İsrail'in Lübnan'a düzenlediği saldırıda öldürülen Kürt çocukların babası saldırı anını anlattı
Erbil (Rûdaw) - İsrail'in Lübnan'a düzenlediği saldırıda aralarında Efrin Kürtlerinden 3 çocuğun da bulunduğu 5 kişi hayatını kaybetti.
Öldürülen 2 çocuğun babası Şahin Çerkes, “Saldırı olabilir endişesi ile güvenli bir yer seçtik ama atılan ilk bomba çocuklarımın bulunduğu yere isabet etti” dedi.
İsrail ordusu 16 Temmuz'da Lübnan'ın güneyinde, İsrail sınırına yakın Umm Tut köyünü bombaladı.
İsrail ordusu saldırının ardından “Umm Tut köyü yakınlarındaki Yarin bölgesinde Hizbullah teröristlerine ait bir üsse saldırdık" açıklamasını yaptı.
55 yaşındaki Şahin Çerkes Afrinli bir Kürt. Çerkes, Suriye’de iç savaşının başladığı 2011 yılında Lübnan'a göç etti ve Umm Tut köyüne yerleşti.
İsrail'in son saldırısında Şahin Çerkes’in 10 yaşındaki Cano ve 7 yaşındaki Mihemed isimli 2 oğlu hayatını kaybetti.
Aynı saldırıda Efrinli Mihemed Halil isimli Kürt çocuğu da can verdi.
Rûdaw TV’nin “Nuroj” bültenine konuk olan Şahin Çerkes, "2011 yılında Suriye'den ayrılarak Lübnan'a gittik ve oraya yerleştik. Lübnanlılar bizimle kendileri arasında ayrım yapmadı. Bu da göçmenlerin orada uzun süre kalmasına neden oluyor. 6 çocuğum var. Olay sırasında çocukların annesi ve ben günlük işlerimizle meşguldük. Dışarı çıktığımda bombanın çadırlarına isabet ettiğini, çocuklarımın da şehit olduğunu gördüm” dedi.
“Bombalama sırasında buğday yiyorlardı"
Şahin Çerkes, maddi imkansızlıklar nedeniyle çocuklarını okula göndermediğini belirterek, şöyle konuştu:
“Çiftlikte çalışıyoruz ve çocuklarımız için tehlikeli olabilecek bir yerde yaşamak istemedik. Saldırı olabilir endişesi ile güvenli bir yer seçtik ama atılan ilk bomba çocuklarımın bulunduğu yere isabet etti. Bulunduğumuz köy ilk kez bombalanıyor. Allah bana çocuk verdi ve yine Allah onları benden aldı. Allah'a şükür."
Şahin Çerkes ayrıca bombalama sırasında çocukların bahçenin yakınlarındaki çadırda üzüm yediğini sözlerine ekledi.
Saldırıda hayatını kaybeden Mihemed Halil'in babası ise "Bombardımandan sonra çocuklara ne olduğunu anlamak için olay yerine koştuk. Üç çocuğun da öldüğünü gördük” dedi.
Öte yandan köy halkı 17 Temmuz'da cenazeleri toprağa verdi.