Bozdağ açıkladı: Diyarbakır'da 316 vefat
Diyarbakır / Rûdaw - Türkiye Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Diyarbakır’da yıkılan 7 binadan üçünde enkaz kaldırma işlemlerinin tamamlandığını, çalışmaların bittiği enkazların altında 316 kişinin vefat ettiğini, tedavi gören 810 vatandaşın ise taburcu edildiğini, 92 kişinin ise tedavisinin sürdüğünü söyledi.
"3 bina enkazında 316 vefat"
Türkiye Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Diyarbakır Adli Tıp Kurumu’nda açıklamalarda bulundu.
“Diyarbakır ilimizde de enkaz kaldırma, arama kurtarma ve tarama çalışmaları devam etmektedir” diyen Bozdağ, “Şu ana kadar Diyarbakır'ımızda tamamen yıkılan yedi binamızdan üçünün enkazı tamamen kaldırıldı. Kaldırılan enkazlar nedeniyle üç yüz on altı vatandaşımızın enkaz altında kalanlardan vefat ettiğini son rakam olarak verebilirim. Allah hepsine ayrı ayrı rahmet eylesin. Hem Diyarbakır'ımızda hem de diğer illerimizde vefat eden her bir insanımıza Rabb'imden ayrı ayrı rahmet diliyor yakınlarına başsağlığı ve sabırlar milletimize de baş sağlığı diliyorum” dedi.
Yaralı olarak tedavi olan 810 kişinin hastanelerden taburcu edildiğini 92 kişinin ise hâlâ tedavilerinin sürdüğünü belirten Adalet bakanı Bozdağ, “Diyarbakır'ımızda hem hasar tespit çalışmaları hem evlerine giremeyen veya evleri yıkılan evleri ağır hasarlı olan, orta hasarlı olan vatandaşlarımızın barındırılması, ibadetiyle ilgili çalışmalar da sürdürülmektedir Diyarbakır'da iki yüz bin civarında vatandaşımızı kapalı mekanlarda ve çadır kentte barındırdığımızı ve her türlü ihtiyaçların, Diyarbakır Valiliğimizin koordinesinde buradaki kurumlarımız tarafından iş birliği içerisinde karşılandığını ifade etmek isterim” ifadelerini kullandı.
Desteklerinden ötürü Diyarbakır halkına ayrıca teşekkür eden Bakan Bozdağ, “Diyarbakır'ın hayırsever, her bir insanına ve Diyarbakırlılara da özellikle teşekkür ediyorum. Çünkü Diyarbakırlı kardeşlerimiz de bu süreçte hem yardımlarıyla hem de dualarıyla bu çalışmalara büyük destek vermişlerdir. Hem onlara hem de Türkiye'nin dört bir yanında hayırseverlik ve diğer katkılarıyla bu sürece omuz veren her bir insanımıza da ayrı ayrı teşekkür ediyorum” şeklinde konuşmasını sürdürdü.
“Cumhuriyet Savcılıkları yoğun bir şekilde çalışıyor”
Bozdağ, “Deprem yaşanan illerde adli soruşturmaların süratle başlatılması ve yürütülmesi, delillerin toplanması, sorumluluğu olduğu değerlendirilen şüphelilerin gözaltına alınması ile diğer tedbir işlemlerinin uygulanması ve adli süreçlerin sağlıklı bir şekilde işletilmesi maksadıyla da Cumhuriyet Savcılıkları tarafından yoğun bir çalışma sürdürülmektedir” dedi.
"Depremlerde yıkılan binalarla ilgili sorumluluğu olduğu gerekçesiyle 134 şüpheli hakkında işlem yapıldı, 3'ü tutuklandı"
“Tüm Cumhuriyet Başsavcılıklarımızda depremle ilgili deprem soruşturma bürolarını kurduk ve depremin ardından on ildeki Cumhuriyet Başsavcılıklarımız resen ve derhal soruşturma işlemleri başlattılar” diyen Bekir Bozdağ sözlerimni şöyle sürdürdü:
“ Bugüne kadar Cumhuriyet Başsavcılıklarımız tarafından gözaltı yakalamaya ilişkin kararlar isimlere ulaştıkça gecikmeksizin çıkarılmıştır. Sorumluluğu olduğu değerlendirilen yüz otuz dört şüphelinin yıkılan binalarla ilgili hakkında işlem yapılmış. Bu şüphelilerden üçü tutuklandı. Yedisi gözaltında. Yedi şüpheli hakkında yurt dışı çıkış yasağı kondu. Yüz yüz on dört kişinin de gözaltı çalışmaları devam etmektedir. Ayrıca hem bu binaların, sorumluların tespitiyle ilişkin kolluk ve savcılıklarımız ilgili birimlerle iş birliği ve dayanışma içerisinde bunların tespiti ve değerlendirilmesinde süratli bir şekilde yapılmaktadır.
Bu konuda daha önce de ifade ettiğim bütün vatandaşlarımız şundan emin olsunlar soruşturmalar hukukumuz neyi emrediyorsa bu çerçevede yürüyecek, ihmal, kusur olanlar tespit edildiğinde onlarla ilgili hukukun emrettiği bütün adli işlemler gecikmeksizin yerine getirilecektir.”
Yağma ve hırsızlık olaylarına ilişkin son günlerde artan şikayetler olduğunu dile getiren Adalet Bakanı Bozdağ, “Cumhurbaşkanlığı kararnamesinde gözaltı süreleri bu suçlara ilişkin bölgedeki illerde uzatılmış ve bu suçlarla ilgili hem kolluk hem de Cumhuriyet Başsavcılıklarımız etkin bir soruşturmayı yürütmektedirler” dedi.
Bozdağ, şu ana kadar bu bölgelerde yetmiş beş ayrı olayda altmış dört şüpheli hakkında işlem yapıldığını ve bunlardan elli yedi şüphelinin tutuklandığını söyledi. Yedi şüpheli hakkında da adli kontrol tedbir kararına hükmedildiğini belirtti.
Gasp ve hırsızlık
Bozdağ, yardımların hırsızlık ve dolandırıcılık yapılarak gaspedilmesini ilişkin ise Cumhuriyet Savcılıkları etkin bir soruşturma bu konuda da yürüttüklerini söyledi. “Bu nedenle vatandaşlarımızın bu hususta da dikkatli olmalarında fayda vardır” dedi.
Yardımların tüm depremzedelere ulaşması için koordinasyonlar ile işbirliği halinde çalışması çağrısında bulunan Bozdağ, “Aksi takdirde hiç arzu etmediğimiz yaşanan kötü örnekler şu anda az da olsa var. Ve bunların artma eğiliminde olduğunu görüyoruz. O nedenle de bir kez de buradan vatandaşlarımızı bu konuda hassasiyete davet ediyorum. Ve Cumhuriyet Başsavcılıklarımız ülkemizin her yerinde ayrıca kolluk bu maksatla da titiz bir soruşturma yürüttüğünü ve bununla ilgili takipleri de artırdığını bilmenizi isterim” şeklinde konuştu.
OHAL kapsamında yargı alanındaki Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi
Bozdağ, Maraş merkezli depremlerin ardından 10 ilde ilan edilen Olağanüstü Hal (OHAL) kapsamında yargı alanındaki tedbirlere ilişkin Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'yle ilgili de bilgi verdi.
Kararnameye göre, depremden etkilenen 10 ilde yargı alanındaki sürelerin durmasına ilişkin geniş kapsamlı bir kurallar silsilesinin ortaya konduğunu belirten Bozdağ, dava açma, icra takibi, başvuru, şikayet, itiraz gibi bazı sürelerin, 6 Şubat'tan itibaren 6 Nisan 2023'e kadar durdurulduğunu hatırlattı.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, "Sadece bunun istisnası, Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Cumhurbaşkanı Seçimi bakımından ilgili kanunlarda öngörülen sürelerdir. Yani seçime ilişkin sürelerde durdurma yoktur. Bu süreler kanunlarda öngörüldüğü şekilde işleyecek. Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Cumhurbaşkanı seçimlerine ilişkin süreler durdurma kapsamının dışındadır." şeklinde konuştu.
Bozdağ, kararname ile ayrıca adli sürelerin deprem bölgesindeki avukatlar için 2 ay, deprem bölgesinde yakınları bulunan avukatlar için 1 ay süreyle durdurulduğuna işaret etti.
Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile bölgedeki hırsızlık ve yağma suçlarıyla etkin mücadele için bu suçlarda 24 saat olan gözaltı süresinin 4 gün uygulanacağını belirten Bozdağ, tutukluluğa itiraz, tahliye talepleri ve tutukluluğun incelenmesinin dosya üzerinden yapılacağını, tahliye taleplerinin, tutukluluğun incelenmesiyle birlikte karara bağlanabileceğini aktardı.
Bozdağ, yine kararnameye göre, Ceza Muhakemesi Kanunu'nca 30 günde bir resen yapılması gereken tutukluluğun incelenmesinin bölgede, bir defaya mahsus olmak üzere 60 günde bir yapılabileceğini anlattı.
