Erbil (Rûdaw) - Uluslararası ilişkiler uzmanı Doç. Dr. İkbal Dürre, Suriye'deki mevcut durumu değerlendirerek, İran ve Rusya’nın bölgede etkinliklerini yitirdiğini söyledi. Dürre, iki ülkenin Beşar Esad yönetimine desteğini çekmesinin ardında objektif nedenler olduğunu belirtti.
Rûdaw’a konuşan Doç. Dr. Dürre, İran ve Rusya’nın Suriye’ye verdiği desteği son yıllarda hem askeri hem de istihbari anlamda büyük ölçüde azalttığını ifade etti.
Rusya’nın Ukrayna Savaşı nedeniyle güç kaybettiğini belirten Dürre, “Son üç yılda Rusya’nın Suriye’ye olan ilgisinin azaldığını gözlemliyoruz. Askeri varlığının büyük bir kısmını geri çekti ve bölgede başarısız olmuş komutanlar görevlendirdi” dedi.
Rusya ve İran Esad’a desteği neden kesti?
Dürre şu ifadeleri kullandı:
“İran ve Rusya, IŞİD’le mücadele bahanesiyle Suriye’ye gelmişti. Ancak IŞİD’e karşı belli bir başarı elde edildikten sonra sadece askeri anlamda değil, istihbari anlamda da desteği kestiler.
Rusya açısından bir diğer önemli etken ise şu oldu: Esad, Moskova’nın tavsiyelerine kulak asmadı. Yeni bir anayasa hazırlanmasıyla ilgili önerileri dinlemediği gibi Türkiye ile görüşmesi gerektiği yönündeki önerilere de kayıtsız kaldı. Sonuç olarak, bu faktörler İran ve Rusya’nın Suriye’de başarısız olduğu gerçeğini değiştirmiyor.”
İran’ın da benzer şekilde, iç meselelere odaklanmak zorunda kaldığını ifade eden Dürre, "İran’ın Suriye’den tamamen çekilmesi muhtemel görünüyor" yorumunda bulundu.
Rusya’nın bölgede kalma sebepleri
Rusya’nın Suriye’deki askeri varlığını sürdürebileceğini belirten Dürre, bu durumun ardında birkaç neden olduğunu ifade etti ve bu nedenleri şöyle sıraladı:
Rusya’nın burada kalmaya devam etmesi için birkaç neden bulunuyor. Birincisi, terörle mücadele argümanını öne sürebilir. Çünkü bölgede bulunan grupların çoğu Rusya veya Kafkasya kökenli ve bu durum Moskova için bir tehdit oluşturuyor. İkincisi, boru hatları ve enerji altyapısının korunması da Rusya’nın varlığını sürdürmesi için bir bahane olabilir.”
Dürre, ayrıca Rusya’nın İsrail ile ilişkilerinin tamamen kötü olmadığını vurguladı. "Rusya, İsrail’in Suriye’de İran’a yönelik saldırılarına engel olmadı. Bu, İsrail’in Rusya’nın bölgede kalmasında pozitif bir rol oynayabileceğini gösteriyor" dedi.
Türkiye ve bölgesel dengeler
Dürre, Türkiye’nin Suriye politikasında Batı bloğuyla uyumlu bir çizgi izlediğini ancak Kürt meselesi nedeniyle NATO ve ABD ile fikir ayrılıkları yaşadığını belirtti.
Doç Dr. İkbal Dürre, “Bu durum, Washington ile ilişkilerde krize yol açabilir. Ancak Türkiye, YPG’ye karşı mevcut askeri stratejisini sürdürmeye devam edecektir” dedi.
Kürtler ve Fırat’ın iki yakası
Doç. Dr. Dürre, Fırat’ın doğusunda Kürtlerin pozisyonlarını koruyabileceğini ancak batısında kontrolün zayıfladığını dile getirdi.
Dürre, “Batıda farklı bir kontrol gücü oluşabilir. İsrail ve Türkiye’nin bu konudaki tavırları belirleyici olacak” ifadelerini kullandı.
Suriye'deki güç dengelerinin kısa vadede belirsiz olduğunu ifade eden Dürre, "HTŞ ile Kürt gruplar ve İsrail ile Türkiye arasındaki gerilimler ileride daha da şiddetlenebilir. Bölgedeki durum, büyük ölçüde ABD ve bölgesel aktörlerin politikalarına bağlı olarak şekillenecek" şeklinde konuştu.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın