Erdoğan’dan ABD’ye Netanyahu eleştirisi

4 saat önce
Etiketler İsrail ABD Benjamin Netanyahu Recep Tayyip Erdoğan
A+ A-

Haber Merkezi – Erdoğan, "Lafa gelince tüm dünyaya demokrasi ve insan hakları dersi verenler çağımızın Hitler'lerini baş tacı ederken zerre miskal utanmıyor. 40 bin insanın katilini kahraman gibi ağırlanırken yüzleri kızarmıyor" dedi.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul’da Atatürk Kültür Merkezinde Yüksek Teknoloji Teşvik Programı Tanıtım Toplantısı'nda konuştu.

Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar:

“Sermaye düşmanlığı, yatırım karşıtlığı yapanlara da asla fırsat vermeyiz. Bugünkü toplantımız işte bu irademizin, işte bu samimiyetimizin, ileri teknolojiye atfettiğimiz önemin yeni bir sembolüdür. Yüksek teknoloji yatırımlarında küresel bir cazibe merkezi haline gelmesine öncülük edecek programımızın hayırlı olmasını diliyorum.

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızı, sayın Bakan ve ekibini, programın hazırlanmasına destek olan herkesi tek tek kutluyor, ülkemiz, milletimiz ve İslam dünyamız adına kendilerine şükranlarımı ifade ediyorum. Özellikle dünyamızın içinden geçtiği büyük dönüşüm sürecinde geleceği öngörerek atılan bu adımlar Türkiye'nin hedefleri açısından çok önemlidir. Birazdan detaylarını paylaşacağımız programın doğru zamanda yapılmış fevkalade stratejik bir hamle olduğuna inanıyorum.

"Mevcut küresel sistem artık miadını doldurmaya başlamıştır"

Burada şu gerçeği öncelikle vurgulamak isterim. İkinci Dünya Savaşı'nın galiplerinin ekonomik, siyasi, askeri ve diplomatik çıkarlarını korumak amacıyla kurulan mevcut küresel sistem artık miadını doldurmaya başlamıştır.

Sistemin sorunlara çözüm üreteme kabiliyetini yitirdiğinin işaretlerini uzun zamandır zaten görmekteyiz. Sadece yakın geçmişte yaşanan krizlere bakmak bile sistemin iflas bayrağını çoktan çektiğini göstermeye yeterlidir.

"İnsanları katledenleri Temsilciler Meclisi alkışlıyor"

Mesela Suriye'deki ihtilaf tam 13 yıldır sürüyor. Ukrayna'daki savaş iki buçuk yıldır aralıksız devam ediyor. Yemen henüz istikrara kavuşamadan maalesef Sudan karıştı. Gazze'de 16 bini masum çocuk 40 bin sivil hayattan koptu. Soykırımın önüne yaklaşık 10 aydır geçilemedi.

İşte herhalde Amerika'nın Kongresi'nde soykırımcı bir katilin nasıl alkışlandığını tüm dünya izledi. Gördük… Kim alkışlanır? İnsanlığa hizmeti olan alkışlanır. 40 bine yakın çocuk, kadın, yaşlı, bu insanları katledenleri düşünün, Temsilciler Meclisi alkışlıyor. Öbür taraftan Temsilciler Meclisi'nin dışında da onlara karşı tam aksi bir tavır ortaya konuluyor.

"Bir akıl ve vicdan tutulmasıyla karşı karşıyayız"

Bu dünyanın nereye gittiğini gösteriyor. 7 Ekim'den beri insanlar sinema filmi izler gibi çocukların, kadınların, daha kuvözdeki bebeklerin öldürülmesini uzaktan seyrediyor. Bunların katili olan bir Netanyahu Amerika'da alkışlanıyor. Bu nasıl bir iştir? Bunu anlamak mümkün mü? Hani demokrasi? Hani özgürlük? Hani insan hakları? Hani İnsan Hakları Beyannamesi'ndeki o alt alta yazılmış maddeler? Hepsi bir tarafta orada bir alkış cümbüşüdür gidiyor.

 

Bırakın katliamı durdurmayı, elinde 150 bin Gazzelinin kanı olan bir kasabı Kongresi'nde ağırlayan, bu caniye kürsü veren, bununla yetinmeyip hezeyanlarla dolu konuşmasını büyük bir şevkle 57 kez ayakta alkışlayan bir akıl ve vicdan tutulmasıyla karşı karşıyayız.

Lafa gelince tüm dünyaya demokrasi ve insan hakları dersi verenler çağımızın Hitler'lerini baş tacı ederken zerre miskal utanmıyor. 40 bin insanın katilini kahraman gibi ağırlanırken yüzleri kızarmıyor. Adalet yok, hukuk yok, kural yok, merhamet, şefkat, vicdan yok. Barış için sorumluluk almak yok. İnsanlığın umudunu artıracak hiçbir çaba yok.

"Bir cinnet haline hep birlikte şahitlik ediyoruz"

Zalimin zulmünden dolayı adeta itibar gördüğü mazlumun hakkının yok sayıldığı bir cinnet haline hep birlikte şahitlik ediyoruz. Kıymetli dostlar, tüm bunlar bize şunu gösteriyor. Küresel sistemin kökten sarsıldığı bu kaostan ancak güçlü durabilen, ayakta kalabilen, var olanın üstüne koyabilen, kendi göbeğini kendi kesebilen ülkeler başarıyla çıkma şansına sahiptir.

"Şartlar ne olursa olsun hedeflerimizden asla ve asla kopmadık"

Türkiye olarak insanlığın gündeminde yer alan meselelere bu zaviyeden bakıyoruz. Onun için tam bağımsız Türkiye hedefi ile Türkiye yüzyılını inşa etmek için her alanda yoğun bir çabanın içindeyiz. Yatırım, üretim, istihdam, icat ve ihracat bütün bunlarla birlikte kalkınma yolculuğumuzu hız kesmeden sürdürüyoruz. Ne etrafımızda yaşanan çatışmalar ne de 6 Şubat depremlerinin 104 milyar doları bulan faturası bizi yolumuzdan alıkoymadı.

Elbette sarsıldık, elbette sıkıntılar, zorluklar yaşadık. Elbette fedakarlıklarda bulunmak zorunda kaldık. Ama şartlar ne olursa olsun hedeflerimizden asla ve asla kopmadık, kopmuyoruz. Küresel ekonomik fırtınadan ülkemizin en az şekilde etkilenmesi için ne gerekiyorsa yapıyoruz. Türk ekonomisi ile ilgili son dönemde açıklanan veriler hamdolsun doğru yolda olduğumuzu gösteriyor. Sadece kendi iş çevrelerimizin değil yurt dışındaki piyasa aktörlerinin de Türkiye'ye ve Türk ekonomisine güveni yükseliyor. İnşallah çok daha iyi olacak.

"Türkiye yeni dönemin forveti olacak"

İş dünyamız şunu çok iyi bilsin, inşallah bu sürecin sonunda ekonomimiz farklı bir lige yükselecek. Gelişmiş ülkeler dahil tüm dünyayı menfi etkileyen sis bulutu dağıldığında Türkiye yeni dönemin forveti olacak.

Kıymetli dostlar, bugün tanıtımını yapmak üzere bir araya geldiğimiz HIT-30 programı işte bu yolculuğumuzda önemli bir kilometre taşı görevi üstlenecek. Yüksek teknolojili yatırımlar için davet ve destek programı ile teknoloji geliştirme ve yüksek katma değerli üretim kapasitemizi en üst seviyeye taşıyacak bir süreci başlatıyoruz. HIT-30 ile yüksek teknolojili ve yüksek katma değerli yeni yatırımlar için Türkiye'nin avantajlarını pekiştirirken, ülkemizin 2030 yılına kadar yüksek teknoloji odağı olması haline gelmesini amaçlıyoruz.

Yorumlar

Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın

Yorum yazın

Gerekli
Gerekli