ERBİL (Rûdaw) - Partisinin aday tanıtım töreninde konuşan Başkan Mesud Barzani, seçim sürecinde şiddetten ve sert dilden uzak durulması çağrısında bulundu ve 20 Ekim'de düzenlenen seçimden zaferle ayrılacaklarını söyledi.
Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) Başkanı Mesud Barzani, seçim kampanyasının ilk gününde partisinin adaylarını tanıtma töreninde önemli açıklamalarda bulundu.
"Bu seçimlerde çok sakin olmanızı, şiddetten ve sert dilden uzak durmanızı rica ediyorum" diyen Barzani, partililerin çabalarıyla 20 Ekim'de büyük bir zafer kazanacaklarını vurguladı.
Başkan Barzani, parti destekçileri ve üyelerinden kendilerinin ve partilerinin itibarını korumalarını ve "sorumsuz" kişilere cevap vermemelerini istedi.
Kürdistan Bölgesi'nin önemine değinen Barzani, "Kürdistan Bölgesi şehitlerin kanının ve Kürdistan halkının emeğinin ürünüdür. Parti (KDP) de bu kazanımı elde etmek için çok kan verme şerefine nail olmuştur" ifadelerini kullandı.
Barzani konuşmasında birlikte yaşama vurgusunu da öne çıkararak, "Bir arada yaşamaya inanıyoruz ve bunu pratikte de kanıtladık. Kürdistan halkının mutlu olmasını istiyoruz" dedi.
Seçim kampanyası boyunca KDP üyelerinin kendi itibarlarını korumalarını ve sorumsuz kişilere cevap vermemelerini isteyen Barzani “Dikkatli olun, sizi gereksiz bir kavgaya sürüklemesinler. Dili uzun olanın eli kısadır" değerlendirmede bulundu” .
Irak Yüksek Bağımsız Seçim Komisyonu Başkanı Ömer Ahmed, dün düzenlediği basın toplantısında, Kürdistan Parlamentosu seçim kampanyasının bugün (25 Eylül) başlayacağını ve 15 Ekim'e kadar devam edeceğini bildirmişti.
Ahmed, komisyonun değerlendirme aşaması sonucunda 136 aday listesinin onaylandığını ve toplamda 1191 adayın başvurusunun kabul edildiğini açıkladı.
Bu adaylardan 823'ünün erkek, 368'inin ise kadın olduğunu ekledi. Ayrıca Kürdistan Bölgesi'ndeki bileşenlerin kota sistemi dışında seçimlere katılacak 38 aday bulunuyor.
Kürdistan Parlamentosu seçimleri 20 Ekim'de yapılacak.
Başkan Mesud Barzani'nin konuşmasının tam metni şöyle:
Yüce ve Merhametli olan Allah'ın adıyla
Değerli arkadaşlar, sevgili kardeşler... Hepiniz hoş geldiniz. Bu kutsal günde sizleri, tüm Kürdistan halkını tebrik etmek istiyorum. 25 Eylül, Kürdistan halkının iradesinin kırılmasına izin vermemeye karar verdiği, kendini ezmediği gündür. Bu günde, parlamento seçimlerinin altıncı döneminin kampanyası başladı. Saygıdeğer adayları tebrik ediyor ve başarılar diliyorum. Yüce Allah'a, Kürdistan'ın tüm vefalı insanlarına ve ölümsüz Barzani'nin sözüne güvenerek; her vefalı Kürt KDP'lidir ve KDP'lilerin gayretiyle 20 Ekim'e hazırlanıp büyük bir zafer kazanacağız.
Kendinize güvenmeniz ve güçlü bir inançla adım atıp hazırlanmanız gerekir. Zafere daha çok inanmalı ve yenilgiyi düşünmemelisiniz. Her biriniz zafere hazırlanmalıdır, inşallah kazanacağız.
Arkadaşlar, Kürdistan Bölgesi şehitlerin kanının ürünüdür, Enfal kurbanlarının kanının ürünüdür, kahraman Peşmergelerin kanının ürünüdür, Kürdistan halkının emeğinin ürünüdür ve KDP de bu büyük kazanımı elde etmek ve korumak için çok kan verme şerefine nail olmuştur.
Burada Kürdistan Bölgesi vatandaşlarına, dış komplolara karşı direnişleri ve destekleri için sonsuz teşekkürlerimi sunmayı gerekli görüyorum. Bu komplolar bazı iç unsurların yardımıyla Kürdistan Bölgesi'ni bozmayı amaçlıyordu. Kürdistan Bölgesi vatandaşları sabır gösterdi, Eyüp sabrı gösterdi, direndi ve Kürdistan’ı teslim etmedi... Onlara teşekkür ediyor ve tebrik ediyorum.
KDP barışa, demokrasiye ve bir arada yaşamaya inanıyor ve bunu sözle değil, eylemle kanıtlamıştır. Amacımız Kürdistan halkının mutlu olması ve iyi bir yaşam sürmesidir; Kürdistan halkının refahı bizim arzumuzdur.
Bu seçimlerde çok sakin olmanızı, şiddetten ve sert dil kullanmaktan uzak durmanızı rica ediyorum, sizi gereksiz bir kavgaya sürüklemesinler, kendinizin ve partinizin itibarını koruyun. Çoğu zaman, sorumsuz kişilere cevap vermemek aslında bir cevaptır. Cevap vermemek kendi başına bir cevaptır. Eğer belirli bir durumda bir şeye cevap vermeniz gerekiyorsa, cevap doğru olmalı ve Yüksek Seçim Kurulu'na danışmalısınız. Ayrıca şunu da unutmayın, dili uzun olanın eli kısadır.
Her KDPli arkadaşın görevi, sadece kendisinin değil, ailesinin ve etkileyebileceği herkesin ayın (Ekim) 20'sinde gayret göstermesi, kendisinin ve çevresinin oy sandığına gelerek 190 numaralı listeye oy vermesidir. Bu liste, Kürdistan halkının onurunu koruma listesidir, Peşmerge listesidir ve şehitlerin listesidir.
Adaylarımızın hepsi bizim sevdiklerimizdir, kızlarımız ve oğullarımızdır, adaylar arasında ayrım yapmıyoruz ve hepinizin başarılı olmanızı diliyorum, ancak sizden bir isteğim var: Birbirinizle rekabet etmeyin, çünkü her birinizin seçilmesi bizim için hiçbir fark yaratmaz. Ayrıca seçimlerde yerine getiremeyeceğiniz büyük vaatlerde bulunmamanızı rica ediyorum, sadece yerine getirilebilecek şeyleri vaat edin. Sesiniz yüksek olmasın, sözlerinizin ve davranışlarınızın seviyesi yüksek olsun.
Biz herkese kardeşlik elini uzatıyoruz. Ayrıca, eğer bir taraf KDP'ye karşı çıkarak daha fazla şey elde edeceğini düşünüyorsa, tarihe dönüp ders alması daha iyi olur.
Bazıları KDP'nin içinde bölünmeler olduğuna inanarak mutlu oluyorlar. KDP tek bir partidir ve tek bir karardır, KDP şehitlerin partisidir. Herhangi bir parti gibi kendi isteğine göre hareket edemez. KDP'nin yükümlülükleri çok ağırdır. Kimse Parti'nin bölünmüş olduğunu hayal etmesin, çünkü önceden birçok kişi KDP içinde ve liderliğinde farklılıklar olmasını ve boşluklar oluşmasını hayal ediyordu, Allah'a yemin olsun ki bunlar hayallerini mezara götürdüler, şimdi hala hayal kurmaya devam edenler, aynı şekilde hayallerini mezara götürecekler.
Neyse ki şimdi Bağdat'la bir yakınlaşma oluştu ve Irak Başbakanı Sayın Sudani ile şu anda oldukça iyi bir anlayış var. Kürdistan Bölgesi Hükümeti her şekilde Bağdat'la bu sorunları çözmeye çalışıyor, umarız tüm sorunlar için bir çözüme ulaşırlar. Bunlar bizim programımızda mevcut, bu sorunların hepsinin çözülmesini istiyoruz. Komşularımızla da uyguladığımız politika, diyalog ve karşılıklı anlayış yoluyla herkesle en iyi ilişkileri kurmaktır.
Ne yazık ki birkaç gün önce bazı şovenistlerin Peşmergeye silah verilmemesi gerektiğini söylediğini duyduk. Ayrıca Peşmergeye birkaç top verilmesini eleştirdiler. Onlara cevabım şudur: Peşmerge, şehitlerin kanıyla ve şehit annelerinin gözyaşlarıyla sulanan bir ağaçtır. Peşmerge adı ve görevi bizim için çok kutsaldır. Peşmerge ne birinin kararıyla oluştu ne de birinin kararıyla yok olacak. Peşmerge iradesiyle Kürdistan'ı korudu, yoksa Peşmergenin silahı ile Peşmergenin düşmanlarının silahı arasında hiçbir zaman eşitlik olmadı, ama Peşmergenin iradesi daha güçlüydü ve Peşmerge hiçbir zaman bir tehdit değildir, çünkü Peşmerge itaatkâr ve organize bir güçtür, ancak Irak'a, bölgeye ve bölgeye yönelik tehdit hala var olan bu şoven fikirdir. Peşmerge sadece Kürdistan'ı ve Kürt milletinin onurunu savunur. Peşmerge kimseye saldırmaz.
Maalesef, birkaç gün önce bazı şovenistlerden "Peşmergeye top verilmemesi gerektiği" gibi söylemler duyduk. Bu kişiler, topların Peşmergeye teslim edilmesini eleştirmişler. Bunlara şöyle bir cevabım var: Peşmerge, şehitlerin kanı ve annelerin gözyaşlarıyla sulanmış bir ağaçtır. Peşmerge’nin adı ve görevi bizim tarafımızda çok büyüktür ve kutsaldır. Peşmerge, ne hiç kimsenin kararıyla oluşturulmuştur ne de kimsenin kararıyla bozulacaktır. Peşmerge, kendi iradesiyle Kürdistan'ı korumuştur. Hiçbir zaman Peşmerge, düşmanlarına karşı yeterli silaha sahip olmamıştır. Ancak Peşmerge her zaman güçlü bir iradeye sahip olmuştur. Hiçbir zaman Peşmerge bir tehlike değildir. Peşmerge, her zaman riayet eden ve organize bir güçtür. Gerçek tehlike, şu ana kadar mevcut olan şovenist düşüncedir. Bu düşünce, Irak ve Kürdistan Bölgesi için bir tehlike oluşturmaktadır. Peşmerge, hiç kimsenin üzerine tehdit oluşturmuyor; sadece Kürdistan ve Kürt halkının onurunu savunıyor. Peşmerge, hiç kimseye saldırmaz.
Arkadaşlar; 20 Ekim'den sonra tüm dünyanın gözü Kürdistan'da olacak ve hepimiz gelecek parlamentonun nasıl olacağını görmek için bekliyoruz. Umarım gelecek parlamento, parlamentoya itibarını ve kutsallığını geri kazandıran ve Kürdistan halkına karşı tarihsel sorumluluğunu hisseden bir parlamento olur. Umarım gelecek parlamento, bölge için bir kalkan olur ve bölgeyi bozmaya yönelik her türlü planı ve girişimi, nereden gelirse gelsin, bozacak bir parlamento olur.
Umuyorum ve 20 Ekim'den sonra çaba gösterilmelidir ki, bir parlamento, bir hükümet ve tüm yasadışı faaliyetlere son vermek için bir Peşmerge gücü olsun.
Tam bir özgüvenle ve yüksek bir umutla seçime gidin ve oy verin. Oy sandığına gidin ve unutmayın, eğilmeyin.
Son olarak, Yüksek Seçim Kurulu'na, Siyasi Büro'nun tüm bölümlerine, il örgütlenme bürolarına, tüm şubelere ve emek veren tüm arkadaşlara teşekkür etmek istiyorum. Ayrıca, Kürdistan'ın güçlü ve korunmuş olması için, bu çabanın meyvesinin 20 Ekim'de alınmasını ve KDP'nin kazanmasını umuyorum. Başarılı ve mutlu olun. Çok teşekkür ederim.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın