Tanrıkulu: Anadil, Kürt meselesinin ana parametrelerinden biridir
Haber Merkezi - CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Plan ve Bütçe Komisyonu’nda konuştu. Tanrıkulu, Milli Eğitim Bakanı’na “Anadil, Kürt meselesinin ana parametrelerinden bir tanesidir, yasaklayıcı, engelleyici siyasetten vazgeçin” dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Plan ve Bütçe Komisyonu’nda konuştu.
Tanrıkulu, Milli Eğitim Bakanı’na “Anadil, Kürt meselesinin ana parametrelerinden bir tanesidir, yasaklayıcı, engelleyici siyasetten vazgeçin” dedi.
“Kürt meselesi, bir terör meselesi değildir”
Tanrıkulu’nun konuşması şu şekilde:
“Türkiye'nin en temel meselelerinden bir tanesi Kürt meselesidir. Kürt meselesi, bir terör meselesi değildir; terör, şiddet, çatışma bunun bir boyutudur ama asıl mesele Kürtlerin kendi kimliklerinden kaynaklı haklarının, sonuçta eşit yurttaşlık temelinde tanınmamasıdır. Bütün dünyada bu sorunları yaşayan ülkeler bakımından bu sorunun en temel parametrelerinden bir tanesi de ana dil meselesidir; ana dilin yasakçı politikalarla mı, yoksa tanıma politikalarıyla mı bu sorunların çözümüne hizmet edip etmediğidir.
“20 yıldır iktidarın bu meselede kat ettiği bir mesafe yok”
Ana dille ilgili olarak, milli eğitim dışında da birçok yasaklayıcı alanlar var, onlara şimdi buradan girmeyeyim ama benim size bu cumhuriyetin bir yurttaşı olarak, bir avukat olarak, iyi takip etmiş bir yurttaş olarak ve bir milletvekili olarak sonuçta Türkiye'nin birlik ve bütünlüğünden yana bir milletvekili olarak aynı zamanda önerim ana dil meselesinde yasaklayıcı, önleyici politikalardan, tanıyan ve bu işin önünü açan politikalara gitmenizdir, gidilmesidir yani Adalet ve Kalkınma Partisi bu iktidarda olmasa da benim önerim bu olur ama yaklaşık 20 yıldır iktidardasınız, Türkiye'nin bu meselesinde kat ettiğiniz bir mesafe yok maalesef…
“500 öğretmen atama bekliyor”
Bende iki örnek var, bana gelen örnekler var. Yani ana dille ilgili öğretmen atandığı yerdeki talebin nasıl arttığı, ana dille ilgili öğretmenin başka bir okula tayin edildiği ortamda ise bu dersin nasıl seçilmediği konusunda iki çok önemli örnek verilmiş. Dolayısıyla şu anda yaklaşık 500 öğretmen bu bölümlerden mezun ve atama bekliyor. Tezsiz bölümlerden mezun olan, yüksek lisanstan mezun olanlarla birlikte yaklaşık 1.500'dür.
Dolayısıyla 1.500 kadro Türkiye bakımından büyük bir kadro değil, eğer bu meselenin gerçekten bir algı olarak çözümünden yanaysanız en azından bununla ilgili olarak bu somut adımı atarsınız, kadro yaratırsınız, Aralık ayında seçmeli dersle ilgili talepler toplanacak, ona göre atama yapılacak hiç olmazsa böyle bir niyeti Aralık ayından itibaren de Milli Eğitim Bakanı olarak gösterebilirsiniz”