İstanbul (Rûdaw) – Araştırmacı yazar Faik Bulut, Suriye’de yaşanan gelişmelerin dengeleri değiştireceğini belirtti. Bulut, “Cihatçılar Hama’yı aşabilirlerse Şam'ın kapısı açılmış demektir” dedi. “Şu anda yaşananlar Trump’a ‘Hoş Geldin’ partisidir” diyen Bulut, Trump müdahale etmeden bir emrivaki hazırlandığını söyledi.
Suriye’de El Kaide destekli Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) ve diğer silahlı gruplar çarşamba günü İdlib ve Halep vilayetlerine büyük bir saldırı başlatarak geniş bir bölgeyi kontrol altına aldı.
Suriye'nin ikinci büyük kenti Halep’e giren HTŞ, tüm mahallelerin kontrolünü ele geçirdi ve Hama vilayetine doğru ilerlemeye başladı.
Öte yandan Türkiye destekli Suriye Milli Ordusu da (SMO) Rojava Özerk Yönetimi’nin kontrolü altındaki Şehba bölgesine saldırı başlattı ve Tel Rıfat ilçesine girdi.
Kısa sürede yaşanan bu gelişmelerin, 7 Ekim 2023’ten bu yana İsrail ile Hamas ve Lübnan Hizbullah’ı arasında devam eden savaşın sona erdirilmesi için ilan edilen ateşkesin hemen ardından cereyan etmesi bölgede büyük bir şok etkisi yarattı.
“Ortadoğu’da olan hiç bir şey tesadüf değildir”
Rûdaw’a konuşan ve bölgeyi yakından bilen araştırmacı gazeteci, yazar Faik Bulut, tüm bu gelişmelerin birbiri ile bağlantılı olduğunu söyledi.
Bulut, “Ortadoğu’da olan hiç bir şey tesadüf değil ve bu olanlar birbiriyle bağlantılıdır. Özellikle İsrail'in Filistin ve hem de Lübnan’da yarattığı sarsıntılar Türkiye'yi de etkiledi. Tabi Suriye’yi de, Rusya'yı da epeyce etkiledi. Bu arada hem Rojava’da hem de güneyde Kürtleri de bir şekilde etkilemiş görünüyor. bi şekilde etkilemiş görünüyor. Bir bu bir de Trump’ın koltuğa oturmasına daha 48 gün var. Bu boşluktan mümkün olduğunca özellikle Türkiye istifade ederek kendi hesabına göre bölgeyi dizayn etmek istiyor” dedi.
“Türkiye'nin izni olmadan bu işin yapılabileceğini zannetmiyorum”
Türkiye’nin Suriye'deki dengelerin değişikliği konusunda aktif olarak sahada olmasa da İdlib’deki cihatçı Heyet Tahrir eş-Şam ve himayesindeki Suriye Milli Ordusu bileşenleri vasıtasıyla hamleler yaptığını belirten Bulut, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Türkiye'nin direkt HTŞ’yi harekete geçirdiğini söylemek için insanın elinde belge olması lazım. Fakat ben HTŞ’nin Türkiye'nin bilgisi ve izni olmadan bu işi yapabileceğini zannetmiyorum. Çünkü daha önce yapmaya çalıştı, Türkiye önledi. SMO da böyle yapmaya çalıştı. Hatta Arap basını, hemen İsrail ile yapılan anlaşmanın uygulandığı andan itibaren başladığına dikkati çekiyor. Daha önce yapılmış olsaydı hem Türkiye hakkında, hem de SMO milisleri ve cihatçı HTŞ için, tırnak içinde ‘bakın Müslüman din kardeşlerine karşı işte gavur ve siyonist İsrail'in yanında yer alıyorlar’ diyeceklerdi. Bu nedenle bir süre ertelediler.
