Türkiye Dışişleri’nden AGİT seçim gözlemcilerine eleştiri

Haber Merkezi – Türkiye Dışişleri Bakanlığı, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) ve Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’nden (AKPM) seçim gözlemcilerinin tespitlerine ilişkin; “Raporda seçim sürecinin dışına çıkan, bağımsız ve tarafsız gözlem ilkeleriyle bağdaşmayan siyasi içerikli ve itham edici bazı ifadeler üzüntüyle karşılanmıştır” açıklamasını yaptı.

Türkiye Dışişleri Bakanlığı, 14 Mayıs’ta yapılan cumhurbaşkanı ve milletvekili genel seçimlerini takip eden uluslararası gözlemcilerin faaliyetlerine ilişkin bugün yazılı bir açıklama yaptı.

Gözlemcilerin seçimler için bizzat davet edildiği belirtilen açıklamada özetle şöyle denildi:

“Ülkemizde düzenlenen seçimleri toplam 489 uluslararası seçim gözlemcisi izlemiştir. Söz konusu gözlem misyonlarının faaliyetlerini layıkınca yürütebilmeleri için makamlarımız tarafından her türlü işbirliği sağlanmıştır.

Seçimlerin, serbest demokratik seçim standartlarına uygun olarak ve AGİT ile AK coğrafyasında örnek gösterilecek bir katılımla gerçekleştirilmiş olduğu söz konusu heyetlerin raporlarına da yansımıştır. Uluslararası gözlemciler ülkemizdeki seçimlerin sandık güvenliğinin sağlandığı, şeffaf, serbest, çoğulcu, adil ve uluslararası standartlara uygun olarak gerçekleştiğini çeşitli açıklamalarıyla teyit etmişlerdir.

Seçimlerden sonra AGİT Demokratik Kurumlar ve İnsan Hakları Ofisi (ODIHR) Seçim Gözlem Misyonu (EOM) ile AGİTPA ve AKPM gözlemcilerinin oluşturduğu Uluslararası Gözlem Misyonu (UGM) da seçim sürecine dair tespitlerin yer aldığı ‘İlk Bulgular ve Sonuçlar Raporu’nu açıklamış ve basın toplantısı düzenlemiştir. Raporda seçim sürecinin dışına çıkan, bağımsız ve tarafsız gözlem ilkeleriyle bağdaşmayan siyasi içerikli ve itham edici bazı ifadeler üzüntüyle karşılanmıştır. Siyasi analizlerin ve tarafgir yorumların AGİT seçim gözlem misyonlarının güvenilirliğine zarar vereceği unutulmamalıdır.”

Raporda ne deniliyordu?

Amerika’nın Sesi’nin aktardığına göre AGİT’in raporunda, seçmenlere gerçek siyasi alternatifler arasında bir seçim yapma şansı verildiği; ancak mevcut cumhurbaşkanı ve iktidar partilerinin taraflı medya üzerinden haksız bir avantaja sahip olduğunu belirtilmişti. Raporda ayrıca, YSK'nin süreci etkili bir şekilde yönettiği ancak "şeffaflık ve iletişim açısından eksiklikler" tespit edildiği vurgulanmıştı.