Diyarbakır’da Rûdaw temsilcisi Maşallah Dekak’a saldırı girişimi
Diyarbakır (Rûdaw) – Diyarbakır’da Rûdaw Temsilcisi Maşallah Dekak’a sözlü ve fiziki saldırı girişiminde bulunuldu. Saldırıya TGC Diyarbakır Şubesi ve GGC’den tepki geldi. Saldırgan hakkında suç duyurusunda bulunuldu.
Bugün Diyarbakır Ulu Cami Meydanında haber takibi esnasında Rûdaw Diyarbakır Temsilcisi Maşallah Dekak’a saldırı girişiminde bulunuldu.
Dekak’a çirkin sözlerle hakaret ve küfür eden şahıs ayrıca fiziki saldırı giriminde bulundu ancak çevredekilerin araya girmesi ile engellendi.
Saldırgan hakkında suç duyurusunda bulunuldu.
Öte yandan yoğun tepkilerin ardından saldırganın gözaltına alındığı bildirildi.
Diyarbakır'da Temsilcimiz Maşallah Dekak’a saldıran bir şahıs, “Akıllı olun, burası Türkiye Cumhuriyeti” diyerek tehdit etti. Dekak'a hakaret ve küfreler savuran şahıs güçlükle zaptedildi. pic.twitter.com/At4pwYoJKl
— Rudaw Türkçe (@RudawTurkce) January 12, 2024
Öte yandan Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti (GGC), meslektaşımız Maşallah Dekak’a haber takibi sırasında yapılan saldırı girişimini kınadı.
GGC’den yapılan açıklamada, “Asıl hedefi halkın haber alma hürriyeti olan bu saldırıyı büyük bir endişeyle öğrenmiş bulunmaktayız. GGC Üyesi ve Rudaw TV Diyarbakır Temsilcisi Maşallah Dekak'a yönelik saldırı girişimini şiddetle kınıyoruz. Meslektaşımıza yapılan bu saldırı asla kabul edilemez. Dekak'ın sağlık durumunun iyi olduğunu öğrenmiş olmak bir nebze teselli verici olsa da, bu saldırıyı şiddetle kınıyoruz” denildi.
“Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti olarak, basın özgürlüğüne yapılan her türlü saldırıya karşı duruşumuzu bir kez daha vurguluyoruz” denilen şunlar kaydedildi:
“Bu olayın ardından, saldırıyı gerçekleştiren şahsın bir an önce adalete teslim edilmesi için Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü ve Cumhuriyet Başsavcılığını göreve çağırıyoruz. Bu tarz saldırılar sadece bireysel bir gazeteciyi değil, aynı zamanda basın özgürlüğünü ve demokratik değerleri hedef almaktadır.
Meslektaşımız Maşallah Dekak'a yapılan bu saldırının ardından, Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti olarak yaşanan olayın takipçisi olacak, sorumluların adalete hesap vermesi için gereken her türlü çabayı sarf edeceğiz. Basın mensuplarının güvenli bir şekilde görevlerini yerine getirebilmesi için toplumun desteğini ve duyarlılığını bekliyoruz.”
“Gazetecilere saldırı kabul edilemez. Yetkililer göreve…”
Türkiye Gazeteciler Sendikası Diyarbakır Temsilciliği de yazılı bir açıklama ile saldırının kabul edilemez olduğuna vurgu yaparak yetkilileri göreve çağırdı.
Açıklamada ise şu ifadelere yer verildi:
“Bugün bir siyasi partinin genel başkanının Diyarbakır ziyareti sırasında, kentin her zaman en işlek yerlerinden biri olan ve bu nedenle de sürekli emniyet mensuplarının bulunmazı gereken ve de bulunduğuna tanık olduğumuz Ulucamii Meydanında, Irak Kürdistanı Rudaw Medya Grubu Diyarbakır Temsilciliğinde görev yapan meslektaşlarımız, çirkin bir saldırıya maruz kalmıştır.
Saldırgan onlarca kamera ve yurttaşın yanı sıra çok sayıda görevli polisin arasında meslektaşlarımıza ağız dolusu küfürler etmiş, bu da yetmemiş fiziki saldırıda bulunmaya teşebbüs etmiştir. Saldırı sırasında densiz şahsın sarf ettiği küfürlerin yanında Burası Türkiye Cumhuriyeti diyerek, aklınca meslektaşlarımızın çalışmalarını illegalize etme gayreti ise olayın dikkat çeken diğer bir yönüdür.
“Evet. Biz de aynısını tekrar ediyoruz!”
Evet. Biz de aynısını tekrar ediyoruz!
Burası Türkiye Cumhuriyeti’dir. Ve bu ülke demokratik bir hukuk devletidir. Rudaw Medya Grubu da bu ülkenin yasalarına göre kurulmuş, çalışanlarının sigortalarını yasal olarak ödeyen, bu ülkenin yasalarına tabi olarak faaliyet yürüten bir medya kuruluşudur. İlgili yasalara harfiyen uyan kuruluşun çalışanları da Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın (TGS) üyeleridir.
Bizim TGS olarak, üyelerimize ve üyemiz olmayan diğer tüm gazetecilere yapılan bu türden çirkin saldırılara karşı sessiz kalacağımız bekleniyorsa büyük bir yanılgı içinde olunduğunun bilinmesini isteriz. Eğer, yetkililer bu ülkenin demokratik hukuk devleti olduğu iddiasında ise ve hukuk her zaman üstün ise bu meczup densizin derhal hesap vermesi gerekir.
Bu cümleden hareketle saldırganın bir an önce yakalanarak, hukuk önünde hesap vermesi yetkililerin sorumluluğudur.
Bu vesileyle saldırıya maruz kalan meslektaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimizi iletiyor, her zaman dayanışma içinde olduğumuzu ifade ediyoruz. Yetkililerin resen harekete geçmemesi durumunda da arkadaşlarımıza gerekli hukuki desteği sunacağımızı bilgilerinize sunarız.
“Yetkili tüm kurumları, hassasiyete davet ediyoruz”
Güneydoğu Yerel Gazeteciler Derneği’nden yapılan çaıklamada ise şu ifadelere yer verildi:
“Bugün Diyarbakır'da Rudaw TV Temsilcisi, meslektaşımız Maşallah Dekak’a haber takibi sırasında “sözlü ve fiziki” saldırı basın özgürlüğü konusundaki endişelerimizi daha da artırmıştır.
Tek amacı haber yapmak olan gazetecilere bu yönde yapılan saldırıların son bulmasını diliyoruz.
Bu türden saldırıların bireysel olmadığını, basın özgürlüğünü ve demokratik değerleri hedef aldığını belirterek, saldırıyı şiddetle telin ediyoruz.
Ülkenin içerisinde bulunduğu kritik sürecin sağduyuya ihtiyaçı olduğu yönündeki çağrımızı yenileyerek, ilgili ve yetkili tüm kurumları, hassasiyete davet ediyoruz.”
Tunceli Gazeteciler Derneği, Maşallah Dekak’a yönelik saldırı girişimini kınayan bir açıklama yaptı.
"Meslektaşımıza yapılan bu saldırı asla kabul edilemez"
Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Bugün Diyarbakır’da Rudaw TV Temsilcisi, meslektaşımız Maşallah Dekak’a haber takibi sırasında bir saldırı girişiminde bulunulmuştur. Halkın haber alma hakkını engellemek amacıyla bir gazeteciye şiddet uygulamak asla kabul edilir bir durum değildir.
Tunceli Gazeteciler Derneği olarak, Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti Üyesi ve Rudaw TV Diyarbakır Temsilcisi Maşallah Dekak’a yönelik saldırı girişimini şiddetle kınıyoruz. Meslektaşımıza yapılan bu saldırı asla kabul edilemez.
Tunceli Gazeteciler Derneği olarak, basın özgürlüğüne yapılan her türlü saldırıya karşı duruşumuzu bir kez daha vurgulamak istiyoruz. Ülkemizde son yıllarda gazetecilere karşı yapılan şiddet saldırıları her gün daha da artmakta olduğunu üzülerek öğreniyoruz. Meslektaşımız Maşallah Dekak’a saldırıyı geçekleştiren faillerin derhal yakalanarak adalete teslim edilmesi için İçişleri Bakanlığına acil çağrıda bulunuyoruz. Basın özgürlüğü artık Türkiye’de kanayan bir yara haline gelmiştir. Bu kanamanın derhal durdurularak gazeteciler yapılan saldırıların önü kesilmeli ve gazetecilerin güvenliği için güvenlik birimlerinin üzerine düşün görevi yerine getirmesini istediğimizi bir daha yüksek sesle dile getiriyoruz. “