasi güçlerinin bütün çevrelerle birlikte bu dayanışmayı ve ortak mücadeleyi büyütmesidir. Bunu da yapacağız, sözümüz olsun. Tekrar hepimize geçmiş olsun. Yolumuz açık olsun.”