Haber Merkezi – DEM Parti Milletvekili Newroz Uysal, Türkiye Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile tutuklu yakınlarının görüşmesine ilişkin "Bayramdan sonraki çarşamba için randevulaştık" açıklamasında bulundu.
Cezaevlerinde bulunan siyasi tutukluların yakınları, her Çarşamba farklı kentlerden Adalet Bakanlığı’na giderek tutukluların taleplerini iletiyor.
Bu kapsamda tutuklu yakınları 12 Haziran’da Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile görüşme gerçekleştirdi.
Görüşmede yer alan Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Milletvekili ve Meclis İnsan Hakları Komisyonu Üyesi Newroz Uysal Aslan, hem görüşmeyi hem de cezaevlerindeki ihlalleri değerlendirdi.
Newroz Uysal Aslan, yapılan görüşmeyle ilgili MA’ya yaptığı açıklamada şu bilgileri paylaştı:
"Cezaevlerinde yürütülen bu işkence politikalarının temel muhataplarından bir tanesi de Adalet Bakanlığıdır.
Hem hukuken bundan sorumlu olan makam olmasından hem de Sayın Öcalan üzerindeki tecridin hukuki açısından birinci dereceden muhatabı olmasından dolayı. Annelerde hem bu açlık grevi sürecinde hem de boykot sürecinde adalet bakanlığı yetkililerine seslerini duyurmaya çalıştılar.
Anneler, 6 haftadır her Çarşamba günü Adalet Bakanlığı önünde açıklama yaparak seslerini duyurmaya çalışıyorlar. Her hafta farklı kentlerden anneler geliyor. 6’ncı haftaya kadar Adalet Bakanlığı annelerle görüşmeyi reddetti. Annelerin Adalet Bakanlığı önündeki açıklamasını engelledi.
İnsan Hakları İnceleme Komisyonunu hasta tutsaklar üzerine bir konuyu görüşmek üzere toplanmıştı. Anneler de komisyon toplantısının olduğu yerde anneler toplandı. Daha sonra Adalet Bakanından görüşme talebi geldi. Görüşmede İnsan Hakları Komisyon başkanı, Tutuklu ve Hükümlü Hakları İnceleme Alt Komisyonu başkanı, diğer milletvekilleri ve bizler vardık.
Bu görüşme 15-20 dakikalık bir görüşme oldu. Aileler, cezaevlerindeki tecrit halini, çocuklarının işkence altında olduğunu, kurul kararlarıyla özgürlüklerinin alındığını, hasta olan tutsakların tedavi edilmediğini belirterek bakanlığını neden sorumluluğunu yerine getirmediğini sordu. Aileler, kimi taleplerini iletti. Bakanlık ise ailelerin taleplerini not eden klasik bürokratik bir tarzda sorunların çözümüne ilişkin herhangi bir takvim vermedi.
Annelerle bu görüşmenin çok kısa olduğunu hem bizler hem de kendileri ifade etti. Bayramdan sonraki Çarşamba günü tekrar daha detaylı görüşmek içini randevulaştık."
“2024’te 23 kişi hayatını kaybetti”
Uysal cezaevlerindeki durum ile ilgili şu bilgileri verdi:
"2023’te 42 kişi cezaevinde yaşamını yitirdi. 2024’teyiz ve şu ana kadar 23 kişi yaşamını yitirdi. Biz buna siyasi cinayet diyoruz. Bunlar devletin politikası sonucu yaşamını yitirdiği için birer cinayettir. Örneğin Şakir Turan'a ATK, 'cezaevinde kalabilir' dedi ve 15 gün sonra yaşamını yitirdi. Ya da cezaevinde kalamaz dediği ve cezaevinden çıktıktan sonra bir hafta 15 gün sonra hayatını kaybedenler var. Bunlar tesadüfi olan şeyler değil. Devletin hasta tutsaklar üzerinden politik olarak fayda sağlayama çalıştığı bu durumdan vazgeçmesi gerekiyor."
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın