Diyarbakır (Rûdaw) – Türkiye’de Said-i Nursi’nin eserlerinin basım hakkının Diyanet İşleri Başkanlığı’na verilmesinin iptali için Danıştay’a başvuran Askeri Kudat, “Kürt”, “Kürdistan” gibi kelimeleri kullanıp kullanmayacağını sordu.
Bakanlar Kurulu, Kasım ayında aldığı bir kararla Said-i Nursi’nin (Kurdî) eserlerinin basım haklarını Diyanet İşleri Başkanlığı’na vermişti.
Van’da yaşayan ve kendini “Nur talebesi” olarak niteleyen Askeri Kudat, avukat İsa Akın aracılığıyla 26 Ocak’ta Danıştay’a başvurarak, Diyanet’e verilen yetki hakkında yürütmenin durdurulmasını istedi.
Başvuru dilekçesinde, Diyanet’in Risale-i Nur’un nüshalarında geçen, “ümmet”, “şeriat”, “rejim”, “münafıklar”, “Kürt”, “Kürdistan”, “Ermeniler” gibi ifadeleri nasıl yayınlayacağının bilinmediğini, değiştirilebilme riskinin olduğu kaydedildi.
Dilekçede, Bakanlar Kurulu kararıyla ifade ve inanç özgürlüğünün ihlal edildiği belirtilerek, şu ifadelere yer verildi:
“Said Nursi bir muhalif olduğu ve Risale-i Nur bir muhalefet hareketi olduğu halde Bakanlar Kurulu kararı ile Risale- i Nurlar devlet tekeline sokulmuştur. Bakanlar Kurulu kararı, hukuka aykırıdır. Bu hukuka aykırı işlem sebebi ile müvekkilimin fikir ve inanç özgürlüğüne hukuksuz bir müdahale yapılmıştır. İdari işlem, Anayasa’nın temel ilkelerine açıkça aykırıdır.”
Rûdaw’a konuşan Avukat İsa Akın, Zehra ve Tenvir Yayıncılık dışında Risalei Nur’u basan yayınevlerinin, eseri değiştirdiğini söyledi.
Bu yayınevlerinin eserden, “Kürt ve Kürdistan” gibi kelimeler ile cumhuriyet rejimine yönelik eleştirileri çıkardığına dikkat çeken Akın, “Diyanet de bu yayınevlerinden alarak, eseri basıyor. Müvekkilimin fikir özgürlüğü engelleniyor” dedi.
Eserlerinin basımı hakkında Said-i Nursi’nin yazdığı bir mektubu hatırlatan Avukat İsa Akın, şunları söyledi:
“Diyor ki, benim eserlerim kamunun eseridir. Diyanet İşleri de basabilir. Benim talebelerim de bassın. Yani sadece Diyanet bassın demiyor. Kanuni düzenleme ise, sadece Diyanet ya da onun izin verdiği yayın evleri bu eserleri basabiliyor.”
Rûdaw’a konuşan Askeri Kudat da, özgün ve asıl bir Risale-i Nur okumak istediğini söyledi. Devletin bir eseri kamulaştırma hakkının olmadığını ifade eden Kudat, şöyle devam etti:
“Sad-i Nursi, 30 yıla boyunca cumhuriyet rejiminin sıkıntılarına maruz kalmış biridir. Cumhuriyet rejiminin kabul ettiği noktaları esas almıyor. Cumhuriyet ile fiili anlamda mücadelesi ortada. Devlet önce kendisini entegre etmeye çalıştı, başaramadı. Şimdi eserlerini entegre etmek istiyor.”
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın