Haber Merkezi – DEVA Partisi Diyarbakır İl Başkanı Avukat Cihan Ünsel, “Türkiye’de hak ve özgürlükler bağlamında Kürt meselesini çözmeyen hiçbir iktidar, Türkiye’de hiçbir sorunu tam anlamıyla çözemez” dedi.
Bugün Millet İttifakı parti bileşenlerinden oluşan milletvekili adayları Diyarbakır’da esnafı gezerek seçim çalışması yürüttü.
Cumhuriyet Halk Partisi, seçim müttefikleri DEVA, Gelecek ve Saadet partililerle birlikte Suriçi bölgesinde sokağa çıkarak seçim startı verdi. İttifak partilerinin yöneticileri ve Milletvekili adaylarıyla gerçekleşen esnaf gezisine, Milletvekili adayları; Mustafa Sezgin Tanrıkulu, Ali İhsan Merdanoğlu, Abdurrahman Ergin, Cevdet Nasıranlı, İsmail Akyıl, Gönül Özel, Laleş Ertuğrul Uysal, Esra Arslan, Mahir Yılmaz, Mehmet Ali Özmen, Zeynep Deniz Erk ve Özlem Kaya katıldı.
Rûdaw TV'de Sima Abkhezr’in sunduğu saat 15:00 bültenine katılan DEVA Partisi Diyarbakır İl Başkanı Cihan Ülsen, Millet İttifakı’nın kentteki seçim çalışmalarını ve ittifakın hedeflerini değerlendirdi.
Diyarbakır’da seçim çalışmalarının teknik anlamda başladığını dile getiren Cihan Ülsen, “Halkın en büyük umudu var olan iktidarın biran önce gitmesi yönünde. Bu yönlü halkta da ciddi bir heyecan var. Millet İttifakı bileşeni partileri olarak yoğun bir çaba harcayarak, halkın istek ve taleplerini alarak bir siyaset belirlemeye çalışıyor. Diyarbakır’da ciddi bir heyecan var, çünkü öyle ya da böyle mevcut iktidarın gideceği yönündeki kanaat gittikçe güçlenmiş durumda” değerlendirmesinde bulundu.
Ülsen sözlerini şöyle sürdürdü:
“Sadece 14 Mayıs’ı günün gelmesini bekliyoruz. O gün geldiğinde anti demokratik uygulamalarıyla, hukuk dışı uygulamalarıyla, kanun tanımaz uygulamalarıyla öne çıkan Ak Parti iktidarı artık gidiyor diyebiliriz.”
“Kürt meselesini çözmeyen hiçbir iktidar, Türkiye’de hiçbir sorunu tam anlamıyla çözemez”
İktidarın gidişinin bu yeni sürecin ilk aşaması olarak değerlendiren Ülsen, “Bundan sonra ikinci ve daha zorlu bir aşama bekleniyor. Yerle yeksan edilmiş, altı-üstüne getirilmiş demokratik sistemi, hukuk devleti ilkesini, hak ve özgürlükleri yeniden tespit edilmesi gerekiyor. Bütün bunları tespit etmeden Türkiye’de herhangi bir sorunun çözüleceğine inanmıyoruz. Başka bir şekilde söylersek, Türkiye’de hak ve özgürlükler bağlamında Kürt meselesini çözmeyen hiçbir iktidar, Türkiye’de hiçbir sorunu tam anlamıyla çözemez. Dolayısıyla Türkiye’deki birçok meselenin altında ciddi bir ekonomik kriz var. Bu ekonomik krizin altında da dahi hak-özgürlük bağlamında Kürt meselesinin yattığını çok rahatlıkla söyleyebiliriz. Bundan dolayı bu iktidar gittiğinde bu ittifakın önceliği hak ve özgürlükleri tespit etmek, hukuku işler hale getirmek ve halkın beklentisinin olduğu hem bireysel hem toplumsal beklentileri karşılayacak yasal anayasal güvenceleri oluşturmak. Ve toplumu ayrıştıran, ötekileştiren, kutuplaştıran söylemleri bir tarafa bırakıp, birleştirici ortak söylemleri öne çıkarmak gerekir ” ifadelerini kullandı.
