Erdoğan: Senin her yerin hesap uzmanı olsa ne yazar?
Haber Merkezi – Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Millet İttifakı’nın 14 Mayıs’ta yapılan milletvekili seçiminde çıkardığı yaklaşık 40 milletvekilinin küçük partilere gitmesi hakkında Kılıçdaroğlu’nu eleştirerek, "Toplamı 1 puan eden malum partiler, ondan yaklaşık 40 tane vekil aldılar. Bu nasıl hesap uzmanıymış? 300 milyar dolar getirecekmiş Londra'dan. Ya senin her yerin hesap uzmanı olsa ne yazar? Yanındakiler hesap uzmanı olsa ne yazar? Sen ne hesap biliyorsun, ne kitabın var!" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankara Keçiören'de "STK ve Muhtarlar Buluşması" programında konuştu.
Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu'nu hedef alan Erdoğan, "Bay bay Kemal, senin o teröristlerden ne farkın var? Onlar sana destek veriyorlar, sen kalkıp da 'sizin desteğinize ihtiyacım yok' diyemiyorsun!" diye konuştu.
Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşması özetle şöyle:
"Yüzde 53'ü aşan oy oranı ile Meclis'te bay bay Kemal'in hesaplarını alt üst ettiniz. Parlamentoda 323 ile çoğunluğu Cumhur İttifakı'na vermesi güvenin göstergesi ve irade beyanı.
Bu ne demektir? Yasama organı olarak Cumhur İttifakı'nda biz varız. Ve milletimiz güçlendirmiş parlamenter laflarını ayaklarının altına altı. Cumhur ittifakı ile yola devam dedi. Eski Türkiye günlerine geri dönme tekliflerini reddetti. Koltuk paylaşımı yapıyorlar. Toplamı 1 puan eden malum partiler, ondan yaklaşık 40 tane vekil aldılar. 1 puanlar. Bu ne iştir. Bu nasıl hesap uzmanı imiş. Bununla CHP ayakta kalabilir mi? Pazar günü Erdoğan evladınıza sahip çıktığınız anda 323 vekilleri ile, parlamento oyları ile inşallah önümüz açık. 21 yılı farklı bir şekilde devam ettireceğiz, Türkiye'nin geleceğini kuracağız. Türkiye Yüzyılı'nı sizlerle kuracağız. İktidara giden yolu Kandil'de ve Pensilvanya'da arayanlara milletimiz kırmızı kart göstermiştir. Bunlar talimatı Kandil'in sokaktaki eşyalarından teröristlerden alıyor. Biz Allah'tan alıyoruz.
Milletimiz; ekonomisini Londra'daki tefecilere, IMF komiserlerine teslim etmek isteyenlere hadi oradan demiştir. Ne diyor bay bay Kemal, 300 milyar dolar getirecekmiş Londra'dan. Ya senin her yerin hesap uzmanı olsa ne yazar? Yanındakiler hesap uzmanı olsa ne yazar? Sen ne hesap biliyorsun, ne kitabın var!
“Pazar günü sandığa gitmelerini tavsiye edin gençler”
Meclis'te oluşan tabloyu güçlendirerek 28 Mayıs'a taşımamız gerekiyor. Parlamento için gösterdiğiniz iradeyi ikinci turda da sergilememiz lazım.
Yasama ile yürütmenin uyum içinde çalışması, hizmetlerde aksaklık yaşanmaması için çok önemli.
Türkiye, eskiden devlet organları arasındaki çatışmadan çok çekti. Başbakanın önüne fırlatılan anayasa kitapçığının ülkemize milyarlarca dolar maliyeti oldu. Anayasa kitapçığını o zamanki başbakan sayın Ecevit ve ortaklarının önüne fırlatan; Kılıçdaroğlu ile kol kola dolaşan kişiydi. Bunlar bu ülkeye çok çektirdiler. İstikrarsızlığın bedelini tüm Türkiye ödedi. Gencimiz iş bulamadı, esnafımız siftah yapamadı, tüccarımız, sanayicimiz ürün satamadı.
Bütün muhataplarınıza, arkadaşlarınıza pazar günü sandığa gitmelerini tavsiye edin gençler. Yasama, yürütme ve yargının uyum içinde çalışarak milletimize hizmet etmesini biz temin edeceğiz.
Rehavete kapılmak, zafer sarhoşluğu yok. Sandıkta Allah'ın izni ile zafere yürüyeceğiz. Pazar günü oy vermekten başka plan yok. 28 Mayıs'ta bizim rakibimiz asla CHP Genel Başkanı değildir, rehavettir, boş vermektir. Zafer sarhoşluğu zehrinin yayılmasına izin vermeyeceğiz.
“Diktatörlük iftiraları ile yol yürümek istediler”
Bütün bunlar, Türkiye'ye atılan diktatörlük iftiraları ile yol yürümek istediler. Bizimle ilgili uluslararası basında psikolojik harekatlar vardı. Muhalefetin meydan meydan tekrarladığı yalanlar vardı. Zaten bay bay Kemal'in yalandan başka sermayesi yok ki! CHP Genel Başkanı ve şürekasının körüklediği korku siyaseti var bir de... 14 Mayıs gecesi tüm bunları çöpe attık. Diktatörlük söylemlerinin safsata olduğunu gösterdik. Düşünün, diktatör 2. tura kalır mı ya? Diktatör işini birinci turda bitirir, hem de yüzde 90'larla...
Yalan, iftira ve korku siyaseti ile seçim kazanılamayacağını gösterdik. Bölücüler ve FETÖ'cülerle yol yürünmemesi gerektiğini gösterdik. Bunlarla birlikte Türkiye'nin gücünü, Türk demokrasinin ulaştığı olgunluk seviyesini, herkese gösterdik.
“28 Mayıs'ın muhalefette de bir değişime vesile olacağına inanıyorum”
Bay bay Kemal, senin o teröristlerden ne farkın var, onlar sana destek veriyorlar, sen kalkıp da sizin desteğinize ihtiyacım yok diyemiyorsun. Niye? Çünkü oradan gelen destek senin için bal kaymak. Öbürü ne diyor... Gazi Mustafa Kemal'e saldırıyor... Ardından ne diyor, it sürüleri diyor. Bu da HDP'li... Hani neredesin bay bay Kemal? En ufak bir şey söylemiyorsun? Söyleyemez! Çünkü kapalı kapılar ardında bunlarla yaptığı görüşmeler ortada. Her şey açık. Peki tüm bu rezilliklerle ilgili masadan bir itiraz duydunuz mu? Muğlak, nereye istersen oraya çekilecek bir iki cümle içinde masanın buna itiraz ettiğini gördünüz mü? İtiraz etmedikleri gibi bunlarla kana kan, intikam intikam çağrıları altında Van'da mitinig yaptılar.
28 Mayıs'ın ülkemizde muhalefette de bir değişime vesile olacağına inanıyorum. 21 yılı iktidarda olmak üzere 40 yıldır milletimizin huzurundayım. Biz kimseyi ayrıştırmadık ve kimseye karışmadık. Yasakları kaldırdık, baskılara son verdik.”