Komünist Parti’den geçici hükümet önerisi

Erbil (Rûdaw) - Kürdistan Komünist Partisi, Kürdistan Bölgesi’nde süregelen siyasi ve ekonomik krizin çözülmesine yönelik bir proje hazırladığını duyurdu.

Komünst Partisi, dün gerçekleştiği olağan toplantısında, Kürdistan Bölgesi’ndeki siyasi ve ekonomik krizin çözülmesine yönelik hazırladığı yol haritasını açıkladı.

Hazırlanan yol haritasının en önemli başlığı, 2017 seçimlerinin yapılacağı tarihe kadar, Kürdistan Bölgesi Başkanı, Başkan Yardımcısı, parlamentodaki parti temsilcileri, Türkmen, Kildani ve diğer oluşumların temsilcilerinden oluşan geçici bir hükümet kurulması.

Kominis Partisi, yol haritasına şöyle açıklık getiriyor:

“Kürdistan Bölgesi’nde siyasi ve ekonomik krizin yaşanmasının,  halkın yaşam standartlarının kötüye gitmesinin sorumlusu hükümeti oluşturan partilerdir.”

Açıklamanın devamında, “Komünist Partisi’nin bu projesi, süregelen bu krizlerden kurtulmak için yeni bir makanizmanın oluşmasını sağlayacak yol haritasıdır.”

Kürdistan Bölgesi’ndeki krizler , hazırlanan yol haritasında şu başlıklar altında sıralanmıştır: 

Partiler arasında başkanlık seçimi krizi 2015 yılında ortaya çıkmış ve o dönem Komünist Partisi olarak katıldığımız toplantılarda, tarafların müzakere yoluyla ortak birnoktada buluşması için çaba gösterilmesini istemiştik ancak uzlaşı sağlanamadı. Bu durumda Kürdistan Bölgesi Başkanı, Başkan Yardımcısı, parlamentodaki partileri temsilcileri, Türkmen, Kildani ve diğer oluşumların temsilcilerinden oluşan geçici bir hükümet kurulması istendi ve bu geçici hükümetin 1 yıllığına kurulması gerektiğini önermiştik. Amacımız diyalog yolları için zemin hazırlamaktı.

Başkanlık için görüşmeler, 2016 yılının sonrarında yeni bir aday önerisiyle tekrardan hız kazandı. Biz tolantılara bütün siyasi tarafların katılmasını destekliyoruz.

Eğer kısa süre içerisinde bu durum çözüme kavuşturulamazsa tekrar bizim en başta önerdiğimiz geçici hükümetin değerlendirilmesini istiyoruz. 

Parlamento bir karar mercii olduğu kadar, siyasi, ekonomik ve yönetimdeki çekişmeleri dengeleyen bir kurumdur. Burada tarafları temsil eden parlamenterler kendi partilerinin düşüncelerini ortaya atar ve savunur bunda bir hata yok ancak bunun idaresinde başarılı olunamadı.

Bu nedenle Parlamanto Başkanlaığı’ndaki kişilerin tamamının değişmesi durumunda, normal karşılayacağımızı belirtmek istiyoruz. 

 

İçinde bulunduğumuz bu süreçte  partimiz mevcut hükümetin geçici hükümet olmak şartıyla devamlılığını istiyor ayrıca bölgeyi 2017 seçimlerine taşımasını da istiyoruz. 

8’inci Hükümet Kabinesi’nde, Komünist Partisi olarak yargının daha da güçlendirilmesini talap etmiştik. Öyleki yasa kurma yetkisinin de olmasını istemiştik. 

Kürdistan Bölgesi’nde yaşanan siyasi ve ekonomik krizden dolayı bazı taraflar, parlamento seçimlerinin belirlenen tarihte gerçekleşmeme ihtimalinin olduğuna inanıyor.

Partimiz yaşanan krizlerin hafifletilmesi adına diyaloğun etkin olacağını düşünüyor. Seçimlerin ertelenmesinin doğru olmayacağı kanaatindeyiz. Bu nedenle hükümetin en az 6 ay önce seçim komisyonuna bilgi vermesi gerekiyor. 

Irak Anayasası 2005 yılında onaylandı ve o zamandan beri Kürdistan Bölgesi dışında kalan Kürdistanlı Bölgeler’in sorunu, 140’ıncı madde çözüme kavuşmadı. Bunun yanında petrol ve doğalgaz bütçesi sorunları da devam ediyor.

Söz konusu sorunların ana nedeni Irak’ın sadece ismen federal  olup,  fiilen görülmemektedir.

Buna yönelik en iyi çözüm Kürdistan Bölgesi’ndeki partilerin birlik sağlayarak ve tek ses olmasıdır. Kürdistan Bölgesi dışında kalan bölgeleri almak için diyaloğun, Kürdistan Bölgesinin bağımsızlığını barışçıl yollarla ilan edene kadar devam etmesini sağlamalıyız.

Bölgemiz için en önemli adım anayasamızı oluşturmaktır.

Partimiz demokrasi, sivil ve seküler bir anayasayı destekliyor. 

Dışilişkiler parti bazında değil, hükümet bazında yürütülmeli.

Bu nedenle uluslararası ilişkiler için uzman kişiler görevlendirilmeli ve diyaloglar, partiler arasında oluşan ittifaklar üzerinden olmamalı. 

Ekonomik krizin önüne geçilmesi için partimizin üzerinde ısrarla durduğu konular şöyledir: 

2016 yılında Dünya Bankası tarafından hazırlanan ekonomi politikasını ortadan kaldırmak.

Yeni bir ekonomik plan ortaya koymak ve temelinde insani gelişimleri merkeze almak. 

Doğal kaynaklara ilişkin şeffaf bir siyasetin uygulanması. 

Hükümet çalışmalarında fazla harcamaların önüne geçmek.

Elektrik ve su sektörlerinin tamamen özelleştirmesini sonlandırarak, devletin de ortak olduğu yarı özelleştirmelere gidilmesi. 

Maaşlarda geri ödenme kaydıyla yapılan kesintilerin yapılmaması ve memur haklarının korunması.