Erdoğan’dan Avrupa Birliği'ne rest: Yolları ayırabiliriz!
Haber Merkezi – Erdoğan, "Avrupa Birliği Türkiye'den kopmanın gayreti içerisinde. Biz de değerlendirmemizi yaparız ve bu değerlendirmelerden sonra Avrupa Birliği ile gerekirse yolları ayırabiliriz" dedi.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler 78. Genel Kurulu görüşmelerine katılmak üzere ABD'ye hareketinden önce havalimanında soruları yanıtladı.
Erdoğan, konuşmasında şunları kaydetti:
“Az sonra Birleşmiş Milletler 78. Genel Kurulu görüşmelerine iştirak etmek üzere New York'a doğru yola çıkacağız. BM üyesi tüm ülkelerin temsil edildiği genel kurul görüşmelerine 150'den fazla ülkenin devlet ve hükümet başkanları düzeyinde katılımı bekleniyor. Her yıl olduğu gibi bu sene de ABD'de son derece yoğun bir temas ve toplantı trafiğimiz olacak.
"BM Genel Kurulu'nda Türkiye'nin attığı adımlara dikkat çekeceğim"
Bu yıl ki Genel Kurul genel görüşmeleri, "Güvenin Yeniden Tesisi ve Küresel Dayanışmanın Yeniden Canlandırılması" temasıyla yapılıyor. Genel kurul görüşmelerinin ilk gününde 19 Eylül salı günü Genel Kurula hitap edeceğim. Konuşmamda kalkınmadan insani yardımlara, uluslararası barış ve güvenliğin korunmasından küresel dayanışmanın yeniden tesisine kadar attığımız adımlara dikkat çekeceğim. Bu vesileyle uluslararası gündemdeki temel meselelere ilişkin görüşlerimizi paylaşacağız. Mevcut küresel sınamalar karşısında Türkiye'nin oynadığı kritik rolü vurgulayacağız.
"Sadece son üç ayda rezevrlerimizde 22 milyar dolarlık bir artış oldu"
Ülkemizin 14 Mayıs-28 Mayıs seçimlerinin demokratik olgunluk içerisinde tamamlanmasının iş çevrelerinin Türkiye'ye yönelik ilgisini artırdığını görüyoruz. Gerek kabinemize gerek ekonomideki kurmaylarımıza gerekse kısa süre önce açıkladığımız Orta Vadeli Programa uluslararası yatırımcılar büyük güven duyuyor. Sadece son üç ayda rezevrlerimizde 22 milyar dolarlık bir artış oldu. Bugün itibarıyla Merkez Bankamızın bürüt rezervleri 120 milyar doları geçmiş bulunuyor. Dünya Bankası'nın geçen hafta yaptığı açıklama ülkemize duyulan güvenin bir başka örneğidir.
Azerbaycan-Ermenistan gerilimi
Şu anda tabi bizim öncülüğümüzde üçlü bir görüşme teklifimizi kendilerine ilettik. Ama bu konuda üçlüden öte biz dörtlü bir teklifte bulunduk. Yani değişik buralarla ilgisi alakası olmayan liderlerle değil gelin şu anda işin içinde olan Sayın Putin, Sayın Aliyev, şahsım ve Paşinyan hep birlikte dörtlü olarak böyle bir toplantıyı yapalım. Adımı da ona göre atalım diye böyle bir teklifte bulunduk. Henüz bize olumlu-olumsuz bir dönüş olmadı. Konuyla ilgili Sayın Aliyev ile de bunu daha da görüşeceğiz ve gelişmeleri yakından takip edeceğiz.
İsveç'in NATO'ya üyelik süreci
Bu konuda özellikle batı iki de bir İsveç, İsveç diyor. Biz de diyoruz ki; bizim parlamentomuz kararı vermedikten sonra bizim kalkıp da yolda yürürken evet ya da hayır dememiz mümkün değil. Öncelikle İsveç üzerine düşen görevi yerine getirmesi lazım. İsveç üzerine düşen görevi yerine getiriyor mu? Bize yasa hazırladılar diyorlar. Yasa hazırlamak yetmez. Yasayı uygulamak gerekir. İsveç ister anayasa ister yasa değişikliği yaparsa yapsın kalkıp da teröristleri İsveç polisi koruması altında gösteriye sevk ediyorlarsa bu ne demektir? Bunlar görevini yerine getirmiyor demektir. Terör eylemleri Stokcholm caddelerinde devam ediyor demektir.
O zaman bize verilen sözler tutulmuyor. Verilen sözler tutulmadığı zaman benim parlamentom bu konuda nasıl bir tavır takınır herkes takdir etsin. Yani F-16'larla ilgili ne deniyor? Temsilciler Meclisi karar vermeden bu olmaz. Tamam da orada temsilciler meclisi varsa benim de parlamentom var. Parlamentomun nasıl bir karar vereceğini ben kestirip atamam. Sevk etmekse biz böyle bir talebi parlamentomuza sevk ederiz. Ama parlamentomuzdan nasıl bir karar çıkar o parlamentomuzun takdirindedir.
