Efrin'de Türkiye ve ABD arasında görüşme
Erbil (Rûdaw) – Heyet Tahrir Şam(HTŞ) güçlerinin Efrin’i kontrol etmesi ardından bölgedeki gerilim tırmanırken Türkiye ve ABD yetkililerinin Efrin’de bir toplantı gerçekleştirdiği ileri sürüldü.
HTŞ’nin Efrin merkez ile bazı çevre köyleri Türkiye destekli silahlı grupların elinden almasının yankıları sürüyor. HTŞ’nin Efrin’de kontrolü sağlaması ve İdlib sınırlarına kadar ilerlemesine rağmen Türkiye’nin sessizliği ise dikkat çekiyor.
Suriye'deki Rus ordusu Efrin ve çevresini bombalayarak tavrını gösterirken, ABD’nin de bazı açıklamaları oldu.
Yerel kaynaklar Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) İdlib’in Efrin ile sınır olan bölgelerine güç gönderdiğini bildiriyor.
Bazı siyasi yorumculara göre TSK’nın bu hareketliliği ABD’nin HTŞ’nin Efrin’i kontrol etmesi ardından Türkiye’ye baskı uygulaması ve yaptığı açıklamalar ardından gerçekleşti.
"ABD açıklamalarında ciddi değil"
Rûdaw Radyo’da Üçüncü Göz (Çavê Sêyem) programına katılan Rojavalı siyasetçilere göre ABD Efrin’e ilişkin açıklamalarında ciddi değil.
Efrinli Kürt siyasetçi Celal Minla Elî, her iki devletin (ABD ve Rusya) açıklamalarında ciddi olmadığı görüşünde.
Celal Minla Elî “Rusya ve ABD Efrin konusunda ciddi değil. ABD’nin Suriye Büyükelçiliğinin açıklaması HTŞ’nin Efrin’i ele geçirmesinden bir hafta sonra geldi. Açıklamada kayda değer pek bir şey de yoktu, sadece ‘Colani bölgeden çekilmeli’ denmişti. Bana kalırsa Rusya bu konuda daha ciddi ve doğrudan olaya müdahil oluyor. Çünkü Esad’ın halefi olarak kendini konumlandırıyor” ifadelerini kullandı.
Efrin'de ABD ve Türkiye arasında görüşme
KDP-S Danışmanlar Kurulu üyesi Adnan Murad ise geçtiğimiz Türkiye ve ABD yetkilileri Efrin’de bir toplantı gerçekleştirdiğini söyledi.
Rûdaw Radyo’da Üçüncü Göz programına katılan Adnan Murad görüşme hakkında şu bilgileri verdi:
“Görüşme Cuma günü Efrin’de gerçekleşti. ABD’li ve Türkiyeli yetkililerin yanı sıra Emşad grubu temsilcileri hatta HTŞ’den de bazı isimlerin bizzat toplantıda yer aldığı söyleniyor.”
Yerel kaynaklar TSK'nın toplantı ardında İdlib'in Efrin ile sınır olan güney ve güneybatı bölgelere zırhlı araç ve ağır silah takviye etti.
Türkiye destekli gruplar ile HTŞ arasında yaşanan çatışmalar ardından ikinci kez bir anlaşma sağlandı. Anlaşmaya göre HTŞ’nin bölgeden çekilmesi gerekiyor.
Rûdaw’ın yerel kaynaklardan edindiği bilgilere ağır silahlarını çekmesine rağmen HTŞ hala bölgeyi kontrol ediyor. Hatta bazı yerlerde kontrol yerleri kurdu.
Ne olmuştu?
11 Ekim’de Türkiye destekli Suriye Milli Ordusu’na (SMO) bağlı Cebhe el-Şam ve Ceyş el-İslam grupları ile Hamza Tugayı (Hamzat) ve Sultan Süleyman Şah (Emşat) grupları arasında Halep’in kuzeyindeki El Bab ilçesinde başlayan çatışmalar, Rojava’nın Efrin kenti kırsalına sıçramıştı.
Çatışmalara, Hamzat ve Emşat gruplarına destek amacıyla katılan El Kaide destekli Heyet Tahrir el-Şam (HTŞ), silahlı birliklerini Efrin kırsalına göndermiş ve çatışmalar şiddetlenmişti.
Efrin’in Şerawa ilçesi, Cinderes kasabasıunın Bablit ve Tihe köyleri ile Mabata kasabasına yayılan çatışmaların ardından HTŞ bugün sabah saatlerinde Efrin şehir merkezine yöneldi.
Yerel kaynaklardan edinilen bilgilere göre, Cebhe el-Şam, 3. Kolordu ve Ceyş el-İslam grupları Efrin kent merkezinden Raco ilçesine doğru çekilerek kontrolü HTŞ üyelerine bıraktı.
HTŞ güçleri ise Suriye Milli Ordusu (SMO) bünyesindeki grupların bulunduğu Azez ve Bab’a doğru ilerlemeye başladı. Ardından gruplar arasında anlaşma sağlandı. Anlaşmanın maddelerine göre; HTŞ’nin Efrin’den çıkması gerekiyor. Ancak bölgeden gelen bilgilere göre HTŞ Efrin’deki varlığını koruyor.
ABD’den açıklama
Öte yandan ABD’nin Suriye Büyükelçiliği geçtiğimiz Salı günü, Efrin’i ele geçiren Heyet Tahrir el-Şam’ı (HTŞ) “terörist” örgüt olarak niteleyerek HTŞ’nin Efrin'den çekilmesini istemişti.
ABD'nin Suriye Büyükelçiliği sosyal medya hesabından yapılan açıklamada "Belirlenmiş bir terör örgütü olan HTŞ'nin son zamanlarda Halep'in kuzeyine saldırısından endişe duyuyoruz. HTŞ güçleri derhal bölgeden çekilmelidir" ifadelerine yer verildi.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Vedant Patel günlük basın toplantısında, Rûdaw muhabiri Roj Eli Zala’nın Efrin’de tırmanan gerilimle ilgili sorusuna cevap olarak, "Özellikle siviller üzerindeki etkisi nedeniyle Suriye'nin kuzeybatısındaki son huzursuzluktan endişe duyuyoruz" demişti.
Patel, "Heyet Tahrir el-Şam bir terör örgütüdür ve şiddet faaliyetlerini durdurması gerekir" sözlerine ekledi.
ABD Türkiye’yi tehdit etti iddiası
Washington Stratejik Araştırma Enstitüsü’nden 19 Ekim tarihinde yayınlanan "Değişen Hatlar ve Yerinden Edilmiş Kişiler: Azaz, Afrin ve HTŞ Saldırısı” başlıklı raporda ABD’nin Türkiye’yi uyardığı belirtildi.
Rena Netjes tarafından kaleme alınan rapora göre; ABD yetkilileri Türkiye hükümetini, eski ismiyle El Nusra Cephesi yeni ismiyle Heyet Tahrir Şam’ı (HTŞ) Efrin ve Halep’in köylerinden çıkarmaması halinde Demokratik Suriye Güçleri’nin (DSG) bölgeye girişine izin vermekle tehdit etti.
Efrin'deki müzakerelere yakın bir kaynak, "Bütün girişimin Cebha el-Şami'yi dağıtmak" olduğunu söyledi. Ayrıca raporda aynı kaynağın “Amerikalılar Cuma günü Türkiye’yi tehdit etti: Colani (HTŞ lideri) Efrin'den ayrılmalı, aksi takdirde (ABD) Kürt liderliğindeki Suriye Demokratik Güçlerinin (DSG) içeri girmesine izin verecek” ifadelerine yer verildi.
ABD’nin tehdidinin Türkiye’yi kızdırdığını ve Türkiye’nin Cebha el Şami’den Efrin merkez ile Mabata’daki karargahlarına dönmesini istediği belirtildi.