Erdoğan'dan Kılıçdaroğlu'na: Yaptığı iş beşinci kol faaliyetidir

07-11-2022
A+ A-

Haber Merkezi – Erdoğan, kabine toplantısı sonrası yaptığı açıklamada "Her kim Türkiye'yi terörle, uyuşturucu kaçakçılarıyla aynı fotoğrafın içine sokuyorsa, Her kim Türkiye'yi terörle, uyuşturucu kaçakçılarıyla aynı fotoğrafın içine sokuyorsa, yaptığı iş beşinci kol faaliyetidir. Bu sinsi oyunu bir kez daha bozacağız". Bu sinsi oyunu bir kez daha bozacağız" ifadelerini kullandı.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 3 saat 30 dakika süren kabine toplantısı sonrası açıklama yapıyor.

Erdoğan, CHP Genel Başkanı’nın uyuşturucu iddialarına ilişkin “Uyuşturucu gibi insanlık suçuyla polis ve milletimize iftira atanların sinsi niyetlerle hareket ettiklerinin altını çizmek istiyorum. Her kim Türkiye'yi terör örgütleri, küresel kaçakçılarla aynı kefeye sokuyorsa yaptığı işin adı 5. kol faaliyetidir” dedi.

Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

"Seçimlerden önce kamuoyunun karşısına Türkiye Yüzyılı vizyonuna uygun şekilde çıkmayı planlıyoruz. 2023 hedefleriyle buluşturduğumuz gibi Türkiye Yüzyılı programına kavuşturmayı hedefliyoruz. Yüzünü doğruya doğru dönen herkesi heyecanlandırdığına inanıyorum.

Milletimiz için TOGG önemli sembol haline gelmiştir. Sadece bir firma, marka, üretim tesisinin değil top yekün 85 milyonun başarısı olarak görülmektedir. Hala yapılan işleri itibarsızlaştırmaya çalışan zihniyetin umutsuz çırpınışlarını da ibretle takip ediyoruz.

Polis ve hükümetimize iftira atanların sinsi niyetlerle hareket ettiklerinin altını çizmek istiyorum. Her kim Türkiye'yi terörle, uyuşturucu kaçakçılarıyla aynı fotoğrafın içine sokuyorsa, yaptığı iş beşinci kol faaliyetidir. Bu sinsi oyunu bir kez daha bozacağız.

Geçtiğimiz cumartesi günü Gaziantep'te vatandaşlarımızla kucaklaştık. Resmi rakamla 75 bin kişinin katıldığı mitingimiz kardeşlerimizin 2023'e nasıl hazırlandığının en güzel ifadesiydi.

Korkaklar, kendi insanlarının düşüncelerine kelepçe vurmak ister. Biz korkaklarla mücadele ederek yasakları ortadan kaldırarak Türkiye'yi bugünlere getirdik.

"Temel hak ve özgürlükler referandum konusu olamaz"

Hayatın idamesi için gereken temel ihtiyaç maddelerine ulaşamayan vatandaşlarımıza kapsamlı yardımlarımız devam ediyor. Türkiye aile desteği programı kapsamında 2,5 milyon vatandaşa 3,2 milyar lira yarın hak sahiplerinin hesaplarına yatırılacak.

Geçtiğimiz hafta başörtüsü serbestliğini içeren teklifimiz mecliste grubu bulunan partililerle görüşüldü. Eğer uzlaşma sağlanamazsa, Cumhur İttifakı olarak teklifi meclise getireceğiz. Temel hak ve özgürlükler referandum konusu olamaz.

Polis akademimizin komiser yardımcıların mezuniyet töreninde sevince ortak olduk. Yeniden yapılandırdığımız polis akademimiz başarılı çalışmalarıyla göz dolduruyor. Uyuşturucu gibi insanlık suçuyla polis ve milletimize iftira atanların sinsi niyetlerle hareket ettiklerinin altını çizmek istiyorum. Her kim Türkiye'yi terör örgütleri, küresel kaçakçılarla aynı kefeye sokuyorsa yaptığı işin adı 5. kol faaliyetidir.

Türkiye 5. kol elemanlarından çok çekmiştir. Milletimiz uzun süre bu faaliyet sebebiyle eserlerden mahrum kalmıştır. Cumhuriyetimizin 100. yılından aldığımız ilhamla ülkemizi Türkiye Yüzyılı'na hazırladığımız kritik dönemde aynı oyun sergilenmeye başlandı. Ama bu defa açık ve net konuşuyorum; başaramayacaklar.

Milletimiz bu oyunları bozacak ferasete ve dirayete sahip olduğunu sayısız örnekle göstermiştir. Bunlar DEAŞ'ı, PKK'nın, 15 Temmuz'da FETÖ'nün, Suriye harekatlarında cümle emperyalistlerin, Avrupa'nın, Karabağ'ın işgaline karşı gardaşlarımızın yürüttüğü vatan muhaberesinde Ermenilerin, faiz lobilerinin ağzıyla konuşuyorlardı. Kendilerine verilen görev buydu. Diyet borcu bunu gerektiriyordu."

 

Yorumlar

Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın

Yorum yazın

Gerekli
Gerekli
 

Son paylaşılanlar

DEM Parti Van Milletvekili Gülderen Varli

DEM’li vekil, Meclis’ten Van'daki yoksulluğun araştırılmasını istedi

DEM Parti Van Milletvekili Gülderen Varli, Meclis Başkanlığı’na sunduğu önergede, Van’da son dönemde esnafın yaşadığı ekonomik sorunların ve halk arasında artan yoksulluğun hem bireysel yaşam koşullarını zorlaştırdığına hem de yerel ekonominin sürdürülebilirliğini tehlikeye attığına dikkati çekti.