PJAK Eşbaşkanı'ndan 'Rojhılat’taki Kürt güçlerle ittifak' mesajı!
Haber Merkezi – Rojhılat ve İran’da devam eden Jina Emini protestolarına ilişkin konuşan PKK’nin Rojhılat kolu PJAK’ın Eşbaşkanı Vejin, “Halkımızın özgür geleceği ve taleplerini mücadelenin ana ekseni haline getiren tüm güçlerle ittifak yapmaya hazır olduğumuzu ve bu konuda proje sahibi olduğumuzu belirtmek istiyorum” dedi.
PKK’nin de içinde bulunduğu Kürdistan Topluluklar Birliği’nin (KCK) üyesi olan ve Rojhılat’ta faaliyet gösteren Kürdistan Özgür Yaşam Partisi'nin (PJAK) Eşbaşkanı Zilan Vejin, Rojhılat’ta ve İran genelindeki kentlerde süren gösterilere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Örgüte yakın ANF'de yayınlanan röportajda İran’ın Lübnan, Yemen, Irak, Suriye, Afganistan gibi ülkelerde devam eden savaşlarda bir taraf olduğunu belirten Vejin, “İran, düşmanı olarak tanımladığı güçlerle hep bu sahalarda savaştı ve böyle yaparak aslında savaşı, kavgayı İran’ın içinden uzak tutacağını sandı, sanıyor. Bu konuda büyük bir yanılgı içerisinde olduğunu belirtmek gerekiyor” ifadelerini kullandı.
İran’da yönetimin halkın taleplerini karşılama konusunda “açık olması” gerektiğini belirten Vejin, PJAK olarak yerel yönetim ve idarelerin oluşturulmasını istediklerini aktardı.
Vejin, “Biz öngörmüş olduğumuz çözümü; üçüncü yol ve çizgi olarak tanımlıyoruz. Bu çizgiyi temsil eden güçler kadınların özgürlük, demokrasi ve eşitlik talepleriyle öncülük ettiği halkların demokratik ve özgürlük ittifakıdır, cephesidir. PJAK ve KODAR olarak daha önce çözüme dair yol haritamızı ve çözüm önerimizi sunduk. Ülkenin anayasası demokratik kriterler temelinde yeniden ele alınmalıdır. İran’da yaşayan kültürel, inançsal ve etnik tüm yapılar ve halkların varlığı, kimliği, eşitlik, özgürlük ve demokrasi temelinde anayasal güvenceye kavuşturmalıdır. İran’ın toprak bütünlüğünü koruma temelinde yerel yönetimlerin ve idarelerin oluşturulması ve güçlendirilmesi gerekir. Kadınların hakları anayasal güvence altına alınmalı, gençliğin iradesi esas alınmalı” dedi.
PJAK’ın Rojhılat’ta bulunan Kürt siyasi parti, hareketlere yönelik yaklaşımı konusunda da “Kürtlerin taleplerini mücadelenin ana ekseni haline getiren tüm güçlerle ittifak yapmaya hazır olduklarını” belirten Vejin, şunları kaydetti:
“Dünyanın gözü İran ve Rojhilat Kürdistanı’nda yaşanan gelişmelerde. Kabul etmek gerekir ki kadınlarla birlikte ülkenin en önemli öncü gücü Kürtlerdir. Dünya halkları İrani kadınların özgürlük mücadelesine umut bağladığı kadar İrani halklar ve dünya halkları da özgürlük geleceklerini Kürtlerin yürüttüğü mücadelede görüyor. Dolayısıyla dar milliyetçi siyaset ve yaklaşımlarla bu beklenti ve taleplere cevap olunamaz. Bu sürece dar milliyetçi, hizipçi temelde yaklaşan güçler kaybeder. Bu anlayışla ne mücadele yürütebilirler ne de siyaset yapabilirler. Doğru bir ulusal siyaset yürütülür ve bu temelde projeler sunulursa İrani tüm halklar tarafından kabul görür.
Fars halkı gösteriler boyunca ‘Kürdistan Kürdistan İran’ın gözü ve ışığısın’ sloganı attı. Azeriler ‘Kürdistan ayakta, Azerbaycan arkasında’ sloganı attı. Yine Beluciler de Kürdistan’a öncülük rolü atfettiğini ifade eden sloganlar attı. Dolayısıyla bu sürecin kadınlar ve halklar lehine amacına ulaşması ve başarı kazanması Kürdistan’ın oynayacağı rolle bağlantılıdır. Kürdistan ve Kürt halkı da yine Kürdistani tüm partiler de bu gerçeği görerek hareket etmeli. Modernist, reformist çözüm, siyaset ve politikadan uzak durulmalıdır. Demokratik ulusun inşası hedeflenmeli, ulusal birlik ve ittifak oluşumlarına da bu yaklaşımla gidilmelidir.
Kürt partilerin ortaklaşması için daha önce 10 maddelik bir proje sunduk. Son olarak tüm Kürt güçlerinin Mahabad’ta ilan edilen Kürt Cumhuriyeti’nin bayrağı altında birleşmesi, mücadele etmesi gerektiğini ifade eden ve 11 maddeden oluşan bir öneri belgesi sunduk.
Halkımızın özgür geleceği ve taleplerini mücadelenin ana ekseni haline getiren tüm güçlerle ittifak yapmaya hazır olduğumuzu ve bu konuda proje sahibi olduğumuzu belirtmek istiyorum. Biz kendi öz gücümüze dayanan bir parti ve hareketiz. Öz gücümüzü halkımızdan ve Önder Apo’nun paradigmasından alıyoruz.”