AK Partili Külünk: Sayın Erdoğan zirvede bırakmalı
Haber Merkezi – AK Parti eski milletvekili ve MYK üyesi Metin Külünk "31 Mart'tan sonra sayın Erdoğan'ın sosyolojisi eriyor. Sokak artık, 'Cumhurbaşkanımız çok iyi, etrafı çok kötü' cümlesini aştı. Üzülerek ifade ediyorum; 3-4 sene evvelki Sayın Cumhurbaşkanımıza olan güven aşağı doğru iniyor" dedi. Külünk "Sayın Erdoğan zirvede bırakmalı" ifadelerini kullandı.
AK Partili Metin Külünk 12punto'da "Özge Uzun ile Filtresiz" programına katıldı. 'Sayın Cumhurbaşkanını ciddi manada zorluyorlar'
Bütün liderlerin yaşadığı sorunu Erdoğan'ın da yaşadığını söyleyen Külünk, "Cumhurbaşkanı Erdoğan iyi, çevresi kötü" demek istemediğini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bugüne gelirsek yine bir akıl F-35'leri alma karşılığında borcu borçla çevirme noktasında Türkiye'yi tekrardan birileri sayın Cumhurbaşkanımızı zorlayarak Türkiye'yi götürüp "S400'leri rafa kaldırın, Asya'daki yükselişe ilgisiz kalın" diyerek Türkiye'yi tekrardan batının kontrolü halinde bir ülke haline getirin diyen bir model var. Bunların sayın Cumhurbaşkanını ciddi manada zorladıklarını ben açık bilgi kaynaklarından, açık açık görüyorum.
"Onlara hiç dokunulmuyor"
Ekonomik kriz ile ilgili de konuşan Külünk, toplumun yüzde 40'ının ciddi sorun yaşadığını, yüzde 10'un ise "zorlukla yürüdüğünü" söyledi.
Külünk söz konusu duruma rağmen geriye kalan yüzde 50'lik kısımdan yüzde 30'luk bölümün her şartla yukarıya çıktığını ifade etti. Nüfusun yüzde 1'lik kesimin servetinin toplumun yüzde 40'ını kontrol ettiğini söyleyen Külünk, "Onlara hiç dokunulmuyor" dedi.
“Bizim Erdoğan'dı, bizim Tayyip'ti”
Külünk "Sofrada problem varsa hayat insanın canının acıdığı yerdir. Bu yüzden 3 Temmuz 2023'den beri defalarca ifade ettim. Sayın Erdoğan'ın gücü sokaktan geliyor(du). Çünkü Sayın Erdoğan emekçinin, işçinin, esnafın, dar gelirlinin, çiftçinin, köylünün her an yanında duran abisiydi, kardeşiydi, 'Bizim Erdoğan'dı, 'Bizim Tayyip'ti. Burası en güçlü stratejik noktaydı” ifadelerini kullandı.
Ekonomi ile ilgili değerlendirmelerine 'üst kesim' ve 'sermaye sınıfını' eleştirerek devam eden Külünk, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye'den zenginleşenlerin hiçbirisi elini taşın altına koymayacak"
"15 Temmuz gecesi Cumhurbaşkanı Erdoğan İstanbul'a özel uçağıyla geldi. Milletimizle kucaklaştı. O sırada özel uçağını hazırlayarak yurt dışına kaçmaya çalışanlar, perdelerini örtenler, telefonlarını kapatanlar. O sermaye çevreleri var ya. Arabalarının markaları değişmeye başladı, daha klas oldu. O gece tankların önüne dar gelirliler yatacak, uçaklara kafayı dar gelirli kaldıracak, sokaklarda 1 ay boyunca servet sahipleri yatmadı. Benim garibanım yattı, sabah kalktı işe gitti. Benim garibanım ölmeyi göze aldı. Bu ülkenin bağımsızlığına sahip çıkmaya benim garibanım göze alacak. Bu ülke zorluk bir döneme geçtiği zaman Türkiye'den zenginleşenlerin hiçbirisi elini taşın altına koymayacak. Servet vergisi koyun diye bas bas bağırıyorum. Koyun."
“Erdoğan'ın sosyolojisi eriyor”
31 Mart seçimleri ardından sosyolojide değişiklik olduğuna dikkat çeken Külünk şunları söyledi:
"31 Mart'tan sonra sayın Erdoğan'ın sosyolojisi eriyor. Sayın Erdoğan sizin bu sorduğunuz soruyu kendisi sormak ve cevaplamak zorunda, çünkü sokak artık, "Cumhurbaşkanımız çok iyi etrafı çok kötü cümlesini aştı. Doğrudan üzülerek ifade ediyorum Sayın Cumhurbaşkanımızın kendisini tartışıyor. 3-4 sene evvelki Sayın Cumhurbaşkanımıza olan güveni dikine aşağı doğru iniyor. "Bunların hiçbirinden Sayın Erdoğan'ın haberi yok" bu kalktı ortadan. Bu belki uzun süre öncesinde bir gerçek olarak kabul edilebilirdi ama bugün artık hayatın her alanında; her filmin haber hikayesinin başında bu kadar açık konuşuluyorsa Sayın Cumhurbaşkanımızın 31 Mart sandık sonuçlarını merkeze koymalı. “
"Ülke 2025'te erken seçimi konuşur"
Uzun'un Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bunu görüp görmeyeceği yönündeki sorusuna karşılık ise Külünk, "Bu yılın sonuna kadar, mutfağın rahatlamasına sebep olacak adımlar atılmasında gecikilirse, şehirlerdeki siyasetin derebeyi haline gelmiş, yaptığı yanına kar kalıyor psikolojisine dönüştürecek hesap verme ve sorma mekanizmasını harekete geçirmezse çok net söylüyorum 2025'te erken seçimi bu ülke konuşur. Çünkü sokak artık eleştirel boyuttan çıkıyor, içine düştüğü çaresizlik için çare aramada öfke boyutuna geliyor" yanıtını verdi.
"Gayretim, Erdoğan'ın görevi güzel anılarak devretmesi"
Külünk'e Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yıllar öncesine ait olan bir fotoğrafı hatırlatarak "Arkadaşınızı özlüyor musunuz?" diye sordu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı bir "ağabey-kardeş" hukukunda sevdiğini söyleyen Külünk, "Sayın Cumhurbaşkanımız, Cumhurbaşkanlığı gibi devletin liderliğini en nihayetinde devredecek. Güzel devretmesini isterim. Güzel anılarak devretmesini isterim. Zorlukların anısıyla devretmesini istemem. Bu dostluğun da hukukun da gereğidir. Biz bundan yanayız. Sayın Cumhurbaşkanımızın bu ülkeye kazandırdıkları, başarıları, bir başarı hikayesi var. Fakat başarıların yanında eksiklikler, hatalar, boşluklar var. Bu gayet makul. İstediğim şudur. Her şeyin en güzel zirvesinde devretmek vardır ya. Ben onun çabası içerisindeyim. Hiçbirimizin bulunduğu yer mülk değil. Bu devrin, 15 Temmuz gecesindeki gibi anılması, o tatta olmasının gayreti içerisindeyim. En nihayetinde kararları verecek olan kendisidir” dedi.