Dünya Müslüman Alimler Birliği: Sadece dini kültürle yetinmeyin
Haber Merkezi- Dünya Müslüman Alimler Birliği Genel Sekreteri Ali Muhyiddin Karadaği, “Günün ihtiyaçlarına cevap vermek için aklımızı, fikrimizi kullanalım. Sadece dini kültürle yetinmeyin. Hem dünyevi hem de uhrevi kültürü bir arada yürütün” dedi.
Kocaeli'de, Gebze Teknik Üniversitesi (GTÜ), Uluslararası Üniversiteler Konseyi ve Dünya Müslüman Alimler Birliği tarafından “İslam ve Bilim” konulu çalıştay düzenlendi.
GTÜ Elektronik Mühendisliği Amfisi'nde gerçekleştirilen çalıştaya, ulusal ve uluslararası çok sayıda uzman katıldı.
Dünya Müslüman Alimler Birliği Genel Sekreteri Ali Muhyiddin Karadaği de açılışta yaptığı konuşmada, “Değişim deyince 'İslami hükümlerden çıkın.' demiyorum, yanlış algılamayın. Günün ihtiyaçlarına cevap vermek için aklımızı, fikrimizi kullanalım. Sadece dini kültürle yetinmeyin. Hem dünyevi hem de uhrevi kültürü bir arada yürütün. Çünkü dünyevi kitapları okumadan dini ilimlerin hikmetini anlayamıyoruz. Muhakkak işin özüne inebilmemiz için o kültüre değinmemiz gerekiyor” diye konuştu.
Uzmanlık alanının İslam ekonomisi olduğunu ve bu konuda faaliyet gösteren bankalara 40 yıldır danışmanlık hizmeti de verdiğini belirten Karadaği, ifadelerine şunları ekledi:
“Yaptığım bütün çalışmalarda ekonomik sıkıntıların çaresi İslam kültüründe yatıyor. 'Faizsiz banka olmaz. Bu bir ana kuraldır çünkü bankalar parayı çalıştırıp ondan gelir sağlamak istiyor.' deniliyor. Bu geleneksel bankacılığın maddiyata bakışıdır. Kutsal dinimizin bir ölçütü, kuralı vardır. İslamiyet'te para amaç değil, araçtır. Allah'ın buyruklarını yerine getirebilme, toplumun ihtiyaçlarını giderebilmek için muhakkak İslami ekonomiye dönmemiz gerekiyor.”
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a da bu düşüncelerini aktardığını ve kendilerine dolar baskısından kurtulabilmek için izlenecek yolu 13 maddede özetlediğini söyleyen Karadaği, sözlerine şunları ekledi:
"Gelin tarihimize dönelim. Muhakkak para uygulamasından kurtulmamız gerekiyor. Para sistemi bir üretim kurumuyla kaynaştırılabilir. Yani ben ekonomik gelirimi belirli bir üretim alanına bağlıyorum. Katar'da biz bunu yaptık. Paralar fabrikalara, üretime, yatırıma gidiyor. Böylelikle faizden ve bankacılık sisteminden kurtuluyorsunuz. Dolara ve faize olan ihtiyaçtan kurtuluyorsun.
Elimizde denenmiş araçlar var. Niye biz onları uygulamıyoruz? Çok sayıda ülke var bugün doların baskısından kurtulmuş. Çin, İran, Rusya ve benzeri ülkeler... Niye bu ülkeler tek bayrak veya şemsiye altında toplanıp ortak bir para çıkarmıyorlar? Bizim ne New York'a ne de Washington'a ihtiyacımız kalır, bunu yapacak olursak. Bizim bir de ortak pazarımızın, ortak merkez bankamızın olması gerekiyor. Fonlarımızın olması gerekiyor, küçük ve orta ölçekli sanayiyi destekleyecek.”