Şeker tüketiminiz artıkça başta obezite, diyabet, kalp damar hastalıkları, kanserler ve alzheimer olmak üzere birçok hastalığa davetiye çıkarırsınız. Günümüzde yapılan birçok araştırma şeker tüketimi arttıkça bu hastalıklara yakalanma riskinin en az 2 kat arttığını ortaya koymaktadır.
Bu riskin araştırmalarla ortaya konmasına rağmen, neden tükettiğimiz birçok hazır gıda şeker içeriyor?
Nedeni şu:
Tatlı ve tuzlu gibi güçlü uyaranlar beynimizin bağımlılık merkezini özellikle uyarmaktadır. Sürekli tüketimin devam etmesi halinde vücudumuz belli bir eşik değer ulaştıktan sonra düzenli bir şekilde insülin hormonu salma kontrolünü kaybetmektedir. Kontrol kaybı en çok da tatlı yiyeceklerde yani şeker eklenen gıdalarda ortaya çıkıyor. Bunu bilen üreticiler de doğal olarak ürettikleri her şeyin içine daha çok şeker ekliyor. Şeker tüketimi arttıkça bağımlılık benzeri davranışlarımız da artıyor. Şeker yiyip içtikçe daha da çok istiyor ve sonuçta tükettiklerimize dikkat etmememizden dolayı daha çok tüketiyoruz.
Beyaz şeker mi yoksa esmer şeker mi daha sağlıklı?
Hemen söyleyelim ikisi de aynı. Beyaz şeker kristalize şeker olup içine melas denilen endüstriyel madde eklenerek esmer renk almaktadır. Yani ikisi arasında kalite veya sağlık açısından bir fark olmayıp şekeri esmerleştiren şey eklenen melastır. Eğer daha sağlıklı olayım diyorsanız şekerin her türlüsünü azaltmak hatta uzak durmanız gerekmekte.
Kilo sorununuz varsa, göbekli biriyseniz en az yılda bir kez kanda şeker ve insülin düzeylerinizi ölçtürün. Bunlarda en ufak bir yükselme bile olursa riskinizi azaltmak için beslenmenizi düzene sokun, fazla kilolarınızı verip fiziksel aktivitenizi artırın.
Gizli şekere dikkat!
Şeker hastalarının yarısından fazlası şeker hastası olduklarının yıllarca farkına bile varmıyor. Bu kişilerin çoğunda en az 10 yıllık bir süre zarfında ‘gizli şeker’ görülmekte ve bu fark edilmeyen yıllarda diyabetin ilerlemesine yol açmakta ve maalesef birçok tedavi aşamasından fayda görmemize engel olmaktadır. Bundan dolayı sağlık taramalarına gitmeniz şart. Ailenizde diyabetin olmamasının sizi gizli şekerden kurtarmayacağını bilin.
Diyabet hastalığında kimler risk altında?
Yanlış beslenme, kilo kontrolüne dikkat etmeme, özellikle bel çevresinin genişlemesi, hareketsiz yaşam gibi büyük risklere dikkat etmeyen herkes bu hastalığa yakalanabilir. Hastalığın ailede olup olmaması bu noktada önemli değil. Genel olarak sıralamak gerekirse aşağıdakiler diyabet için risk altında olanlardır:
- Koroner kalp hastaları
- Kan yağları (kolesterol, trigliserid) dengesiz olanlar
- Hipertansiyon rahatsızlığı olanlar
- Hamileliklerinde aşırı kilo alanlar (20 kg’dan fazla)
- 4 kilonun üstünde çocuk doğuran kadınlar
- Doğduğunda ağırlığı 4 kilonun üstünde olanlar
- Birinci ve ikinci derecedeki akrabalarında diyabet bulunanlar
- Aşırı kilolular
- Beden kitle indeksi 30’u geçenler
- Bel çevresi kadınsa 90’nın, erkekse 100’ün üstünde olanlar
- Keyifli ve sağlıklı bir hafta geçirmeniz dileğiyle.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın