Diyarbakır Şiddetle Mücadele Ağı raporu: 2416 kadın şiddete maruz kaldı

Diyarbakır (Rûdaw) - Diyarbakır Şiddetle Mücadele Ağı’nın açıkladığı bir yıllık raporuna göre, Diyarbakır’da 2 bin 416 kadın ve LGBTİ+ şiddet gördü. Raporda şiddet vakalarında geçen yıla göre artış kaydettiği vurgulandı.

Diyarbakır Şiddetle Mücadele Ağı, bir yıllık şiddet raporunu, Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) Diyarbakır Şubesi’nde yaptığı basın açıklamasıyla kamuoyuyla paylaştı.

Açıklamayı, DAKAH-DER, Diyarbakır Barosu Kadın Hakları Merkezi, Diyarbakır Barosu LGBTİ+ Hakları Komisyonu, İHD Diyarbakır şubesi Kadın Komisyonu, KESK Amed Kadın Meclisi, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği Diyarbakır Şubesi Kadın Komisyonu, Rosa Kadın Derneği, SHU-DER Diyarbakır Şubesi, Tabipler Odası Kadın Komisyonu ve TMMOB İl Kadın Kurulu’ndan oluşan bileşenler adında avukat Cansel Talay, raporu ise avukat Songül Argünağa okudu.

Kadın cinayetleri

Açıklamada, şöyle denildi:

“Basına yansıyan ve bileşen kurumlarca tespit edildiği üzere Diyarbakır’da son bir yılda Süreyya Büyük, Gülistan Şaylemez, Havva Yılmaz, Bedia Aydoğan, Semanur Kaplan, Şirvan Dönmez, Sevgil Fidan, Emine Karakaş, Ayşe Tayurak, Aslı Demir ve Gurbet Fida isimli 11 kadının erkekler tarafından katledildiğini belirten Cansel, “Kadın cinayetlerinde artışa sebep olan ve tarafımızca tespit edilen ihmal ve sorunları raporda ayrıntılı sıraladık. 36 mülteci kadın şiddete maruz kaldıkları gerekçesiyle kurumlara başvuru yapmıştır.

Mülteci kadınlar, kendilerine yönelik toplumsal cinsiyet temelli ayrımcılık ve cinsel şiddet başta olmak üzere diğer şiddet türlerinin tamamına çok daha ağır ve yoğun şekilde maruz kalmıştır. Verili tarihler arasında 36 mülteci kadın şiddete maruz kaldıkları gerekçesiyle kurumlara başvuru yapmıştır.”

Cezaevlerinde yaşanan şiddet ve hak ihlalleri

Diyarbakır Kadın Kapalı Cezaevinde yaşanan ve ağ bileşeni kurumlarca 70 mahpustan 47 sinin yaşamsal risk taşıyan hastalıklarının mevcut olduğu tespit edilmiştir.

Hükümetin cinsel istismar ile etkin bir mücadele niyetinde olmadığı ve sürdürülebilir bir çocuk koruma politikası yürütmediği, bu konuda hiçbir çaba, girişim ve vaadinin olmadığını görüyoruz. Bu sebeple istismar vakalarının gün geçtikçe daha vahim boyutlara ulaştığı aşikardır. Son zamanlarda özellikle Diyarbakır ilçelerinde yaşanan ve failin kamu görevlisi olduğu birçok vaka hem basına yansımış hem de mağdurlar tarafından ağ bileşeni kurumlara başvuru yapılmıştır.

Kamusal alanda şiddet

Şiddetin sağlık alanında açığa çıkan boyutlarında şiddete maruz kalanın hekim ile karşılaşmadan önce birçok bürokratik işlemden geçirilmiş olduğu bilinmektedir. Diyarbakır'da merkezi hastaneler dışında çoğu ilçe devlet hastanesinde sosyal hizmet uzmanı ve ruh sağlığı uzmanı bulunmadığı için, rapor almak üzere götürülen şiddet mağdurlarının defalarca kez adli işlemlere maruz bırakıldığı ve ikincil travmaların yaşatıldığı gözlemlerimiz arasındadır.

Çoğu hastanede şiddet vakalarına özgün adli muayene için ayrı bir alanın olmadığı, bu eksiklik şiddete maruz kalanların yaşadıklarının en ince ayrıntısına kadar tüm hastaneye ve küçük ilçelerde tüm ilçeye yayılarak hasta mahremiyeti ve gizlilik kurallarının ihlaline sebep olmaktadır. 18 yaş altı başvurularda eğer başvuran çocuk evli ise yada kendi çocuğu varsa bir çocuk olarak değil kadın olarak yaklaşım gösteriliyor, sağlık personellerinin genel yaklaşımları böyle gerçekleşiyor.

Kadına ve LGBTİ+lara yönelik şiddete karşı gittikçe derinleşen cezasızlık politikasına, kadın aktivistlere dönük operasyonlara ve haksız gözaltı uygulamalarına, şiddetle mücadelede yasal düzenlemelerin uygulamasındaki eksiklik ve özensizliklere, medyanın şiddeti normalleştiren ve kanıksayan diline, artan kadın cinayetlerine dair çözüm arayışının olmayışına bu mücadele gününde bir kez daha itiraz ediyoruz.”

Raporun detayları

Diyarbakır ilinde 26 Ekim 2020 ile 15 Kasım 2021 tarihleri arasında;

* Diyarbakır ilinde 11 kadın erkek şiddeti ile hayatını kaybetmiş, 4 kadın ise bu saldırılardan yaralı olarak kurtulmuştur.

* Diyarbakır Barosunun CMK(Ceza Muhakemesi Kanunu) verilerine 18 yaş üstü 161 kadın kasten öldürme, yaralama, cinsel saldırı ve cinsel taciz, hakaret, tehdit ve şantaj suçlarının mağduru olmuşlar ve mağdur sıfatı ile adli işlemlere tabi tutulmuşlardır. Ancak bu suçlara maruz kalan kadın ve LGBTİ+ ların oranı bu sayıların çok üstündedir. Zira bu raporda paylaşılan veriler yalnızca Diyarbakır Barosu CMK servisine yansıyan vakalardır.

* Diyarbakır Barosu CMK servisine yansıyan olaylarda Diyarbakır ilinde verili tarihler arasında 6 kadının intihara teşebbüs ettiği belirlenmiştir.

Nafaka davaları

* 909 kadın boşanma talebi ile ücretsiz avukat temini için Diyarbakır Barosu Adli yardım birimine başvuruda bulunmuştur.

* 402 Kadın nafaka davası açabilmek talebi ile ücretsiz avukat temini için  Diyarbakır Barosu Adli yardım birimine başvuruda bulunmuştur.

* Diyarbakır Barosu adli yardım birimine başvuru yapan kadınların 965’i değişik türlerde şiddete maruz kaldıklarını bildirmişlerdir. (Psikolojik şiddet 840- Cinsel şiddet 347- Ekonomik şiddet 888- Sosyal şiddet 404-Fiziksel şiddet 952- Sözlü şiddet 965). Başvuru yapan 441 kadın ise hangi şiddet türüne maruz kaldıklarına cevap vermeyen kadınların sayısıdır.

* 36 Mülteci kadın şiddete maruz kaldığı gerekçesiyle kurumlara başvuru yapmıştır. (Psikolojik şiddet 9- Cinsel şiddet 3- Ekonomik şiddet 4- Sosyal şiddet 7-Fiziksel şiddet 4- Sözlü şiddet 9)

* 21 LGBTİ+   şiddete maruz kaldığı gerekçesiyle kurumlara başvuru yapmıştır. (Psikolojik şiddet 6- Cinsel şiddet 1- Sosyal şiddet 4-Fiziksel şiddet 4-Sözlü şiddet 6)

* 168 Kadın kentte bulunan ağ bileşeni derneklere şiddet başvurusunda bulunmuştur.  Bunun yanında 46 kadın cezaevinden başvuru yaparak şiddet başvurusunda bulunmuştur.

* 1 Kadın için bileşen kurumlara kayıp bildirimi yapılmıştır.

* 970 Kadın Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi (ŞÖNİM) aracılığıyla sığınaklara yerleştirilmiştir. Yine ŞÖNİM’lere yansıyan bireysel görüşme ve rehberlik desteği, 183 Alo Şiddet hattı, CİMER başvurusu, Aile içi şiddet vakaları ve danışmanlık hizmeti şeklinde kayıt gören 5373 vaka mevcuttur.

* Gözaltına işkence gördüğü gerekçesiyle 23 kadın STK’lara başvuruda bulunmuş, bunun yanında 18 kadın ise tutuklu kaldıkları süreçten sonra sağlık tedbiri için kurumlara başvuru yapmıştır.

* 1 Kadın için bileşen kurumlara mobbing başvurusu yapılmıştır.

* 3 Kadın için bileşen kurumlara Diyarbakır ili dışından başvuru yapmıştır.

* Diyarbakır Kadın Kapalı Cezaevi’nde 70 mahpustan 47’sinin yaşamsal risk taşıyan hastalıklarının olduğu, bu hastalıkların guatr, 3 kişinin kalp, 6 kişinin yüksek tansiyon, 2 kişinin mide, 2 kişinin akciğer, 4 kişinin kanser, 6 kişinin kronik astım, 4 kişinin böbrek, 6 kişinin migren, 2 kişinin bağırsak, 4 kişinin şeker, 8 kişinin ortopedi ve romatoid hastalığının olduğu ve 10 kadının rahminde ve göğsünde kitle olduğu tespit edilmiştir. Bu hastalıklara rağmen beslenme sorunu olduğu yemeklerin karbonhidrat ağırlıklı olduğu ve vejetaryen mahpuslara doktor raporu olmadan yemek getirilmediği tespit edilmiştir.

* Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü’ ne bağlı kolluk güçlerince gözaltı işlemi uygulanan kadınlara dönük şiddet uygulandığı ve hak ihlalleri yaratıldığı başvurucu kadınlar tarafından beyan edilmiştir.

* Yalnızca Diyarbakır ilinde bir yıl içerisinde 2bin 416 kadın ve lgbti+ birey şiddete maruz kaldıkları gerekçesiyle bileşen kurumlara ulaşmıştır. Bu sayılar gerçek şiddet oranlarını yansıtmamaktadır. Zira rapor dışında kalan ve adli makamlara yansımayan olaylar ile hiçbir kuruma yansımamış olaylar bu sayıların dışındadır. Yine Şiddetle Mücadele Ağı olarak 2020 yılına ait raporumuzda bin 841 kadının şiddete maruz kaldığı ancak 2021 yılı için şiddete maruz kalan kadın sayısının 2 bin 416 olduğu ve bu sayılar karşılaştırıldığında şiddetin giderek arttığı açığa çıkmaktadır.