Ameliyat olması gereken Emine Şenyaşar: Bir damla kanım olduğu sürece buradan ayrılmayacağım

Urfa (Rûdaw) - Urfa'nın Suruç ilçesinde, AK Parti Urfa Milletvekili İbrahim Halil Yıldız ve yakınları ile yaşanan kavgada bir oğlu öldürülen, eşi ve bir oğlu da Suruç Devlet Hastanesi’nde linç edilen Emine Şenyaşar ve oğlu Ferit Şenyaşar’ın başlattığı “adalet nöbeti” 639 gündür Urfa Adliyesi önünde devam ediyor.

Nöbet yerinde Rûdaw muhabiri Rawin Stêrk’e konuşan Emine Şenyaşar bir kez daha adil yargılama ve adalet talebini dile getirdi.

Eşi ve iki oğlunun öldürüldüğünü, bir oğlunun da tutuklanarak cezaevine konulduğunu ifade eden Emine Şenyaşar, oğlu serbest bırakılmadan kesinlikle nöbeti bitirmeyeceğini söyledi.

Eşi iki oğlunu öldürenler ile onlara yardım edenlerin en ağır cezaya çarptırılmasını isteyen Emine Şenyaşar, gözlerinden ve dizlerinden ameliyat olması gerektiğini buna rağmen adalet nöbetinden vazgeçmediğini vurguladı.

Urfa Adliyesi önünde oğlu ile birlikte nöbet tutarken Rûdaw TV’ye konuşan Emine Şenyaşar şunları söyledi:

“Hala da bize zulmediliyor. Şimdi yeni bir Vali atandı. Önceki Vali kapımız size açık diyordu. Şimdiki Vali (yardımcı olmuyor). Pankartlarımızı gizliden getiriyoruz. Nöbet tuttuğumuz yerin önünü kapatacak şekilde bir dolmuş koyuyorlar. Burada taşlar vardı. Araçlar duraksayıp biz nöbet tutmayalım diye kaldırdılar o taşları. Pankartımızı başka bir yere astık oraya da bir dolmuş çektiler. Nöbetimizi büyük bir zulümle geçirdik. Polisler oğlumun boynuna sıktılar, az daha boğacaklardı. Sadece zulümle geçirdik. Biz adalet bekliyoruz. Ben buradan gitmeyeceğim. Bir damla kanım olduğu sürece buradan ayrılmayacağım. Tutuklu oğlum eve dönünceye kadar, adalet sağlanıncaya kadar buradan ayrılmayacağım. Oğlumu bıraksınlar, eve dönsün. Biz de bu nöbeti sonlandıralım. Sağlığım el vermiyor, gözlerimden ameliyat olmam gerekiyor, dizlerimden ameliyat olmam gerekiyor. Fadılım gelinceye kadar buradan ayrılmayacağım. Çocuklarımı öldürenlerin tutuklanmasını, müebbetle cezalandırılmasını istiyorum. Onlara yardım edenlerin de cezalandırılmasını istiyorum. Çocuklarımı dükkanda taradılar, hastanede de linç ettiler. İnsan hiç hastanede insan öldürür mü?! Kayıtların tamamını da gizlediler.”