‘Irak’taki durum protesto gösterisi ile iç savaş karışımı bir şey’
Bağdat (Rûdaw) – Irak’ta protesto gösterileri devam ederken hükümet’e karşı uygulanan baskıda artıyor. Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) Irak Milletvekili Nasir Herki, Hükümetin verdiği sözleri yerine getirmek için göstericilerin bir şans vermesi gerektiğini ifade ederek, “ Taleplerinin şiddet kullanılarak yerine getirilmeyeceğini” söyledi.
Irak genelinde iki aşamalı olarak 1 Ekim’den beri protesto gösterileri sürüyor.
Göstericiler geçtiğimiz hafta gösterilere daha fazla insanın katılması için sosyal medya aracılığıyla kapsamlı bir kampanya başlattı. 25 Ekim günü bir süre ara verilen gösterilere tekrar başlanacaktır.
Geçtiğimiz Cuma günü Bağdat başta olmak üzere Irak’ın farklı kentlerinde protesto gösterileri başlatıldı.
Irak Başbakanı Adil Abdulmehdi, 25 Ekim Cuma günü istifa etmeyeceği bildirmiş, yeni reform paketi açıklamıştı.
Abdulmehdi, konuşmasına "Ülke siyasetinde hizipçilik ve mezhepçilik 'rejim sorununu' beraberinde getirdi. Bunu siyasi gruplar ve siyasetçiler değil, halkımız idrak etti ve geniş çaplı gösteriler düzenledi” dedi.
Kabinde revizyon yapacağını da müjdeleyen Abdulmehdi, "Kabine revizyonunun kapsadığı yeni bakanlar, siyasi parti mensupları değil, bağımsız kadın ve gençlerden oluşacak" ifadelerini kullanmıştı.
Gösteriler sırasında şiddet kullanılmasına karşı olduklarını vurgulayan Irak Başbakanı, devlet binalarına saldırmalarına da müsaade etmeyeceklerini belirtmişti.
Irak Parlamentosu Güvenlik ve Savunma Komisyonu üyesi, Kürdistan Yurtseverler Birliği milletvekili Harem Karem Ağa, “Protestocular yönlerini devlet ve parti binalarına çevirerek ateşe verdiler, bu nedenle güvenlik güçlerinin de müdahalesi sert oldu. Vatandaşların haklı talepleri yanında dış mihraklarında parmağı var. Aynı zamanda taraflar arasında bir hesaplaşma söz konusu olduğunu söyleyebilirim. Irak’taki durum iç savaşın çıkmasına neden olacak hale geldi.
Komisyon üyesi Ağa Kürdistan Bölgesi’nin güvenliği Irak’ın güvenliğine bağlı olduğu için Kürtlerin bu süreçte Iraklı yetkililere destek olmaları gerektiğini savunuyor.
Abdulmehdi’nin hükümette yapacağı revizyon açıklamasında sonra bazı bakanların görevden alınacağı öne sürüldü. Yolsuzluk olaylarına karışan bakanların görevden alınmasının yerinde bir karar olacağını söyleyen Harem Karem Ağa, “Kürt Bakanların kötü olduğunu söylemek insafsızlık olur, çünkü görevleri süresince çok aktif çalıştılar” dedi.
Irak İnsan Hakları Yüksek Komisyonu tarafından paylaşılan verilere göre, hükümet karşıtı gösterilerin 6’ıncı gününde ölenlerin sayısı 100’e yaralıların ise 5 bin 500’e ulaştı. Bu süreçte 80’e yakın hükümet ve parti binası ateşe verilerek yakıldı. Böylelikle hükümet karşıtı yapılan protesto gösterilerin başından bu yana ölenlerin sayısı 207’ geçti. Yaralıların sayısı ise 10 bine ulaştı.
1 Ekim ile 15 Ekim tarihlerinde yapılan protesto gösterilerinin farklı özellikler taşıdığını ifade eden Değişim Hareketi Irak Milletvekili, Hoşyar Abdullah, “Ekim’in başında başlayan protesto gösterileri daha çok hizmetlerin artırılması ve iş imkânlarının artırılmasını hedefleniyordu. Ancak ara verilip 25 Ekim’de yeniden başlatılan gösterilerde partilerin açık bir şekilde destek verdiği görülüyordu” dedi.
Irak’ta Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr’a bağlı, meclisin en büyük grubu Sairun Koalisyonu, 27 Ekim 2019’da muhalefete geçtiğini ve göstericilerin talepleri yerine getirilene kadar tüm grup milletvekillerinin mecliste oturma eylemi yapacaklarını duyurmuştu.
Şii partiler arasında bir hesaplaşma olduğunu vurgulayan Hoşyar Abdullah, “Kürdistan Bölgesi’nde yapılan bağımsızlık referandumu bu savaşı erteledi” diye konuştu.
Gösterilerin Adil Abdulmehdi’nin istifasıyla sonuçlanabileceğinin altını çizen Abullah, şöyle devam etti:
“Abdulmehdi’nin görevinde kalması çok zor görülüyor. Bu nedenle Kürtler Abdulmehdi’den sonraki süreç için bir ağız birliğine ön hazırlık yapması lazım. Irak’ta anayasa değişikliğine gidilmesi için bir çaba olduğunu görüyoruz. Bizim anayasada yapılacak değişiklikler için de hazırlıklı olmalıyız. Ulusal bir birlik oluşturmalıyız.
Irak’ta 25 Ekim’den bu yana gösteriler devam ediyor, ancak Kürtler bir seyirci gibi gelişmeleri izliyor. Erbil-Bağdat arasında devam eden bütçe ve petrol konuları da bu nedenle askıya alındı.
Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) Nasir Herki de, “Kürtler sadece seyirci değildir, hem göstericilerin hem de hükümetin meşru haklarının yanında olmuştur. Biz Adil Abdulmehdi’nin başkanlığındaki hükümeti destekliyoruz çünkü bu süreçte en iyisinin bu olduğunu biliyoruz. Öte yandan yeni bir hükümetin kurulması süreci hiçte kolay bir durum değil” dedi.
Göstericiler tarafından sıkıştırılan Irak hükümeti gittikçe taleplerine bir yenisini ekliyor. Göstericiler şu an hükümetin istifasını istiyorlar.
Hükümetin göstericilerin taleplerini yerine getirmek için borç almayı bile göze aldığını ifade eden Herki, “Hükümetin verdiği sözleri yerine getirmek için göstericilerin bir şans vermesi gerekiyor. Taleplerinin yerine getirilmesi hükümet ve parti binalarının yakılmasıyla gerçekleşmez” diye konuştu.
Güvenlik güçlerinin göstericileri hedef almadığını belirten Herki, “Irak İçişleri Bakanı’nın da belirtiği gibi silahların namlusu göstericilere karşı değildir. Geçmişte yaşanan hadiseleri araştırmak üzere parlamentoda araştırma komisyonu kuruldu, şu ana incelemelerin sonuçlarını bekliyoruz” dedi.
Göstericilere gerçek mermi kullanılmasına ilişkin konuşan İslami Birlik Partisi (Yekgrtu) milletvekili Dr. Musena Emin, “ Göstericilerin güvenlik güçleri tarafından öldürülmediği doğrudur ancak yine de devlet silahıyla oldu. Hükümetin Heşidi Şabi’ye verdiği silahlarla yapıldığı oradadır. Şu an olan bitenler iç savaş ile protesto karışımı gibi bir durum. Irak, medeni çerçevede gösterilere alışkın değil. Halk daha çok devrim ve ayaklanma kültürüne aşina. Bu nedenle hem hükümet hem de halk şiddete başvuruyor. Vatandaşların kızgınlığın anlıyorum çünkü en düşük maliyetli bir ihaleden tutun petrol kuyularına kadar her şeyi kendi aralarında paylaşmış durumda” değerlendirmesinde bulundu.