Adalet Bakanı Bozdağ, Hakimler ve Savcılar Kurulunun da bugün OHAL ilan edilen il sınırlarında yer alan adli ve idari yargı mercileriyle, bölge adliye ve bölge idare mahkemeleriyle sınırlı olmak üzere, acil işler, otopsi işlemleri, dava zaman aşımı yakın olan soruşturma ve kovuşturma dosyaları, yürütmenin durdurulması işlemleri, ivedi sayılacak diğer iş ve işlemler haricindeki ilk derece adli ve idari yargı mercileriyle, bölge adliye ve bölge idare mahkemelerine ait duruşma, müzakere ve keşiflerin 6 Nisan 2023'e kadar ertelenmesi kararı aldığını bildirdi.
"Soruşturmalar durmayacak"
Bozdağ, bu süreçte soruşturmaların hiçbirisinin durmayacağını vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Bundan soruşturmalar istisnadır. Her suçun soruşturması deprem öncesi nasıl yapılıyorsa aynı şekilde yapılacaktır. Tedbir işleri, delil toplama işleri, dava açma iş ve işlemleri aynı şekilde devam edecektir. Vatandaşlarımızın herhangi bir suç işlendiğine ilişkin ihbar ve şikayetleri, deprem öncesinde hangi usulde, hangi titizlikle yapılıyorsa aynı usulde aynı titizlikle yapılmaya devam edecektir. Bu durma, soruşturmaları durdurmamaktadır. Suçla ve suçluyla mücadeleyi durdurmamaktadır. Onlara ilişkin iş ve işlemler etkin ve süratli bir biçimde devam etmektedir, devam edecektir. Davaların da açılması aynı şekilde temin edilecektir. Her türlü tedbir kararları da bu durma kapsamı dışındadır."
Adalet Bakanı Bozdağ, tutuklu ve acil işlere ilişkin soruşturma faaliyetleri, deprem suçları soruşturma bürolarınca yürütülen tüm işlemler, hırsızlık, yağma ve dolandırıcılık suçlarına ilişkin iş ve işlemlerin büyük bir hassasiyetle yürütüldüğünü ve yürütüleceğini bildirdi.
Bu konulara ilişkin herhangi bir durma, ertelemenin söz konusu olmadığını dile getiren Bozdağ, şunları kaydetti:
"Bunu çarpıtmak isteyenler olabilir. Bunun bir kez daha altını çiziyorum, bölgedeki soruşturmalar deprem öncesi nasıl devam ediyorsa şimdi de aynen devam etmektedir, daha da büyük bir titizlikle, ivedilikle, hassasiyetle, dikkatle bu soruşturmalar yürütülecektir. Tedbir kararları bakımından bu süre durdurmalar uygulanmayacaktır. Delillerin toplanması ve diğer işlerin yapılması bakımından davaların açılması, ihbar ve şikayetlerin değerlendirilmesi bakımından da uygulanmayacaktır."
Adli Tıp Kurumunun faaliyetleri
Adli Tıp Kurumunun da bölgede büyük bir faaliyet gösterdiğini, çok sayıda personeliyle seferberlik durumunda çalıştığını anlatan Bozdağ, Diyarbakır Adli Tıp Kurumu Başkanlığının, kimliklendirme işlemleri konusunda büyük hassasiyetle çalıştığını aktardı.
Yakınlarından alınan referans örneklerin, cenazeden alınan numune örneklerle karşılaştırıldığını, verilerin karşılaştırılmasının ardından kesin olarak kimliklendirme işlemlerinin tamamlandığını ve cenazelerin yakınlarına teslim edildiğini söyleyen Bozdağ, DNA kimliklendirme raporu verme çalışmalarının cenazeden alınan örneklerin vasfına göre, minimum 5 saat ile maksimum 3 gün içinde tamamlandığını da bildirdi.
Bozdağ, kamuoyunda bu çalışmaların, 1-2 haftada tamamlandığı yönünde gerçek dışı değerlendirmeler yapıldığını bildirerek, "Ne olursa olsun en geç 3 gün içinde bu raporlandırma yapılmaktadır. Bunun 1 hafta sürmesi söz konusu değildir. Şu ana kadar gelenlerin çoğunda da 1 gün içerisinde bu raporlandırmayı arkadaşlarımızın yaptığını görüyoruz." dedi.
Bakan Bekir Bozdağ, Adalet Bakanlığı, Hakimler ve Savcılar Kurulu ve diğer ilgili birimlerden vefat edenlerin bulunduğunu da belirterek, şu ana kadar 70 personelin depremler nedeniyle hayatını kaybettiğini, 36 personelin de enkaz altına olduğunun değerlendirildiğini bildirdi.