" Avrupa Birliği ile gerekirse yolları ayırabiliriz"
Benim değerlendirmemi çok açık net öğrenmek istiyorsanız, Avrupa Birliği Türkiye'den kopmanın gayreti içerisinde.
Avrupa Birliği'nin Türkiye'den kopuş hamlelerini yaptığı bu dönem içerisinde biz de bu gelişmeler karşısında değerlendirmemizi yaparız ve bu değerlendirmelerden sonra Avrupa Birliği ile gerekirse yolları ayırabiliriz.
AP'den Türkiye raporu
Avrupa Parlamentosu (AP) Türkiye Raportörü Nacho Sanchez-Amor'un hazırladığı Türkiye raporu, AP Genel Kurulu'nda kabul edildi.
AP'den yapılan yazılı açıklamaya göre oylamaya sunulan rapor, 434 parlamenterin oyuyla kabul edildi. 152 parlamenter çekimser kalırken, 18 parlamenter ret oyu kullandı.
Açıklamanın devamında şunlar kaydedildi:
“AP üyeleri, Türk hükümeti yönünü değiştirmedikçe, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne (AB) katılım sürecinin mevcut koşullar altında devam edemeyeceğini belirtmektedir. Türk hükümetini, AB'yi ve üye devletleri mevcut açmazı kırmaya ve daha yakın bir ortaklığa doğru ilerlemeye çağıran AP üyeleri, AB-Türkiye ilişkileri için paralel ve gerçekçi bir çerçeve bulunmasını önermekte ve Komisyon'u olası formatlar üzerinde çalışmaya çağırmaktadır.
AP üyeleri, Türkiye'nin AB üyeliğine aday, NATO müttefiki ve güvenlik, ticari ve ekonomik ilişkiler ve göç konularında kilit bir ortak olmaya devam ettiğini teyit ederek, bu ülkeden demokratik değerlere, hukukun üstünlüğüne, insan haklarına saygı göstermesinin; AB yasalarına, ilkelerine ve yükümlülüklerine uymasının beklendiğini vurguluyor.
“Bir ülkenin NATO'ya katılım süreci, hiçbir şekilde başka bir ülkenin AB'ye katılım süreciyle ilişkilendirilemez”
Türkiye'yi İsveç'in NATO üyeliğini daha fazla gecikmeden onaylamaya çağıran Parlamento, bir ülkenin NATO'ya katılım sürecinin hiçbir şekilde başka bir ülkenin AB'ye katılım süreciyle ilişkilendirilemeyeceğini vurgular. AP milletvekilleri, her ülkenin AB'deki ilerlemesinin kendi esasına dayandığını belirtir.
Rapor, Türkiye'nin Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'nda Rusya'nın Ukrayna'ya karşı savaşının kınanması yönünde oy kullanmasını ve ülkenin egemenliği ve toprak bütünlüğüne bağlılığını memnuniyetle karşılarken, Türkiye'nin BM dışındaki yaptırımları desteklememesini üzüntüyle karşılamaktadır. Türkiye'nin AB'nin ortak dış ve güvenlik politikasına uyum oranı tüm zamanların en düşük seviyesi olan yüzde 7'ye gerilemiş olup, bu oran tüm genişleme ülkeleri arasında en düşük seviyedir.
AP üyeleri, Türkiye'nin yaklaşık 4 milyon kişiyle dünyanın en büyük mülteci nüfusuna ev sahipliği yapmaya devam etmesini takdirle karşılamaktadır.
AP üyeleri, 6 Şubat 2023'te meydana gelen yıkıcı depremlerde yaşamını yitirenlerin ailelerine en içten taziyelerini sunarak, AB'nin Türkiye'nin insani ihtiyaçlarını ve yeniden inşa çalışmalarını karşılamaya devam etmesi gerektiğini ifade ederler. Dayanışmanın AB ile Türkiye arasındaki ilişkilerde somut bir iyileşmeye yol açabileceğinin altını çizerler.”
Türk hükümeti AB yolunu gerçekten canlandırmak istiyorsa, bunu somut reformlarla göstermelidir”
Sanchez-Amor'un ise “Son zamanlarda Türk hükümetinin AB katılım sürecini yeniden canlandırmaya yönelik ilgisinin arttığını görüyoruz. Bu, jeopolitik pazarlıklarla değil, ancak Türk yetkililer ülkedeki temel özgürlükler ve hukukun üstünlüğü alanlarında devam eden gerilemeyi durdurmak için gerçek bir ilgi gösterdiğinde gerçekleşecektir. Türk hükümeti AB yolunu gerçekten canlandırmak istiyorsa, bunu açıklamalarla değil somut reformlar ve eylemlerle göstermelidir” değerlendirmesini yaptığı aktarıldı.