Dersim’de ‘Kadınların Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’ yürüyüşü

Dersim (Rûdaw) –Dersim Kadın Platformu, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü nedeniyle alanlara çıktı.  Çok sayıda kadının katıldığı yürüyüş ve açıklamada, yoksulluğa, eşitsizliğe, şiddete ve savaşa karşı örgütlü mücadele çağrısı yapıldı.

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü nedeniyle Dersim Kadın Platformu tarafından yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirildi. Sanat Sokağı'nda gün nedeniyle bir araya gelen ve aralarında milletvekili Ayten Kordu'nun da yer aldığı çok sayıda kadın, alkış ve zılgıtlarla Seyit Rıza Meydanı'na yürüdü.

Burada "Yoksulluğa, Eşitsizliğe, Şiddete ve Savaşa Karşı Örgütlü Mücadeleye!" pankartı açan kadınlar adına Fatma Argın Taşkale açıklama yaptı.

25 Kasım 1960'ta Dominik'te faşist Trojillo hükümetine karşı mücadele veren Mirabel Kız Kardeşlerin katledildiğini söyleyen Argın, "1981'de 25 Kasım günü Mirabel Kız Kardeşler'in anısını ve mücadelesini yaşatmak adına, tüm dünyada Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü olarak ilan edildi. O günden bugüne tüm dünyada her yaştan kadınların yaşamında onca şey değişse de mücadele etme noktasında bir ortaklık kurma ve dayanışma gösterme ısrarı hala devam ediyor. Biz de bugün Dersim'de bu mücadelenin bir parçası olarak "Yoksulluğa. Eşitsizliğe, şiddete ve savaşa karşı örgütlü mücadeleye" şiarıyla alanlardayız" dedi.

Ak Parti Hükümetinin kadınlara yönelik politika ve bakış açısını eleştiren Argın, "AKP 2002'den beri kadınların yaşam haklarını, devlet tarafından korunma haklarını, eşit ve özgür bireyler olarak ve laik bir sistemde yaşamlarını sürdürme haklarını hedefe koydu. İktidar nezdinde kadınlar ancak ailenin bir parçası olduğu, çocuk doğurduğu ve aile içinde kapitalizmin devamı için rol oynamaya ikna olduğu sürece makbul sayılıyor. İktidar kadınların kazanımlarını hedefe koyan siyasi gericilikte ısrar ediyor ama bizler de bu saldırılara karşı durmaktan, mücadele etmekten asla vazgeçmiyoruz. Bizler pek çok kez güçlü ve birleşik bir mücadele ortaya koymayı başararak siyasal iktidara geri adım attıracak, saldırıları püskürtecek kazanımlar elde ettik" diye konuştu.

Ekonomik kriz, savaş ve çatışmalardan en çok kadınların etkilendiğinin altını çizen Argın Taşkale, "Ülkenin içine girdiği ekonomik ve siyasal belirsizlik, Dersim'de yaşayan kadınları da derinden etkiliyor. Kadınlar her yerde olduğu gibi güvencesiz, kayıt dışı, düşük ücretle sendikasız, sigortasız çalıştırılıyor. Yine Üniversite öğrencileri başta olmak üzere, şehirde yaşayan kadınlara yönelik şiddet, taciz, istismar sistematik olarak belli güçler tarafında sürdürülüyor. Bu durum kadın platformumuz tarafından çokça teşhir edilmesine rağmen hiçbir önlem almayan yetkililer bu duruma sesiz kalarak bu suça ortak olmaktadırlar. 5 Ocak 2020 kaybolan Munzur Üniversitesi öğrencisi Gülistan Doku bu kirli politikanın bir sonucu olduğunu çokça ifade ettik. Bu güne kadar Gülistan Doku'nun bulunmasına dair verilen sözler yerine getirilmedi. Bir an önce dosyanın etkin bir soruşturmaya tabi tutularak Gülistan'ın bulunmasını ve faillerin cezalandırılmasını buradan bir kez daha söylüyoruz. Gülistan Doku bulunana kadar bu davanın takipçisi olmaya devam edeceğiz. Bize reva görülen bu karanlığı Mirabellerin aydınlattığı yolun izinden giderek dağıtalım" ifadelerini kullandı.