"Demokratik unsurları bir araya getirecek siyasi bir akıl Millet İttifakında var"
HDP’nin Millet İttifakında yer almamasına ilişkin gelen soruya ise Ülsen, “İYİ Partinin koyduğu rezervlerden bahsedebiliriz. Ama şunu unutmayalım; Türkiye son 10 yıldır çok ayrıştırıcı ve kutuplaştırıcı bir iklimin içerisine konuldu. Öncelikle bu iklimi dağıtmamız lazım. Bu dağıtmak için de tarafların birbiri ile görüşmesini, konuşmalarını ve birbirlerini anlamalarının önündeki daralan siyaset alanını açmamız lazım. Bunu sağlamadan bir yere evrilemeyeceğini düşünüyorum. Biz DEVA Partisi olarak HDP ile açıktan basın önünde her türlü ilişkiyi geliştiriyoruz. Saadet Partisinin bu konuda bir rezervi yok ya da CHP’nin bir rezervi yok. Birbirinden ayrıştırılmış bu demokratik unsurları bir araya getirecek siyasi bir aklın ortaya konması gerekiyor. Hem Millet İttifakı hem de DEVA Partisi bu siyasi aklı ortaya koyacak akla sahiptir diyebilirim” yanıtını verdi.
DEVA Partisi Diyarbakır İl Başkanı Ülsen samimiyet ile iradenin ortaya konulması halinde Türkiye toplumunda çözülmeyecek herhangi bir sorunun olmadığını belirterek “İttifak iktidar olması durumunda öncelikle eğitimin önündeki engelleri kaldırmak, eşit yurttaşlık hakları ile ilgili anayasal yasal engelleri kaldırmak gibi toplumu rahatlatacak adımları atarsa onsan sonrasının çok rahatlıkla geleceğine ben inanıyorum” şeklinde değerlendirdi.
“Kürt meselesi bütün Türkiye’deki siyasi partilerin ortak meselesidir” diyen Ülsen “Bu halkların toplulukların, inançları farklı olanların sorunları bütün siyasi partilerin üzerine yüktür. Bu siyasi partiler bu sorunları çözmemesi durumunda başarısız olacaklardır. Onun için diyorum ki, Türkiye’de hak, hukuk, özgürlük, adalet bütün bunların tespit edilmesi ve bireysel-kolektif hakların iade edilmesi gerekiyor acil bir şekilde” ifadelerini kullandı.
"Geçmişte yaşananları telafi etmediğiniz halde helalleşme sözünün bir anlamı yok"
Roboski katliamının faillerinin yargılanmasına ilişkin yoğun çaba gösteren bir isim olan avukat Cihan Ülsen olarak Kılıçdaroğlu'nun 'helalleşme' çağrısında Roboski'den bahsetmesini nasıl değerlendirdiğine ilişkin gelen soruya ise şu yanıtı verdi:
“Ben Roboski benzeri katliamlardan dolayı ciddi bir helalleşmenin olması gerektiğini düşünüyorum. Sivil toplum örgütlerinde çalışırken söylediğim sözleri bugün değiştirecek bir durumum yok. Ben şahsım olarak Millet İttifakının her bir üyesinden talep ediyorum. Bu talebimde de ciddi ısrarcı olacağım. Çünkü siz helalleşmeyi özgürlüğe ve hukuka atılan bir adım olarak ve geçmişte yaşananları bir özürle telafi etmediğiniz takdirde helalleşme sözünün bir anlamı yok. Helalleşme onun ardından gelecek fiili adımlar olursa bir anlam ifade eder. İlk başta çok iyi bir söz olarak anlaşılabilir. Ama siz geçmişte yaşanan katliamların hesabını sormazsanız, faillerini ortaya çıkartmazsanız, mağdurlardan özür dilemezseniz bu hellaleşme bahsinin hiçbir anlamı kalmaz. Bu iktidarın Türkiye toplumunda kalıcı, sağlam, yapısal sorunları çözmek istiyorlarsa bu helalleşme meselesini tek taraflı olarak ortaya koymaları gerektiğini düşünüyorum.”
"Helun Fırat çok değerli bir siyasetçi"
Helun Fırat’ın istifasına ilişkin ise Ülsen “Helun arkadaşımız çok kıymetli bir yol arkadaşı ve genel başkan yardımcımızdı. Onun istifa etmesi beni de inanın derinden üzdü. Keşke birlikte yol yürüme fırsatımız olsaydı. İstifasına ilişkin kendisi net bir açıklama yapmadı. Gördüğü lüzum üzerine olduğunu söyledi. İstifasının arkasında yatan nedenleri ben de bilmiyorum. Ama şunu biliyorum; Helun Fırat Türkiye’deki siyasete, topluma değer katacak, anlam katacak aktörlerden biriydi. Umuyorum ki bu kararını geri alır ve tekrar siyasete geri döner. Çünkü çok kıymetli bir siyasetçi kendisi” şeklinde değerlendirdi.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın