Prof. Dr. Görür 'uykularımı kaçırıyor' açıklamasından sonra Dersimliler diken üstünde
Dersim (Rûdaw) –Yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür'ün, "Tunceli uykularımı kaçırıyor. En az 7.4 büyüklüğünde deprem tehlikesi var" sözlerinin ardından tedirginlik yaşayan Dersimliler, yetkililerin olası bir depreme hazırlık için harekete geçmesini istiyor.
Prof. Dr. Naci Görür, geçtiğimiz günlerde Türkiye'deki fay hatlarının tehlikesine değinerek Kuzey Anadolu Fayı'na dikkat çekti. Bingöl-Karlıova, Dersim'in Nazımiye, Ovacık ilçeleri ve yakınlarındaki bölgelerin büyük tehlike altında olduğunu belirten Görür, yaşanacak bir depremin Dersim'de 7.4 büyüklüğünde etki yaratacağını belirterek önemli uyarılarda bulundu.
6 Şubat 2023 tarihinde Maraş merkezli meydana gelen ve 11 ili etkileyen büyük depremlerde on binlerce yurttaşını kaybeden Türkiye, başta Prof. Dr. Naci Görür olmak üzere deprem bilimcilerin önlem alınması çağrılarını maalesef yeterince karşılamıyor.
"Dersimliler tedirgin"
Maraş merkezli depremlerden etkilenen illerden biri de Dersim. Kentte depremin ardından yapılan hasar tespit çalışmalarında bin 686 ağır hasarlı yapı tespit edilirken bu yapılardan sadece hasarlı bazı kamu binalarının yıkımı gerçekleştirildi. Çoğu yurttaş ağır hasarlı yapılarda oturmaya devam ederken, Prof. Dr. Naci Görür'ün yaptığı uyarı da yurttaşlarda tedirginliğe neden oldu.
Gerek valilik gerekse yerel yönetimlerin depreme hazırlık konusundaki çalışmalarını yetersiz gören yurttaşlar bir an önce ciddi önlemlerin alınmasını bekliyor.
"Dersim depremde birinci derecede etkilenecek"
Olası bir depremde Dersim'in birinci derecede etkileneceğini ifade eden TMMOB Dersim İKK Sekreteri Uğur Beycan, Rûdaw'a yaptığı açıklamada şunları dile getirdi:
"Dersim olası bir depremden nasıl etkilenecek sorusuna ise birinci derece etkilenecek illerden biriyiz, çünkü Kuzeyimiz de Bingöl Yedisu ve Karlıova fay hatları, bin 100 ve bin 200 km uzunluğunda fay hatları, Marmara'dan başlayıp Dersim'e kadar uzanan fay hattı. Marmara ve Dersim kuzeydeki Yedisu hattındaki bütün fay hatları kırılmış durumda ve enerjisini boşaltmış durumda. Bu durumu bilimsel açıdan almak zorundayız, bugünde olabilir, yarın da olabilir ama Naci hocayı dinleyen hemen herkes hayattayken bu depremi göreceğiz. Bu depremin, deprem üretme potansiyeli yüksek, Pazarcık verilerine yakın bir şiddette deprem üretmesi bekleniyor bu da 7.4 ve üzeri olarak görünüyor. 7.4 üzerindeki deprem yaklaşık bize 65 km uzaklıkta gerçekleşecek. Bunun Dersim üzerinde oluşturacağı ivme ve yıkıcı gücü düşündüğünüz zaman çok iyi bir tablo önümüze çıkmıyor."
Deprem ve afet konusunda kurumlar arası iletişimin zayıflığına dikkat çeken Beycan,"Mesela deprem olduktan sonra 15 gün sonra 6 Şubat'tan sonra TMMO olarak kurumlarımıza ve karayollarına dilekçe yazdık ve şunları sorduk; olası bir deprem ve afet durumunda karayollarımız, köprülerimiz ve viyadüklerimiz ne durumda. Olabilecek bir felaketi karşılayabilecek durumda mı diye sorduk ancak 8 ay oldu ancak kamu kurumlarından bize dönüş olmadı. Bu da bizim önlem açısından ne durum da olduğumuzun bir göstergedir "ifadesini kullandı.
'Çürük raporu' verilen evlerde korkuyla yaşıyorlar
Deprem uzmanlarının son dönemde yaptıkları uyarılara rağmen belediye ve valilik düzeyinde deprem tedbirlerine yönelik çalışmaların yeterince yapılmaması nedeniyle çok sayıda vatandaş "Çürük raporu" verilmesine rağmen halen bu evlerde korkuyla yaşamlarını sürdürmeye devam etmek zorunda bırakılıyor.
Prof. Dr. Naci Görür'ün Dersim'de 7.4 şiddetinde deprem olur açıklamasından sonra Dersimliler, oturdukları evlerin depreme dayanıklılığı konusunda bilgi sahibi olmadıkları için tedirginlik yaşıyorlar.
"Yetkililer tedbir alsın"
Diren Er, "İnsanlarımız artık enayi olmasın seslerini çıkarsınlar, benim evim hasarlı, güçlü değil, yetkililer tedbir alsınlar. İnsan gibi icraat yapsınlar, insanları bu durumdan kurtarsınlar. Benim evim çürük, çatlamış, su akıtıyor"dedi.
Songül Özalp, "Akşam eve gidiyoruz, korkudan uyuyamıyoruz. Ne belediye ne de başka yetkililer bu konuda önlem almıyorlar. Sabaha kadar uykumuz gelmiyor, kızım var korkuyoruz. Her dakika deprem olacak korkusuyla yaşıyoruz. Herkes konuşuyor ama tedbir alınmıyor "diye konuştu.
Sevilay Demir, "Benim oturduğum binada çürük raporu var ama biz halen orada oturmak zorundayız. Ne bizi uyaran oluyor ne bir yol gösteren var. En azından bir konteyner olsun, çünkü biz bu tedirginlikle her akşam çocuklarla yaşıyoruz. Heran ölebiliriz düşüncesiyle yaşıyoruz "şeklinde konuştu.
Müslüm İnanç, "Beşince katta oturuyorum, önümüzde deprem var. Depremin ne zaman olacağı belli değil. Devletten destek bekliyoruz. Ne olacak bu eski binaların durumu, bu binaların altında mı kalacağız, ölecek miyiz bu şekilde bedava mı öleceğiz. Herkes görevini yapsın" ifadesine yer verdi.
Hülya Aydoğdu, "Bu şehirde Hatay ve Maraş depreminden sonra biraz önlem alınmaya başlandı ama sonra her şey unutuldu. Hiçbir önlem yok, hiçbir bilgilendirme yok. İnsanlar çok tedirgin, özellikle son zamanlarda hepimiz çok tedirgin, dışarda yaşayan ailelerimiz bu konuda tedirgin ve sürekli bize uyarılarda bulunuyorlar. Ama biz bir şey yapamıyoruz elimiz kolumuz bağlı"dedi.