Haber Merkezi – Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, Adana’da gençlerle bir araya gelerek gündeme ilişkin sorulan soruları yanıtladı.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın dün Adana ziyareti sonrasında Yeni Adana Müzesi'nde 81 ilden üniversite kazanan öğrencilerle gerçekleştirdiği Gençlerle Buluşma Programı'nın görüntüleri paylaşıldı.
Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, Adana'da hem yatırımlarla hem de teşkilatla yoğun bir program geçirdiklerini belirtti.
Erdoğan’ın konuşmasında öne çıkanlar şöyle:
“Bizimki Teknofest kuşağı”
Bunun için gençlerle aramıza girmeye kalkanlara diyoruz ki 'Siz kendi işinize bakın'. Hangi kuşaktan olursa olsun gençlerimizle aramıza kimseyi sokmayız. Yeni bir terim ortaya koydum. Bizimki hangi kuşaktan? Bizimki Teknofest kuşağı.
"Kin ve nefretleri sürekli artan bir kesim var"
Ülkemizde yönetime geldiğimizden beri yaptığımız onca esere ve hizmete rağmen bize olan kin ve nefretleri sürekli artan bir kesim var. Aslında yapılan hizmetlerden en çok faydalananlar da bunlar. Öyleyse, niçin bize bitip tükenmez bir husumetle saldırıyorlar, biliyor musunuz? Şimdi Bay Kemal İzmir milletvekili. İstanbul'dan şu an İzmir'e, arabana biniyorsun, azami 3,5 saatte varıyorsun. Peki bir teşekkür var mı? Yok. Yahu bu pırıl pırıl yollar dört dörtlük. Daha önce 6,5-7 saate gidilen yollar bugün eğer 3,5 saate, 3 saat 15 dakikaya düşmüşse, hatta bazıları çok deli sürüyorlar ya o zaman daha da azalıyor, bir teşekkür etmez mi insan ya. Yok, çünkü bunlar bizim gençlerimizi kendi kökleriyle, değerleriyle, medeniyet birikimleriyle buluşturmamıza tahammül edemiyorlar.
“Gayretlerimiz daha çok barajlarımızın sayısını artırmak yönünde”
Şu anda gayretlerimiz daha çok barajlarımızın sayısını artırmak ve barajların sayısını artırmaktan öte, bir de yoğun şekilde kapalı sistemlere geçmek. Eğer açık sistem kalacak olursak, ki 20 yıl önce bu böyleydi. Biz devamlı kapalı sisteme geçme çalışmasını yoğunlaştırdık. Çünkü kapalı sisteme geçmememiz halinde, açık sistemde buharlaşma sebebiyle yüzde 60 kaybımız var. Bu yüzde 60 kayıpla da tabii ki bu tehdit artarak devam edecek.
“Cezaevi maceraları farklıdır”
Cezaevindekilerin içindekileri anlattığımız zaman bir daha bizi içeri mi sokacaksınız? Oranın maceraları ayrıdır ama benim oradaki en önemli hayatım şuydu. Tüm günümü gelen ziyaretçilerimle geçirir, gece de sabah namazına kadar bana gelen mektupların cevabını yazardım ve yaklaşık bu şekilde 10 bine yakın mektup yazdım. Şimdi zaman zaman gittiğim bazı yerlerde o mektuplarla karşıma çıkanlar olur. Benim yazım da fena değildir. Hemen onu karşıma çıkarırlar. Bazıları da onu çerçeveletmiş. Böyle oradaki dört ay on günlük zamanımız oldu. Allahıma hamd ediyorum. Hani derler ya Medrese-i Yusuffiyye diye, hakikaten öyle bir hayat. O tabii bize birçok şeyi öğretti ama orada dersimi iyi çalıştım. Çıktıktan sonra da zaten fazla uzun sürmedi biliyorsunuz, kısa bir zamanda iktidar olduk.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın