PSK: Uyuşturucu kullanımı geleceğimizi tehdit ediyor
Haber Merkezi – PSK Genel Başkanı Bayram Bozyel “Türkiye genelinde madde kullanımı oranı yüzde 3, Kürdistan’da bu oran yüzde 10’un üstünde. Diyarbakır ise uyuşturucu tehdidi altında olan kentlerin üst sıralarında yer alıyor” diyerek gençlerin uyuşturucu pençesinden kurtarılması çağrısında bulundu.
Kürdistan Sosyalist Partisi (PSK) Genel Başkanı Bayram Bozyel artan uyuşturucu bağımlılığına dikkat çekmek amacıyla Diyarbakır’da bir basın açıklaması düzenledi.
Bozyel, Türkiye'nin son yıllarda dünya uyuşturucu ticareti için bir serbest pazara dönüştüğünü belirterek “Uluslararası mafya ve uyuşturucu baronları bu ülkede cirit atıyor. Türkiye, her türlü uyuşturucu ticareti için bir transit ülke olarak kullanılıyor” dedi.
Piyasadaki en tehlikeli ve bağımlılık potansiyeli yüksek olan Metamfetaminin ucuz olduğu için çok hızlı yayıldığına dikkat çeken Bayram Bozyel sözlerini şöyle sürdürdü:
"Çocuklarımız uyuşturucu baronları ve tacirleri karşısında savunmasız"
“Gelinen aşamada bütün mahalleler, sokaklar, okullar; gençlerimiz, öğrencilerimiz uyuşturucu tehlikesinin açık hedefi haline gelmiş durumda. Yarınımız olan çocuklarımız uyuşturucu baronları ve tacirleri karşısında savunmasız. Ölüm tacirlerinin pençelerine düşenler zehirlenerek ölüme doğru adım adım yol alıyor. Uyuşturucu çeteleri zamanla büyüdü, kartelleşti ve silahlandı. Bu suç ağlarının hükmetmediği ev kalmadı. Aileler karşılaştıkları bu tehlike karşısında çaresiz.”
PSK Genel Başkanı uyuşturucunun pençesine düşenlerin yaşının 10-12’ye kadar indiğine dikkat çekerek şunları söyledi:
“Türkiye genelinde madde kullanımı oranı yüzde 3, Kürdistan’da bu oran yüzde 10’un üstünde. Diyarbakır ise uyuşturucu tehdidi altında olan kentlerin üst sıralarında yer alıyor. Bu sorunun temel nedenleri arasında bölgede yaşanan derin işsizlik ve yoksulluk. İnsanlar iş bulamıyor, aileler çocuklarına bakamıyor, genç nüfus hızla artıyor. Bölgede 40 yıldır süren savaş ve çatışma ortamının yol açtığı ekonomik ve sosyal yıkım gençlerin geleceğe olan umudunu azaltıyor.”
"Madde kullananlar intihar eğilimi gösteriyor"
Bozyel araştırmalara göre uyuşturucu maddesinin en yaygın olduğu yerlerin yoksul kesimin yaşadığı Sur, Şehitlik, Bağlar, Kaynartepe ve Yeniköy olduğuna dikkat çekti.
“Bu maddeyi kullananlarda yaygın bir intihar eğilimi söz konusu” diyen PSK lideri “Sadece Silvan’da 2020 yılından bu yana 20’inin üzerine intihar olayı tespit edilmiş. Uyuşturucu kullanan çocuklar ya intihar ediyor ya da birbirlerini öldürüyorlar. Bu tür olaylar bölgede giderek artıyor” dedi
Bozyel açıklamasının devamında şu ifadelere yer verdi:
"Diyarbakır’da 2330 kişi uyuşturucu satmaktan gözaltına alındı sadece 200’ü tutuklandı"
“Diyarbakır’da Ağır Ceza Mahkemelerinin duruşmalarını yakından izleyenler, dosyaların dörtte üçünün uyuşturucu suçlarına ilişkin olduğunu dile getiriyorlar. Öte yandan yargılamaların sağlıklı yürütülmediği, sabah yakalananların akşam serbest bırakıldığı, bu davalarda rüşvetin olayının yaygın bir uygulama olduğu, tutuklananların kısa bir süre sonra serbest kalarak kaldıkları yerden işlerine devam ettikleri ileri sürülüyor. Örneğin son bir ay içinde Diyarbakır’da 2330 kişi uyuşturucu satmaktan gözaltına alındığı halde, bunlardan sadece 200 kişi tutuklanmış diğerleri serbest bırakılmıştır.
Yaşanan bu tablonun güvenlik güçlerinin gözlerinin önünde yaşandığı açık. Söz konusu güçler bölgenin birçok yerinde ya uyuşturucu üretimi ve ticaretini teşvik ediyor ya da yapılanlara göz yumuyorlar. Son aşamada ise bu işi yapanların çoğunu işbirlikçi olarak kullanıyorlar.
"Geleceğimiz karartılmadan, gelin hep birlikte çocuklarımıza sahip çıkalım"
Başka bir ifade ile çocuklarımız ve geleceğimiz büyük bir tehdit altında. Uyuşturucu kullanımı halkımıza karşı zamana yayılmış bir soykırım sürecine dönüşmüş durumda.
Halkımıza karşı tezgâhlanan bu korkunç çürüme ve yok etme tehdidine karşı sessiz kalamayız.
Bu tehlike ile ancak topyekûn bir seferberlik ruhu ve ulusal bir bilinçle baş edebiliriz. Çocuklarımızı ve geleceğimizi kurtarmak için ele ele vermek dışında bir seçenek yok. Bölgedeki bütün siyasi aktörleri, sivil toplum örgütlerini, oda, baro, sendika ve mahalli dernekleri uyuşturucu tehdidine karşı ortak bir platformda birleşerek mücadele etmeye çağırıyoruz.
Geç olmadan harekete geçmek zorundayız. Geleceğimiz karartılmadan, gelin hep birlikte çocuklarımıza sahip çıkalım.”