Libya tezkeresi 18 ay uzatıldı

Haber Merkezi - Libya'ya asker gönderilmesi için verilen iznin süresinin 2 Ocak 2021'den itibaren 18 ay uzatılmasına ilişkin  Cumhurbaşkanlığı tezkeresi, TBMM Genel Kurulunda kabul edildi.

Libya'ya asker gönderilmesinin 18 ay daha uzatılmasına ilişkin tezkere TBMM'de kabul edildi.

AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mehmet Mehdi Eker, "Libya'da güvenlik ve huzur ortamının sağlanması bağlamındaki iş birliğimizi geliştirmeyi hedefleyen Libya'ya asker gönderilmesine ilişkin bu tezkere, Libyalı kardeşlerimizin uzun yıllardır hasretini çektiği kalıcı barış ve istikrara kavuşması için meşru hükümetin çabalarının desteklenmesi yönünde atılmış bir adımdır” dedi.

Tezkere üzerinde İYİ Parti Grubu adına söz alan Bursa Milletvekili Ahmet Kamil Erozan, Türkiye Cumhuriyeti'nin, “siyasi hedefi meçhul bir macera filminin oyuncusu olmasına” karşı çıktıklarını belirtti.

Ortaya çıkan tablonun Türkiye'yi "değerli yalnızlık" ile "onurlu izolasyon" arasına sıkıştırdığını öne süren Erozan, “Libya'nın geleceğinde ne Ulusal Mutabakat Hükümeti var ne de Tobruk'taki Temsilciler Meclisi var. Biz, bir sene içinde başka bir Libya'yla karşı karşıya kalacağız, yani bugünkü muhataplarımızı bulamayacağız” diye konuştu.

“Beka tehditleri kendini gösteriyor”

MHP Kayseri Milletvekili İsmail Özdemir, sözde Libya Ulusal Ordusunun, dış güçlerin yoğun desteğiyle Libya'nın orta ve doğu bölgelerindeki askeri tahkimatını sürdürdüğünü belirtti.

Hafter'e bağlı sözde Libya ordusunun siyasi süreci baltalaması ve askeri yöntemlere başvurarak meşru hükümete yönelik yeniden saldırılar düzenlemesinin ihtimal dahilinde olduğunu dile getiren Özdemir, "Nitekim bu yönde sadece saha bulgusu olmayıp medyaya da yansımış olan çok sayıda haberler mevcuttur. BM dahi bu tespiti yapmaktadır. Bu kapsamda Libya'daki durumun ülkemiz dahil olmak üzere tüm bölge için risk ve tehditler barındırmayı sürdürdüğü açıktır” ifadelerini kullandı.

"İktidarın risk algısını anlamak mümkün değil"

CHP İstanbul Milletvekili Ünal Çeviköz, AK Parti iktidarının bu tezkere özelinde attığı adımların "Türkiye'nin itibar kayıplarına yeni halkalar eklediğini” kaydetti.

"Maceraperest politikalar ülkemizi adeta kurtlar sofrasına atmakta ve hukuksuz uygulamalarla karşı karşıya getirmekte. Bunun en son örneğini maalesef, bir konteyner gemimizin hukuksuzca aranmasında da gördük” diyen Çeviköz, sözlerine şunları ekledi:

“İktidarın risk algısını anlamak gerçekten mümkün değil. Ülkemiz için oluşan riskleri bertaraf etmeyip aksine, sorun yaşanmayan yerlerde sorun yaratmak gibi bir yeteneği var. Libya'yla ilgili her açıklamamızda şu uyarılarda bulunduk: 'Libya'da çatışan taraflardan birini destekleyip taraf tutmayın. Libya'nın egemenliğine ve toprak bütünlüğüne saygı gösterin, ülkenin iç işlerine karışmayın. Sorunu BM nezdinde halletmek için girişim yapın, istendiği takdirde arabulucu olun.' İktidar bu durumun tam tersini yaptı. Hani, ulusal bir dış politika izlediğinizi iddia edip muhalefeti neden yanınızda göremediğinizde yakınıyorsunuz ya, muhalefetin önerilerinin hangi birine kulak astınız ki?

 

Tezkere için 18 ay izin isteniyor. 18 ay askerlik bile yok artık, nereden çıktı bu? Üstelik bu 18 ay, 24 Aralık 2021 tarihi için kararlaştırılan Libya seçimlerinin süresini de aşıyor. Bu seçimlerden sonra iktidarı Libya'ya davet ettiği ileri sürülen Ulusal Mutabakat Hükümetinin kalıp kalmayacağı ne malum? Askerlerimizi orada bulundurmanın gerekçesi ne olacak? Hangi meşruiyete dayanılacak? Seçimlerden söz açılmışsa yoksa siz olası bir erken seçimde iktidarı kaybedeceğinizin farkındasınız da şimdiden peşin peşin izin mi istiyorsunuz?”

“Türkiye başından beri diplomatik çabaları destekledi"

AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mehmet Mehdi Eker, Türkiye'nin Libya'daki gelişmelere tarih boyunca kayıtsız kalmadığını ifade etti.

"Bizim, Libya'yla ve Libya halkıyla bir mazimiz, samimi bir gönül birliğimiz bulunmaktadır” diyen Eker, "Hal böyleyken istikrarsızlık ve karışıklığın bulunduğu Libya'nın destek taleplerini yok saymamız, Libyalılar'ı çatışmaya ve istikrarsızlığa terk etmemiz mümkün değildir” diye konuştu.

Denizden komşu olunan Libya'da güvenlik ve istikrarın sağlanmasının, ilişkileri geliştirmenin, Doğu Akdeniz'deki imkanlardan birlikte istifade edebilecek ortamın hazırlanmasının artık Türkiye için daha da önemli hale geldiğini vurgulayan Eker, “Çünkü bölgede, karşımızda yer alan aktörlerin Libya'daki varlığımızı da hedef alması, Libya'yla müştereken güçlü varlık göstermemiz gerektiğine işaret etmektedir. Libya'da güvenlik ve huzur ortamının sağlanması bağlamındaki iş birliğimizi geliştirmeyi hedefleyen bu tezkere, Libyalı kardeşlerimizin uzun yıllardır hasretini çektiği kalıcı barış ve istikrara kavuşması için meşru hükümetin çabalarının desteklenmesi yönünde atılmış bir adımdır” değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye'nin Libya'nın ve Libyalılar'ın meşru, hukuki ve demokratik taleplerine verdiği desteğin, bugün Libya'da siyasi çözüm ve siyasi uzlaşı konularında önemli mesafelerin kat edilmesine imkan sağladığını anlatan Eker, "Türkiye sayesinde sahada yakalanan denge siyasi sürecin önünü açmıştır. Türkiye başından beri diplomatik çabaları destekledi. Bu çabalara aktif olarak katıldı ve destek sağladı” dedi.

HDP Adana Milletvekili Tülay Hatımoğulları Oruç, AK Parti'nin “müttefikleriyle birlikte uyguladığı yanlış dış siyasetin bedelinin, Türk, Kürt, Arap halkı başta olmak üzere bölgedeki bütün halklara ödettirilmeye çalışıldığını” ifade etti.

Oruç, “Bu iktidar rızkınızı savaşa harcıyor. Hem bize ait olmayan hem de ülkenin önünü tıkayan bir savaşa harcıyor. 'Milli çıkarlar' dedikleri gerçekten milletin ve halkların çıkarı değil tek adam rejiminin çıkarıdır” dedi.