Türkiye'nin himayesinde olan bir kısmı milliyetçi, bir kısmı cihatçı olan SMO’ya bağlı örgütler öyle HTŞ ile birlikte girmediler. Eş zamanlı girdiler ama aynı mevzilere girmediler. Onlar Halep'in başka bölgelerine girdiler çünkü kendi aralarında toplandılar ve bu sefer esas olarak Kürtlerin kontrolündeki Tel Rıfat, Şeyh Maksud, Eşrefiye mahallelerine ayrı bir plan çerçevesinde ve Türkiye’ye bilgi vererek girdiler.”
“Hama’yı aşabilirlerse Şam'ın kapısı açılmış demektir”
Suriye'de Beşar Esad yönetiminin devrilmesinin bu hamleyle mümkün olup olmadığı sorusuna yanıt veren Faik Bulut, “Bu Hama’daki duruma bağlı. Bir defa İran’ın ve Hizbullah’ın Esad’a desteği azaldı. Esad’ın hemen devrilmesi biraz zor Türkiye deyim yerindeyse Suriye'yi iyice zayıflatır, Türkiye'nin şartları ile anlaşmayı reddeden Şam’a büyük ihtimalle diz çöktürüp yeniden kendi bildiği şartlarda Beşar Esad’a kabul ettirecek” diye konuştu.
Suriye’de rejimin çökeceğini söylemek için henüz erken olduğunu dile getiren Bulut, “Ama eğer Hama’yı aşabilirlerse Şam'ın kapısı açılmış demektir. Belki de Tenef’te ABD’nin kontrolündeki silahlı muhalif gruplar da harekete geçer. Ben işin esasının Hama’ya bağlı olduğunu düşünüyorum. Kürtler için ise durum Münbiç’e bağlı. Münbiç düşerse bu defa Türkiye destekli milisler Fırat’ın doğusuna, yani Kamışlo, Haseke, Rakka, Deyrezor’a, İdlib’deki cihatçılar da Şam’a doğu gidecekler. Yani önlerinde üç bölge var; Lazkiye, Hama, Humus ve sonrasında Şam” yorumunu yaptı.
Beşar Esad yönetiminin son olaylarla sarsıldığını belirten Faik Bulut, daha önce Halep’in Suriye yönetimine devredilmesi konusunda Türkiye’nin Beşar Esad ile değil Rusya ile anlaştığını ve Halep’e karşılık Rojava’da Efrin’de dahil Özerk Yönetim’in kontrolü altındaki bölgelere operasyon gerçekleştirdiğini söyledi.
“Bir suda iki balık kavga ediyorsa bu İngilizlerin işidir”
Faik Bulut, bu süreçte İngilizlerin de rol aldığına, Türkiye’yi Rusya’dan uzaklaştırmak için çeşitli hamlelerde bulunduğuna dikkati çekti.
Erdoğan’ın Orta Asya Türk cumhuriyetleriyle yaptığı toplantıyı ve İngiltere’de PKK’ye yönelik baskınları hatırlatan Bulut, “Aslında Kürtler Ruslardan da çekti ancak en fazla İngilizlerden çekti. Duhok’ta bir sempozyum düzenlenmişti, ben gidemedim ama şunu söyledim; bir suda iki balık kavga ediyorsa bu İngilizlerin işidir” değerlendirmesinde bulundu.
“Bu durum bütün ilişkileri bir şekilde değiştirecek”
“Bu durum bütün ilişkileri bir şekilde değiştirecektir” diyen Bulut, “Yeni dengeler kurulduğu için yeni ilişkileri de değiştirir. Türkiye ve diğer ülkeleri de etkiler. İsrail her ne kadar ‘bununla bir bağlantım yok’ derse de öyle değil. Benyamin Netanyahu ‘hedefimiz İran’ demişti. O ayrı bir konu ama şu anda yaşananlar Trump’a ‘Hoş Geldin’ partisidir. Yani kanlı bir partidir ama Trump onlara müdahale etmeden ona bir emrivaki hazırlanıyor. Tabi çok ironik, trajikomik bir şey söylüyorum” ifadelerini kullandı.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın