HAK-PAR Genel Başkanı Kaplan: Oylarımız çalındı

Erbil (Rûdaw) – HAK-PAR Genel Başkanı Düzgün Kaplan, “Oylarımız çalındı” dedi. Kaplan yerel seçimlerde Kürdistani ittifakta ısrarlı olacakları mesajı verdi.

Hak ve  Özgürlükler Partisi (HAK-PAR) Genel Başkanı Düzgün Kaplan Rûdaw TV’de Sima Abkhezr’ın sunduğu bültene bağlanarak seçim sonuçları ve HAK-PAR’ın aldığı oyları değerlendirdi.

HAK-PAR 14 Mayıs’ta gerçekleşen 28. Dönem Milletvekili Seçimlerinde 42 bin oy aldı. Önceki seçimlere oranla büyük bir oy kaybına uğrayan HAK-PAR’ın  seçime katılma amacı ve partilerinin oy oranındaki düşüşe ilişkin Düzgün Kaplan şunları söyledi:

“Oylarımız çalındı”

“Kongre sonrası Kürtler alternatifsiz kalmasın diye seçimlere katılmayı kararlaştırdık. Ulusal hatta bir alternatifin gelişmesini, halka umut olmasını amaçladık. Bu kararımız olumlu yankı buldu, birçok yazar ve aydın 500 bin ile 1 milyon arası oy alabileceğimizi öngördü. Eğer doğru bir çalışma yapılırsa umut yaratabileceğimizi bize gösterdi. Resmi açıklamaya göre; oyumuz 42 bin 500 olarak görünüyor. İnanın oyumuz bunun çok çok üzerinde. Ben 200 binin üzerinde oy aldığımıza inanıyorum. Türkiye’de sandıkların korunması çok zor. Bu seçim demokratik bir seçim değildi. Oylarımızın  çalındığına inanıyorum.  100 binin üzerinde sandık var ve her sandığa partinizin görevli göndermesi demek 200 bin insana ihtiyaç duymanız demektir. MHP, hiçbir ankette yüzde 5 ile 6’yı aşmazken, seçim sonuçlarına göre yüzde 10 oy aldı.  Bu oy onların kendi oyları değildir.”

Bu seçimde Kürtlerde iyi bir umut yarattıklarına inandığını dile getiren Kaplan, “Kürdistan’da 40 yıldır bir savaş var. Kürt ve Türk siyasetinde büyük bir dejenerasyon yaşanmakta. Siyasetin dili, ahlakı alt-üst olmuş durumda. Kürdistan’da da durum aynı. Manipülasyon çok fazla. 5 yılda bir gerçekleşen seçimler için aktif bir siyaset yürütmek gerekiyor” ifadelerini kullandı.

2015’te aldıkları oyları kaybetmediklerini ancak oylarının çalındığını yineleyen Kaplan, oylarının artmamasına ilişkin ise “Otuz yıldır siyasetin içerisinde yer alan bir parti başkanı olarak diyorum ki; biz 2015’te seçime girdik, ancak her yıl seçime girmedik. 10 yılda bir seçime giren bir partinin halkta umut yaratması beklenemez. Gittiğimiz her yerde halk bize ‘Sadece seçimlerde kapımıza gelmeyin. Her zaman yanımızda olun istiyoruz’ dedi. Bu seçilmelerde aldığımız mesaj; HAK-PAR’ın aktif siyaset yürütmesi ve sokaklara inmesi gerektiğidir. Eğer bunu iyi bir programla hayata geçirebilirsek,  bu tüm Kürdistani partiler için de iyi bir örnek teşkil eder. HAK-PAR gibi yasal ve sokakta siyaset yürüten bir patiye ihtiyaç var. Bunun için de uzun süreli bir çalışmak yürütmek gerekiyor” şeklinde değerlendirdi.

“Bizim için belediye seçimleri daha önemli”

Seçim kampanyası yürüttükleri zaman içerisinde herhangi bir sorunla karşılaşmadıklarını belirten Düzgün Kaplan sadece bir iki kez partilerinin bildirilerinin dağıltılmasında bazı engellemelerin olduğunu belirtti. Kaplan, “Bu seçimde önemli deneyimler elde ettik. Halk bize şunu söyledi: ‘Daha önce neredeydiniz?’ Yani halk da bizi istiyor. Ancak seçim ortamında o kadar çok manipülasyon oluyor ki, ‘Erdoğan mı, Kılıçdaroğlu mu. Millet mi, Cumhur ittifakı mı?’. Tvlerde, gazetelerde yoğun şekilde bunun üzerinden manipülasyonlar yapılıyor. Bizim yükümüz ağır ancak, umudumuz büyük. İyi bir çalışma yütürsek, gelecekte daha yüksek oy alırız. Önümüzde belediye seçimleri var. Daha önce de birçok açıklamamda dediğim gibi bizim için belediye seçimleri daha önemli. Eğer belediye seçimlerinde Kürdistani partiler bir ittifak oluşturabilirsek, Kürdistan’da bir ilçe veya ilin belediyesini kazanırsak, iktidara giden yolda bize önemli bir kapı açılmış olacaktır” dedi.

“Kürdistani ittifak oluşmazsa Kürt karşıtı siyaset devam eder”

Bir sonraki milletvekili seçimlerinde nasıl bir strateji izleyeceklerine ve herhangi bir ittifakta yer alıp almayacaklarına ilişkin gelen soruya HAK-PAR Genel Başkanı Kaplan, “Siyaset siyah-beyaz değildir. Şu anki seçim sürecinde her iki taraf da Kürtlere karşıtlık üzerinden bir siyaset yürüttü. Eğer herhangi bir ittifak Kürtlerin yararına bir siyaset yürüttürse elbette o ittifakı destekleriz. Ancak mevcut ittifaklar Kürt karşıtı, faşist ve şovenist bir siyaseti esas almaktadırlar. Önümüzdeki dönemde kendine Kürdistani çizgiyim diyen partilerin kendi arasında bir ittifakı oluşturması önemli. Kürt ittifakı gerçekleşmez yani hayır cephesi güçlenmez ise, Kürtlere karşı olan bu siyaset devam edecektir” şeklinde yanıtladı.

Düzgün Kaplan, genel seçimlerde başaramadıkları Kürdistan milli ittifakını, belediye seçimlerinde gerçekleştirmeyi hedeflediklerini sözlerine ekledi.  Kaplan, “HAK-PAR olarak bizim siyasetten yoğunlaşacağımız alan bu birliği sağlamak olacaktır” dedi.

Cumhurbaşkanlığı seçiminin birinci turunda boykot kararı alan HAK-PAR’ın ikinci turda nasıl bir tavır içerisinde olacağına ilişkin ise Kaplan şunları söyledi:

“Önceki tavrımız değişmedi. Siyaset öngörü ister. Bu konuda söylediklerimiz çıktı. Kürtlerin yüzde 20 oranında oyu vardı. Yeşil Sol Partisi ve etrafındaki partiler isteselerdi, iyi bir denge oluşturabilirlerdi. Ancak, yürüttükleri siyaset nedeniyle Kürtlerin oyu boşa gitmiştir. Biz de diyoruz ki, ne iktidar ne muhalefet, hiçbirine oy vermeyeceğiz.”