‘Irak; Trajik Bir Kader’ konferansında ikinci panel; Irak ve şiddet bağlamı

Erbil (Rûdaw) - Başkent Erbil’de gerçekleştirilen “Irak; Trajik Bir Kader” konferansında “Irak ve şiddet bağlamı” başlıklı ikinci panelde siyaset ve basın camiasından isimler söz hakkı aldı.

Rûdaw Araştırmalar Merkezi’nin öncülüğünde, Irak Fransız Araştırmalar Merkezi, Fransa’nın Bağdat Büyükelçiliği ve Confluences dergisi ortaklığı ile “Irak; Trajik Bir Kader” konferansının bugünkü ikinci panelinde Irak ve şiddet konusu işlendi.

Dr. Şêrko Kirmanc’ın yönettiği “Irak ve şiddet bağlamı” başlıklı panele Prof. Pierre Blanc “Devletin şiddeti ve ülkede şiddetin durumu” hakkında konuştu.

Yine Dr. Şathil Nawaf, “Irak’ın çağdaş tarihi baskısı altında beş Iraklı yazar” başlığı altındaki Irak’ın yakın tarihini değerlendirdi.

Panelin başlangıcında Fransız Araştırma Merkezi Direktörü Dr. Adil Baxewan, federalizm konusu, Irak’ın geleceği ve seçimlerden sonra iç savaş olasılığı konusu hakkında yorum yaptı. 

Ardından panele katılan siyaset ve medya dünyasından isimler de gündem bağlamında konuşmalar yaparak panele katkı sundu.

Ako Muhammed: Ezidilerin ismi Kürt, dili de Kürtçedir

Rûdaw Medya Grubu Genel Müdürü Ako Muhammed, “Ezidiliğin ismi ile ilgili başlıktan başlamak istiyorum. Çünkü Ezidileri Kürtlerden farklı bir bileşen olarak ele alırsak kendilerine de hizmet etmiş olmayacağız” dedi.

Ezidi isminin “Êzda’dan” geldiğini ve bununda ilahiyat ve tanrı inancından geldiğini belirten Muhammed, “Ezidilerin ismi tamamen Kürtçe, dilleri Kürtçe, herşeyleri ile Kürttürler” diye belirtti.

Saddam Hüseyin rejimi döneminde Şengal’in Irak’ın en yoksul bölgesi olduğunu hatırlatan Muhammed, isminin de Arapça kaydedildiğini söyledi.

Rûdaw Medya Grubu Genel Müdürü Ako Muhammed, Fransız araştırmacılardan çalışmaları sırasında bu gerçekleri gözardı etmemelerini ve Ezidilere zarar verecek sonuçlara kapı açmamalarını istedi.

“Iraklılık” ve “Kürdistanilik” olduklarını da değerlendiren Muhammed, “Kürdistan’daki bir kişinin kendisini Iraklı olarak görmemesinin saygısızlığa işaret olmadığını” belirten Muhammed, Güney Kürdistan’da Kürt meselesinin hala çözülmediğini, bunun da insanların kendisini Iraklı görmesine katkı sağlamadığını söyledi.

Ebubekir Karwanî: Irak devlet değil

İslami Birlik (Yekgirtu) Partisi eski liderlerinden Ebuberki Karwanî de, “Irak bir devlet midir?” sorusunu yönelterek bu konudaki görüşlerini dile getirdi.

Karwanî, “Irak’ın sorunu topraklarının hala vatan olmamasıdır. Nüfusu var ama hala bu nüfus halk olmamıştır. Irak şimdi bir çeşit kamp gibidir” yorumunda bulundu.

Uluslararası yasalara göre Irak’ın devlet olduğunu ancak gerçekte “devlet olmadığını” savunan Karwanî, “Irak uluslararası alanda devlet olarak tanınmış bir yapıdır, ancak gerçekte devlet değildir. Devlet tanımı var ama hala devlet içerisinde Heşdi Şabi gibi devletçiler var” dedi.

Irak’ın “resmi ve gayri resmi” diye iki devlet gibi göründüğünü ifade eden Ebubekir Karwanî, bunlardan birinin dünyanın fiilen tanıdığı Irak devleti ve diğernin de Heşdi Şabi adlı milislerin kontrolündeki gayri-resmi devlet olduğunu söyledi.

Karwanî, Irak’ta çözüm adına atılan adımların gerçekte çözüm olmadığını savunarak ülkenin geleceğinin belirsiz olduğunu ileri sürdü.

Rahman Garip: Azılıklara yaklaşım istikrarsızlık nedeni

Metro Center Direktörü Rahman Garip de Irak’ın geçmiş 100 yılda kötü bir deneyim olduğunu belirterek, ülkedeki bileşenlere, örneğin ulus olarak Kürtlere, azınlık olarak da Yahudilere karşı kötü muamelerde bulunulduğunu kaydetti.

Garip, “Irak’ta azınlıklara yaklaşım her zaman ülkenin istikrarsızlığının başlıca nedenlerinden biri olmuştur” yorumunu yaptı.

Azad Cundyani: Araplar işgalci bir millet

Kürdistan Yurtseverler Birliği eski Politbüro üyesi Azad Cundyani de Kürtlerin Araplardan ayrı bir millet olduğuna dikkat çekti.

Cundyani, “Biz farklı bir milletiz. Özelliklerimiz farklı, tarihimiz, kültürümüz her şeyimiz farklı. Tarih bunu ıspatlamış ki ne zaman Irak güçlü olmuşsa Kürdistan felaketle yüz yüze kalmıştır” dedi.

Azad Cundiyani, konuşmacılara, “İngilizler ve Fransızlar Irak devletini kurarken neden gidip dışarıdan birini getirdiler?” diye sordu ve, “Araplar tam işgalci bir millet. İşgalciliği de giderek geliştirmiştir” ifadesini kullandı.

Rûdaw Dijital Medya Sorumlusu Hemin Lihony de, konuşmacıların ABD’nin dünyanın değişik ülkelerine müdahalesini başarısız buldukları şeklindeki yorumlarına karşı, “ABD’nin müdahalelerinin başarısız olduğunu kolayca söylemek mümkün değil. Mesela bugün burada Erbil gibi bir şehirde özgürce böyle bir panel yapabiliyorsak bunda ABD’nin müdahalesinin de payı vardır” dedi.. 

Bazılarının ABD’nin Irak’ta başarısız olmasını ülkedeki toplumsal yapıya, demokrasi ve birlikte yaşamı kolayca benimsemeyen zihniyete bağladığını hatırlatan Lihony, “Bununla ABD’nin Irak ve Afganistan’a müdahalelerini küçümseyemeyiz. ABD’nin askeri müdahalelerinin uzun bir tarihi var. Örneğin Güney Kore müdahalesi ki bugün dünyanın gözündeki en önemli örneklerinden birdir” ifadesini kullandı.