Haber Merkezi – Erdoğan, “Bugün Gazze’yi savunmak demek; Kudus’le birlikte, Mekke’yi, Medine’yi, İstanbul’u, Şam’ı, Bağdat’ı savunmak demektir. Yangının bizim ocağımıza ulaşmasını beklersek, o yangın bir gün mutlaka evimize gelecektir” ifadelerini kullandı.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İslam İşbirliği Teşkilatı’nın 39’uncu Bakanlar Oturumu’nun açılışında konuştu.
“İsrail’in saldırılarına direnen Gazze’yi selamlıyorum” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gazze’nin küresel sistem açısından turnusol kağıdı görevi gördüğünü söyledi.
Konuşmasında Birleşmiş Milletler’e tepki gösteren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bir tarafta savaş dursun diyen 121 ülke var, diğer tarafta İsrail saldırılarına açık çek veren 3-5 ülke var. Bu 3-5 ülke ne zaman ‘tamam’ derse ancak o zaman harekete geçen küresel mekanizma var. Böyle bir yapının barışı getirmesi mümkün değildir” ifadelerini kullandı.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu için “Gazze kasabı” diyen Erdoğan, “Bir savaş suçlusu olmanın ötesinde kesinlikle Gazze kasabı olarak yargılanacaktır” dedi.
Erdoğan’ın konuşmasından satırbaşları şöyle:
"Türkiye ve Türk milleti olarak Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100’üncü yılını idrak ediyoruz. Türkiye Cumhuriyeti, şanla şerefle, başarılarla geçen bir asrı geride bıraktı. Bu kutlu yürüyüşümüzü, Türkiye Yüzyılı ile taçlandırmadan durmayacağız.
İsrail’in 7 Ekim’de başlayan katliamları, esir takasları sebebiyle 6 gün aranın ardından 1 Aralık itibariyla yeniden hızlandı. 16 binin üzerinde şehit, 36 binin üzerinde yaralı verildi. İsrail’in saldırılarına direnen Gazze’yi selamlıyorum.
Bunlar hepimize yıllarca demokrasi ve hukuk dersi vermişlerdi. Söze her başladıklarında, basın özgürlüğünde bahseden bunlar değil miydi? Fail Müslüman olunca ortalığı ayağa kaldıranların hepsi, İsrail’in katliamlarına kör ve sağır kesilmiş durumdalar. Fiziken ölenler Filistinliler olabilir. Bu zulme destek vererek veya sessiz kalan her kişi, kurum ve ülkenin şatafatlı ideolojileri, ilkeleri yerle yeksan olmuştur. Bunca masumun ölümünü, sessizce geçiştirmeye hatta Hamas bahanesiyle meşrulaştırmaya çalışanların artık insanlığa söyleyecek tek bir sözleri dahi kalmamıştır.
Birleşmiş Milletler’e tepki
Gazze, küresel sistem açısından bir turnusol kağıdı işlemi görüyor. 7 Ekim’den bu yana şahit olduklarımız pek çok yapının gerçek yüzünü bize gösterdi. BM kurumsal olarak Gazze imtihanından başarısız çıktı. Genel Sekreter’in samimi gayreti maalesef bizzat Güvenlik Konseyi üyeleri tarafından sabote edildi. BM Genel Kurulu’nda 121 evet oyuyla kabul edilen karar, insanlığın vicdanına tercuman olması bakımından kıymetli bir adımdır. Ancak bu karar BM’nin mevcut yapısı nedeniyle kadük kaldı.
Bir tarafta savaş dursun diyen 121 ülke var, diğer tarafta İsrail saldırılarına açık çek veren 3-5 ülke var. Bu 3-5 ülke ne zaman ‘tamam’ derse ancak o zaman harekete geçen küresel mekanizma var. Böyle bir yapının barışı getirmesi mümkün değildir. Bizim yıllardır, dünya 5’ten büyüktür diyerek ifade ettiğimiz, BM Güvenlik Konseyi’nin adaletsiz ve krizlerin çözümünde işlevsiz kalan bu çarpık yapısı değiştirilmelidir. Hiçbirimiz bu sistemi kabullenmek mecburiyetinde değiliz. Artık itirazlarımızı daha gür dillendirmemiz gerekiyor.
"Netanyahu yargılanacak"
Gazze kasabı olan Netanyahu bir savaş suçlusu olmanın ötesinde kesinlikle Gazze kasabı olarak yargılanacaktır. Gazze’nin yeniden imarı ile ilgili hazırlıklara şimdiden başlamalıyız. İsrail’in Gazze’yi insansızlaştırma politikalarına karşı çok net bir duruş sergilemeliyiz. Gazze bir Filistin toprağıdır, Gazze Filistinlilerindir; öyle kalacaktır.
Bugün Gazze’yi savunmak demek; Kudus’le birlikte, Mekke’yi, Medine’yi, İstanbul’u, Şam’ı, Bağdat’ı savunmak demektir. Yangının bizim ocağımıza ulaşmasını beklersek, o yangın bir gün mutlaka evimize gelecektir.”
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın